Top 16 | 6.Hafta | Galatasaray Liv Hospital 71 - 74 CSKA Moskova

Çok dalgalı bir performans çiziyoruz, konsantrasyon problemimiz olduğu görülüyor, basketbol dışı çok şey konuşuyoruz; ama şimdi her şeyi bir kenara bırakıp, bu maça odaklanmak lazım. Rakip CSKA, güzel anılar var geçmişte. Tüm dileğimiz o güzel anılar arasına bir kare daha eklemek şu maçtan. Ve tek beklentimiz Ergin Ataman ile oyunculardan, artık basketbola odaklanıp sezonun geri kalanında tekrardan bize arzulanan oyunu göstermeleri.

EL Top 16 | 6.Hafta | Galatasaray Liv Hospital – CSKA Moskova

B_53c6193a20f847a7d010ed3b0773518e_VSDPD-660x330.jpg


Abdi İpekçi Spor Salonu, 9 Şubat 2012..

Tarihinde ilk kez Euroleague'e katılan, bu ilk sezonunda da Top 16 yapma başarısını gösteren Galatasaray, Abdi İpekçi Spor Salonu'nda Avrupa'nın en yüksek bütçeli takımını, o ana kadar mağlubiyet yüzü görmemiş, 13/13 yaparak, o maça çıkmış, namağlup CSKA Moskova'yı ağırlıyor. Maçtan önce konuşulanlar genelde galibiyet veya mağlubiyetten çok, CSKA'nın atacağı farka dair. Ama hesaba katılmayan, Abdi İpekçi'yi tıka basa dolduran, CSKA'nın üzerine her an çullanacakmış gibi baskı yapan, CSKA'lıları korkudan ve baskıdan titreyecek duruma getiren "Arma Sevdalıları" ile, tekrar dirilen "Yenilmez Armada" vardı. Maç öncesi yapılan koreografi adeta maç sonu CSKA'lıların düşeceği durumun ön izlemesi gibiydi. Ardından maç başlıyor, "Euroleague takımı ve taraftarı" CSKA'nın namağlup apoletini söküp çıkartıyor. Maç boyu takımı sürükleyen Shipp ve Andric ile maçın sonunda devreye girip kritik sayılar üreten Jamon Gordon galibiyette önemli pay sahibi oluyordu.


Şimdi THY Euroleague altıncı haftasında hatıralar tekrar canlanacak, zira grubun favorilerinden CSKA Moskova'yı yine Abdi İpekçi Spor Salonu'nda ağırlıyoruz.

F Grubu'nda dört galibiyet bir mağlubiyet alan, aynı sayıda galibiyet-mağlubiyet alan Maccabi Electra ve Real Madrid'in önünde averaj ile grubun zirvesinde oturan CSKA Moskova'da, Abdi İpekçi atmosferini tanıyan; Milos Teodosic, Nenad Krstic, Sasha Kaun, Andrey Vorontsevich, Eugeny Voronov gibi isimler mevcut.

