Aras bey,
O olsun demedim o tarz durumu uygun biri varsa dedim.Bu isleri detayli arastirmakta bu isler icin ucret alan profesyonellerin isi olmasi gerekir.Ben kendimce eksik yonleri soyluyorum.Yaniliyorda olabilirim.Ama dogru bildigim dusunceyide soyleme ihtiyaci duyuyorum.Amacim kesinlikle bilmislik yapmak yada sizden daha iyi bu isleri bildigim iddiasinda bulunmak degil.Ben bircok oyuncunun ismini Angel yerine Angela yada Kara yerine Kare yazabilirim cunku o an yaziyorum yanlista hatirlayabilirim.
Ali Abi, benden iyi de bilebilirsiniz. Ben bir şey bildiğimi iddia etmiyorum. Benim katlanamadığım tek şey, burada manasız bir karamsar hava oluşturulması. Yani sizin bunu sürekli yapmanız, geçtiğimiz gün Müge Hoca'yı kovuyordunuz, onun ötesinde Ceyhun Hoca'yı. Yarın öbür gün sıra oyunculara gelecek.
Euroleague'de artık pasaportlar buluşturup, Bird,Taurasi, LJ, Fowles gibi oyuncularla oynayan takımlar yok. Fenerbahçe'nin Babkina ile pota altında, Tamane ile guard pozisyonunda zayıf kaldığını siz de görüyorsunuz. Euroleague'nin -bizden sonra- en iyi ekibi olarak gözüken Ros Casares LJ'in sakatlıklarına mı yansın, Maya Moore'nin profesyonel kariyerinin beklendiği gibi başlamadığına mı? Doğum yapıp bir sene sonra basketbola dönen Wauters mi kurtarıcı olacak? UMMC Bird-Pondexter-Parker'ı bir arada kullanamayacak hiç, Parker'ın sakatlıkları ayrı bir dert zaten. Yani herkesin kendine göre bir derdi, yumuşak karnı var. Varsın bizimki de 4 numara olsun, sezonda 20 maç, o da 10'ar dakikalık dönemler oynamayı kabul edecek kadar vizyonsuz bir Avrupalı ne kadar faydalı olabilir ki bu takıma. Terim UEFA Kupası'nı aldığımız dönemde sadece Avrupa'da oynasın diye Bruno diye bir transfer yapmıştı, Bruno sahiden Avrupa'da oynasaydı biz o kupayı alamazdık
O hatadan dönmüştük zamanında. Michelle'in bulunmaz hint kumaşı olmadığını hepimiz görüyoruz da, yok daha iyisi ikna edilemiyor işte. Kara Braxton olmasa bile All-Star ayarında bir oyuncu Türk olmak istemiyor zaten milli takımında oynamasa dahi.
Eleştirmek için harcadığımız enerjiyi, güven ortamı oluşturmaya ve destek olmaya harcasak Galatasaray'ın yapamayacağı şey yok. EuroBasketWomen'ı nasıl izlediğimizi görünce üzüldüm, misal Işıl yanında oyuna hükmeden ve baskıya yardım eden bir guard ile oynayınca nasıl faydalı oldu herkes görmüştür. Seimone'den neden vazgeçti hoca bunu görmek yerine, 'Oo Gintare ne oynadı, koç kötü gitsin' demeyi tercih etti forumumuz. Gintare, Türkiye maçından sonra ne oynadı takip eden var mı? Işıl-Birsel/Tuğba Avrupa'da Amerikalılar da geldiğinde size olarak çok ezilecekleri için oraya yabancı iki tercih yaptık. Avrupa'nın en iyi bağlayıcı oyuncusu ve takım olmanın kilitlerinden Torrens'i aldık (rolü gereği MVP olması, imkansızlık derecesinde bir oyuncu ama o kadar iyi ki Euroleague MVP'si oldu işte), Sylvia geç gelecek diye farklı bir sisteme geçmemek ve mağdur olmamak için Tina'yı aldık. Sylvia kötü kullanıldığı için ve hoca da bunu gördüğü için topu içeriye geçirebilecek, asist özelliği olan 3 tane oyuncu aldık. İyi kadro olduk yani, şimdi iş takım olabilmekte. Onun için de biraz güven lazım. Hoca genç olduğu için, ZK gibi böbürlenmediği için çaylak sanan çok kişi var, Botaş'taki şampiyonluklarını, Eurocup finali oynadığını filan bilmeyen. Milli Takım'da görülenlerin hatrına biraz daha sabırlı olmakta fayda var, gördük çünkü takım hocanın istediklerini yapınca, moladan nasıl dönüyor, uzuna nasıl top indiriyor.
Minnesota Lynx (Whalen-Augustus-Moore-Brunson-Taj[Wiggins, Harris, Wright]), Phoenix Mercury (Johnson-Taurasi-Penny-Dupree-Braxton[Bonner]) hemen her pozisyonda kusursuzken daha takım olabilmiş değiller. Bird-Cash-LJ üzerine rol oyuncularıyla örülmüş Seattle ise geçen sene ben şampiyon olacağım diye bağırıyordu. 5 pozisyon ve rotasyonlarında kusursuz kadro kurmak şampiyon olduk demek olmuyor. Sporda hiçbir şey garanti değil, 5 tane de Avrupalı alsak kazancağımızın garantisi yokken, erkek takımından daha fazla bütçe harcayacak halimiz yok. Hele ki burası Türkiye, burada hiçbir şeyin garantisi yok. Bu kadar kirli bir ortamın içinde garantiler de garanti değil. Görüyoruz... Neyse biz geçen seneye göre daha iyi bir kadro kurup, şu sezonu Kupa, Lig şampiyonlukları ve
minimum Eurolig finali ile kapatmak zorundayız.
Her neyse, bizim düşündüğümüzden daha çok Fenerbahçe Babkina gibi bir top kaybı makinesi, Angel gibi bir oyun disiplini katili, yumuşak uzunları ile ne yapacağını düşünsün. Bizde olan sıkıntılar her Avrupa takımında da var ama Euroleague tarihinin en büyük efsanesi Taurasi, dünyanın en iyi iki pivotu Syl-Tina, son MVP Torrens, son finalistin lokomotifi Prince, bu kadar atıcısı olan takıma savunma katkısıyla tam oturacak Işıl vb. onlarda yok.
Necati sorduğun soruların cevabını ben de bilmiyor ve merak ediyorum