Burada başarıyı ya da başarısızlığı felsefe ile mi açıklayacağız..
Oktay Hoca'nın katkıları oyuncuların alın terleri olmasaydı da yine başarılı olurduk çünkü felsefe bunu gerektirir..
Ya da determinizm ile anlatacaksak başarılı olunması gerekiyordu çünkü Oktay Hoca vardı, sistemi vardı, Üstünberk vardı, Gordon vardı, Göksenin vardı vs vs.... Tanımdan yola çıkarsak bunların katkı ve gücüyle başarı geldi.. Ben de böyle anladım, ince nüansı kaçırmış olabilirim..
Ama felsefeyi bir kenara bırakıp realiteye dönersek başarılı bir koç gitti, başarılı bir koç geldi..
Başarılı kadro bozuldu henüz yerine kadro kurulmadı..
Rakipler bu sene daha ciddi, elimizde artık EL kozu yok, piyasadaki oyuncular da gitgide azalıyor..
Durum böyle iken sessizlik rahatsız ediyor.. Sorumlu olarak da yönetim görülüyor..
Diğer yandan Hawkins için 2 milyon vermişlerse yazık olmuş paracıklara...