Ortalama bir normal sezon geçiren Messina önderliğindeki CSKA Moskova, Top 16 ile beraber form tutmaya başladı. Top 16'da tek mağlubiyeti Partizan deplasmanında Bogdanovic'in üstün oyununa karşı alan CSKA, Kuban ve Real Madrid'i yendi. Top 16 ile beraber normal sezonu pek iyi geçirmeyen Sırp yıldızlar, Teodosic ve Krstic de form tutmaya başladı. Normal sezonda 7.4 sayı ortalaması ile oynayan ve 10 maçın sadece 4'üne ilk beş başlayan Teodosic, Top 16 ile beraber tüm maçlara ilk beşte başladı ve sayı ortalamasını da 13.6 sayıya kadar çekti. Sezona kötü bir başlangıç yapsa da toparlayan Teodosic, Avrupa'nın en önemli oyun kurucularından ve yıldızlarından biri konumunda. Gerek oyun içi yaratıcılığı, gerek sorumluluk alan yapısı ile CSKA'nın en önemli isimlerinden biri. Onu raydan çıkartacak savunmayı yapmak bizim adımıza en önemli konulardan biri olacaktır. CSKA'da Top 16 ile birlikte çehre değiştiren bir diğer isim de Nenad Krstic. Normal sezonda hiçbir maça ilk beş başlamayan ve 5.8 Sayı 2.9 Ribaund ortalamaları ile oynayan Krstic, Top 16'da CSKA adına en skorer isim ve ortalamaları da 16.39 Sayı 6 Ribaunda yükselmiş durumda. Takımın forvet pozisyonunda ise Micov ve Weems gibi silahları var. Normal sezonda CSKA'nın en çok göze çarpan isimlerinden biri olan Micov, geçirdiği sakatlığın ardından Top 16'da tekrar form tutmaya başladı. Pota altında Hines, Kaun ve Khryapa gibi önemli silahlara sahip CSKA, her alanda rakibi zorlayan bir takım. Hines'in bitiriciliği, Kaun'un aldığı sürelerde fiziği ile yarattığı fark, Khryapa'nın hücumda kattığı yaratıcılık her yönüyle CSKA'yı rahatlatıyor. Fridzon gibi de bir şutöre sahip CSKA, Pargo ve Jackson ile de guard rotasyonunu tamamlıyor.

Top 16'da Real Madrid ve Maccabi Electra'nın ardından en skorer takım olan CSKA Moskova, maç başına 80.8 sayı buluyor. Maç başına en az ofansif ribaund alan takım olan CSKA Moskova, bu alanda rakiplerini pek fazla zorlayamasa da Top 16'da defansif ribaundlara en hakim takımı konumunda. Top 16 ile birlikte form tutmaya başlayan CSKA Moskova, sayılarını en çok asist üzerinden bulan takımın konumunda ve maç başına 20.6 asist yaparak, bu alanda zirvedeler.

Kritik eşleşme;

arroyovsteo.png

Önemli oyuncular;

gscska.png

THY Euroleague Top 16'da iki galibiyet üç mağlubiyet ile beşinci sıradan yer alan "Yenilmez Armada" ise, son sekiz iddiasını devam ettirebilmek adına her maça final havasında çıkmak zorunda. Son dönemde inişli çıkışlı bir grafik çizen, konsantrasyon problemi de yaşayan takımımızda ligde alınan üst üste iki mağlubiyet, ardında da Türkiye Kupası'nın kazanılamaması ile devam eden süreçte aşağı doğru bir ivmelenme mevcut. Özellikle işin hücum tarafında set temposu ve oyun akışkanlığı ile ilgili ciddi problemler çeken takımımızda işler fazlasıyla Arroyo'nun eline bakar vaziyette. Top 16'nın en çok süre alan oyuncusu olan Arroyo, asist ve sayı anlamında da Euroleague'in en iyilerinden biri. Takımı sürükleyen Arroyo'ya yardım edecek oyuncuları çıkarabildiğimiz ölçüde taraftarımızın desteğini de alarak, galibiyet konusunda ümitlerimizi arttırabiliriz. Hairston, Bonsu ve Erceg gibi oyuncuların hücum anlamında aktif olmaları, Cenk, Ender, Furkan gibi oyuncularımızın vereceği katkılar bizim adımıza son derece önemli. Ayrıca Arroyo'yu maç içinde fırsat yakaladığımızda dinlendirmek de kilit noktalardan biri.

Takımımız Top 16'da maç başına ortalama 78.4 Sayı üretirken (#4), ortalama 34.2 ribaund alıyor (#8)ve sayılarını da üretirken 14.8 asist yapıyor (#10).

Top 16'da kritik bir öneme sahip ve hatıraların da canlanacağı bu karşılaşmada tüm taraftarlarımızı "Yenilmez Armada"ya destek olmaya çağırıyoruz. Takımımıza ve koçumuz Ergin Ataman'a da başarılar diliyoruz.

Tarih: 14.02.2014 - Cuma - 20:30
Yer: Abdi İpekçi Spor Salonu
Yayın: NTVSpor Smart
Biletler: http://www.biletix.com/etkinlik/RGSA3/TURKIYE/tr

 
Moraller bozuk, son yılların en kolay kazanabileceğimiz Türkiye Kupası'nı elimizden kaçırmışız ayrıca bazı oyuncuların ve koçumuzun isteksizliği mi diyelim formsuzluğu mu diyelim ben bu duruma bir yorumda bulunmak istemiyorum bu gibi şeyler var elimizde. Bu maçı nasıl kazanabiliriz şu an ki durumlarda ona bakacak olursak taraftar bence en önemli faktör. 2 sene önceki CSKA maçını hatırlatmama gerek yoktur o maçı bilmeyen yoktur. Maalesef 2 sene önceki gibi taraftarda da istek ve hırs yok. Takımın da elbette isteksizlik, mücadele etmeme gibi bir seçeneği olmamalı ama taraftarın hiç olmamalı. Eğer biz bu kulübe sevdalıysak, kendimizi bu kulübün sahibi olarak görüyorsak bu grubun favori takımlarından CSKA'ya karşı o salonu cehenneme çevirmemiz lazım. Hiçbir etken bizi takımımızı destekleme konusunda alıkoymamalı.

Takımın genel durumuna gelecek olursak sene başında o kadar çok inişli çıkışlı performanslar gösterdik ki bir türlü psikolojik olarak da performans olarak da şimdi düzlüğe çıktık maçı kazanamadık. Zalgiris öyle bir maç gibi gözüktü ama Türkiye Kupası'nda gördük ki öyle değilmiş. Bu maç öyle bir maç olabilir. Arroyo'nun Allah yardımcısı olsun zaten. Maçı kazanmak için Ender'in oyun kurmada ki katkısı, Cenk'in skorerliği, Sinan'ın enerjisi, Furkan'ın pota altını karartması yani herkes kendi en iyi oyununu oynamalı.

Son olarak; imkanı olan herkes maça gelmeli. Biz taraftarsak ne olursa olsun takıma küsme gibi bir bahanemiz olmamalı. Sorunları sene sonunda hallederiz ne olacaksa olur.
 
Siz o kupayı alabilecek gayreti gösterseydiniz ( bak alın demiyorum) bu maç için ''canınız sağolsun'' denmesini hakederdiniz şimdiden. Ama şimdi yenerseniz tebrik eder , yenilirseniz de hiç acımadan eleştiririm. Bunu biz değil , siz seçtiniz erkek basketbol takımı ve teknik ekibi.
 
CSKA istikrarlı bir takım değil..Bir iyi bir kötü onlarda...Bizim kadar onlarında nasıl bir gününde olduğu çok önemli...Bu arada iki takımda neredeyse bir hafta dinlenmiş çıkacak maça...
 
GS de oyuncuların maddi sorunları halledilmiş şekilde maça çıkılırsa bir şans olabilir maçı kazanmak için. Aksi taktirde maalesef çok zor. Eğer bu sorun çözülür ve bu önemli maç kazanılırsa yeniden çıkış süreci başlar bir milad olur.
 
Siz o kupayı alabilecek gayreti gösterseydiniz ( bak alın demiyorum) bu maç için ''canınız sağolsun'' denmesini hakederdiniz şimdiden. Ama şimdi yenerseniz tebrik eder , yenilirseniz de hiç acımadan eleştiririm. Bunu biz değil , siz seçtiniz erkek basketbol takımı ve teknik ekibi.

Çok yanlış düşünmüşsün, Galatasaray gönül takımıdır, his takımıdır, sevgisi öyle şarta şurta gelmez, bu tür maçları da her zaman farklı oynar.. Sonuçta kazandığımızda hepimiz salonda olmaktan dolayı gurur duyacağız..

Şahsım adına da uzun zaman sonra Türkiye'ye dönüp Abdi İpekçi'de Galatasaray'ımın maçını izleyeceğim, çok özlemişim..
 
Çok zor maç olacak fakat destek için şart koşmak! Söz konusu Galatasaray ise gerisi teferruat benim için. Olmamız gereken yerde olacağız. Armanın peşindeyiz, şahısların değil ;)
 
Birçok maçta takıma güvendim o Reaksiyonu verecek dedim ama olmadı demekki sorunlar büyük Efes gibi sadece savunan takıma bile yenildik Ki bjk macı aklıma gelince deliriyorum.Bu maç çok zor Cska Çok toparlandı o Dengesiz dönemleri atlattılar Real karsısında bile iyi savunma yaptılar çok sayı yeseler bile inanılmaz şutlar sokmuştu Real Sert savunma ve hızlı hücumlar ile dengemizi bozacaklarını düşünüyorum Arroyo Endeskli oynayacağız her zaman olduğu gibi ayrıca umarım ilk iki periyot 10-15 fark yemeyiz sonra Taraftar Ölüm varmış'a bağlar maç tamamen gider.Rakip olarak onlara denk değiliz ama yenersek mükemmel olur fakat çok zor 8-10 sayı ile kaybedeceğimizi düşünüyorum umarım yanılırım burda özür dilerim inanmıyor değilim ama takımdaki istikrarsızlık sorunundan korkuyorum Cenk , Ender , Domercant , Göksenin , Sinan bu oyuncular Şut istikrarı yakalar Bonsu ve Furkan ribaund bırakmazsa ancak maça ortak oluruz yoksa Mantıklı olursa evimizdede olsa Taraftarımız oly maçında olduğu gibi 2.14 kala fark 6 iken Ölüm varmışa başlama mantığında olduğu için Çok umutlu değilim Bizim için Yenersek Ayağa Kalkış Yenilirsek Formsuzduk ve Cska daha iyi takım diye geçip gideceğimiz bir maç olacak.
Umarım Kazanırız...
 
Bu 4 aydır para ödenmiyor geyiğini hiç sevmedim. Şimdi soru şu: yarın birgün paralar verildiğinde geçmişe yönelik 4 -5 aylık paraları (arroyo ve erceg i ayırarak takımın geri kalanına soruyorum) alırken biriside çıkıp biz o 4 aylık süre içinde alacağımız parayı haketmedik rezil oynadık gs armasına yakışan sonuçlar almadık 4 aylık paramızı lütfen kesin biz o parayı haketmedik diyecek Bİ TANE BABAYİĞİT VARMI ? bu konuyu takip edeceğim!!!
Bu maçla ilgilide cskayı yenmedikleri sürece o parayı alamadık oynamıyoruz diyenlerin formayı çıkartıp göktürklere ege ararlara şuacan pişkinlere o formayı çıkartıp vermelerini istiyorum!!! en azından o çocuklar amatör ruhla karakterli oynarlar bütün maçları kaybetselerde 1 gram kızmam o pırıl pırıl çocuklara!!!
 
Atilla Bey ve forumdaki bazı arkadaşlar ödenmeyen ücretler ile ilgili 'Haketme' ya da 'Haketmeme' değerlendirmesi yapmışlar;

Şahsi olarak bu görüşlere kesinlikle katılmıyorum.

Bir oyuncu disiplinsiz hareketler sergiliyorsa sözleşme hükümlerine göre para cezası ya da idari bazı cezalar uygulayabilirsiniz.

Oyuncu kötü performans sergiliyorsa bunun cezası da kadroda yer vermemek, sözleşme hükmü izin veriyorsa takımdan göndermek, sözleşmesini gelecek sezon için uzatmamaktır.

Ancak oyuncunun sözleşmesinde garanti olarak herhangi bir şarta bağlanmadan belirli bir ücretin ödenmesi gerektiği yazıyorsa, kulüp bu ücreti kuruşuna kadar zamanında ödemekle yükümlüdür.

Dolayısıyla mevcut sözleşmelerin büyük bölümünün garanti ücreti konu aldığını da düşünürsek; maaşlar ile performans konusunu birbirinden ayırt etmemiz gerektiğini düşünüyorum.

Bu oyuncular bana göre bu maaşları sözleşme gereği hak etmişlerdir, performans anlamında beklenileni karşılamamalarının yaptırımı taraftar tarafından eleştirilmek bazen ıslıklanmak/desteklememek yönetim açısından da kadroya almamak/sözleşme uzatmamak vb.dir.

Eğer oyuncu kötü performans sergiledi diye ücretini ödemeyecekseniz ve o gücünüz varsa sezon başında performansa dayalı sözleşme imzalayın. Yoksa sözleşmenin gereğini yapın ve bu kulübün adını daha fazla lekelemeyin.
 
Koç,oyuncular ve yönetim son dönemde taraftarın kalbini o kadar fazla kırdı ki anlatamam. Tabi biz ne kadar kırılsak da sevgimizden vazgeçmeyiz, bu yaşananları telafi etmek yine onların elinde. Bu maçla mı olur yakın zamanda mı olur bilmem ama kara bulutları dağıtıp bembeyaz bir sayfa açmak lazım.
 
İşimiz zor. Ezip geçtiğimiz takımlara teker teker kaybettik. Ergin Ataman Arroyo'yu maç boyunca oyunda tutuyor, boğuyor. Yanlış 5'le başlamak, benchte oyuncu unutmak her maç gördüğüm şey oldu... CSKA kağıt üstünde çok çok güçlü ancak parkede vasat üstü bir takım. Yenecek gücümüz var, bunca kaybettiğimiz maçlardan ve kupadan sonra bir şekilde bitkisel hayattan çıkmak gerekiyor. Bonsu+Furkan pota altını yırtmak zorunda artık. İkisinin de çok iyi potansiyeli varken faydalanamamak beni kahrediyor. İnşallah gülen biz oluruz.
 
Çok yanlış düşünmüşsün, Galatasaray gönül takımıdır, his takımıdır, sevgisi öyle şarta şurta gelmez, bu tür maçları da her zaman farklı oynar.. Sonuçta kazandığımızda hepimiz salonda olmaktan dolayı gurur duyacağız..

Şahsım adına da uzun zaman sonra Türkiye'ye dönüp Abdi İpekçi'de Galatasaray'ımın maçını izleyeceğim, çok özlemişim..

Aynen Galatasaray gönül takımıdır. Bugün canım oynamak istemedi gibi mazeretler olmaz. Kimseye trip atmak için takımını umursamayan hoca da olmaz. Bunlar bir his takımında ne kadar doğru ?
 
36 yaşındaki oyuncu sırf GS aşkı için kıta aşıp geliyor. üstelik her maçta 30-32 dakika oynuyor. aynen. bravo. Bu oyunculara garanti kontrat veriyorsan kuruşu kuruşuna ödemekle yükümlüsün gerçekten söylendiği gibi 4 ay olmuşsa sporcular baya karakterliymiş ki hala gitmemişler. malum gidene oportunist damgası yapıştırılıyor burda.
 
Her fırsatta kurumsallıktan bahseden yönetimimiz, iş ödeme yapmaya gelince nerde acep? Yarın, öbür gün oyunculardan biri kaçar giderse ne yapacaklar? Arkasından bidiri yayınlayıp "oh iyi oldu, zaten gs ruhunu taşımıyordu" mu diyecekler?
 
Takımın oyunu konusunda çok fazla eleştiri yapmak istemiyorum aslında. Sezonun ilk haftasında oynadığımız Efes maçıyla, son 2 Efes maçı arasındaki fark çok açık. Erwin ve Gordon'un sakatlıkları takımı en çok etkileyen sakatlıklar. Ersin hem içerden hem de orta mesafeden oynamasının yanı sıra uzunlar arasındaki en iyi savunmacı. Gordon bu ligin üstünde bir fizik kalitesine sahip. Sezonun ilk maçında 30 sayı fark attığımız Efes'e üst üste 2 kez kaybetmek üzücü. Çünkü bizi yenebilecek bir takım değiller normalde.

Takımdaki hava nasıl olur bilemiyorum ama her şey aleyhimize gözüküyor.Bu maç bizim gruptan çıkmamızın anahtarı olabilir. Ama kimsede en ufak heyecan kırıntısı yok..
 
Kazanırsak şaşırmam,kaybedersekte şaşırmam takımın ne yapacacagını kestiremiyorum artık.Bir galibiyet bütün sıkıntıları gizlermi ki acaba ?
 

Üst