2015-2016 Eurocup Şampiyonu Galatasaray!

Tekrar yazıyorum, ikinci maçı deplasmanda oynamak yada kendi evinde oynamak arasında hiçbir fark yok. Madem bana inanmıyorusunuz, gidin 2 maçlı elemeli yapılan kupaların tarihine bakın. İkisinin de oranının benzer olduğunu görürsünüz. Kusura bakmayın, çoğunuz şu ana kadar böyle elemeli turları görmedi yada ilgilenme gereği duymadı. Bu oyun futbol değil, deplasman golü diye bir şey yok. Seyirci avantaj sağlayabildiği gibi dezavantajda sağlayabiliyor. Ergin Ataman sayfasında Efes'in Koraç kupasını aldığı seneyi örnek vermiştim, tüm eleme maçlarını final dahil, ilk maçı kendi sahasında oynadı. Keza finale çıktığında Tofaş benim hatırladığım tüm eleme ilk maçlarını kendi sahasında oynadı (final hariç !!! ). Finalde kupayı kapan Aris tüm ilk eleme maçlarını kendi sahasında oynadı. Yarı finalde kupanın o seneki 1 numaralı favorisi Benetton'ı geçerken yine ilk maç evindeydi...Ben sadece iki örnek verdim, bu örnekleri çoğaltırım da....Tersi örneklerde vardır onu da yazarım ama İki maçlı eleme maçlarında ilk maçın deplasmanda yada evinde oynamanın avantajı yada dezavantajı yoktur. Sadece maça iyi konsantre olmak gerekir....
 
İç saha maçlarımız:
AEK 89-65
Hapoel 87-79
Nizhny 87-85
Neptuna 76-82
Krasny 103-76
Zaragoza 103-68
Olaj 87-59

Son 3 maç iç sahada bariz üstünlüğümüz var. Ama saha avantajımız olmayıp bir de üstüne İpekçi'de Nizhny, Hapoel ya da Neptunas maçlarındakine benzer sonuçlar alırsak deplasmandaki işimiz zor. Mesela Nizhny ve Neptunas'a ikili averajı verdik.
Diğer taraftan son Zaragoza maçı hariç deplasman karnemiz de kaygılandıracak düzeyde değil.
Yarı finaldeki Kazan-GS galibi turnuva şampiyonu olur şeklinde bir beklentim var. İnşallah biz oluruz ve hak edenler arasındayız.
 
Tekrar yazıyorum, ikinci maçı deplasmanda oynamak yada kendi evinde oynamak arasında hiçbir fark yok. Madem bana inanmıyorusunuz, gidin 2 maçlı elemeli yapılan kupaların tarihine bakın. İkisinin de oranının benzer olduğunu görürsünüz. Kusura bakmayın, çoğunuz şu ana kadar böyle elemeli turları görmedi yada ilgilenme gereği duymadı. Bu oyun futbol değil, deplasman golü diye bir şey yok. Seyirci avantaj sağlayabildiği gibi dezavantajda sağlayabiliyor. Ergin Ataman sayfasında Efes'in Koraç kupasını aldığı seneyi örnek vermiştim, tüm eleme maçlarını final dahil, ilk maçı kendi sahasında oynadı. Keza finale çıktığında Tofaş benim hatırladığım tüm eleme ilk maçlarını kendi sahasında oynadı (final hariç !!! ). Finalde kupayı kapan Aris tüm ilk eleme maçlarını kendi sahasında oynadı. Yarı finalde kupanın o seneki 1 numaralı favorisi Benetton'ı geçerken yine ilk maç evindeydi...Ben sadece iki örnek verdim, bu örnekleri çoğaltırım da....Tersi örneklerde vardır onu da yazarım ama İki maçlı eleme maçlarında ilk maçın deplasmanda yada evinde oynamanın avantajı yada dezavantajı yoktur. Sadece maça iyi konsantre olmak gerekir....


Çok büyük bir fark olduğunu iddia etmiyoruz zaten, haklısınız öyle aman aman bir fark yok normal şartlarda. Ama bu yıl kadrodaki oyuncuların fazla soğukkanlı olması, koçun deplasman maçlarında takımı iyi motive edememesi doğal olarak bizde bu tip bir soru işareti oluşturuyor. Şu anki gidişata göre ikinci maçı deplasmanda oynamak boyutunu tam olarak kestiremediğimiz bir sorun görünüyor. Aynı deplasman maçlarının kopyasını yaşadığımız halde en ufak değişiklik olmaması da haklı eleştirileri beraberinde getiriyor. Burada herkes kupayı istiyor, herkes de iddialı olduğumuzun farkında. Küçük görünen ama bazen büyüyen ayrıntılar üzerinden konuşuluyor.

Ligdeki deplasman maçlarına girmiyoruz bile, FB bir şekilde maçları son saniyelerde kazanıyor ve Ülker'de de yenilirsek fark 2 maç. Bu küçük,kaybedilmiş birşey yok denilen deplasmanlar lig şampiyonluğundan da ediyor.

Daha önce de yazdım; Ergin Ataman bu topraklarda büyük maçların "winner" hocası olarak adledilir ama bu büyük maçların bir anlamı olması için küçük gördüğümüz aslında küçük olmayan maçları kazanmak gerekir. Ergin Ataman'ın; kattıkları, Aziz Yıldırım diyalogları, maaşında indirime gidişi, Kombank deplasmanı , "23 senelik bu çile, bitsin artık bu sene" ve "şen ola Cimbom şen ola" tezahüratlarının baş aktörü oluşu gibi birçok ileride hatırlayınca gözlerimizin dolacağı anılarımız oldu. Bunun adı bir kesimi (ki gayet doğal kendi fikirleridir) dışarıda bırakarak söylüyorum ki "Ergin Ataman düşmanlığı" değil, sadece hal ve hareketlerde gördüğümüz sıkıntıları söylüyoruz bu sene.
 
Takımı sürekli istekli, son topa kadar mücadele ederken, istikrarlı görme isteği güzel tabii... Ama 25 maç üst üste kazanan ve bu şekilde mücadele eden Valencia'nın en kritik üç maçı üst üste kaybederek büyük ihtimalle elenmiş pozisyona geldiğini de görmek gerek..İki hafta öncesine kadar kupanın en büyük favorisiydi..Buna karşın mesela Karşıyaka rezil bir performans gösterirken, en kritik maçını kazandı ve Valencia'nın elendiği yerde ben varım dedi...Örnekleri artırmak kolay tablolara baktığımız zaman...Her türlü görüşe saygılıyım ancak çok yoğun maç trafiği var ve fikstürde bir tane kolay maç yok...Bu bakımdan biraz daha esnek ve sabırlı olmak gerekiyor takıma bakarken diye düşünüyorum..
 
8 grup var, 7 tanesinin lideri bir üst turu garantilemiş, sadece hala bizim elenme riskimiz var son maçlar öncesi.
32 takım var, attığı ile yediği arasında en büyük fark olan, yani birinci takım 61 averaj ile Galatasaray, diğer 31 takım arasında +50 yapan dahi yok.
Bunlar garip istatistikler.
 
8 grup var, 7 tanesinin lideri bir üst turu garantilemiş, sadece hala bizim elenme riskimiz var son maçlar öncesi.
32 takım var, attığı ile yediği arasında en büyük fark olan, yani birinci takım 61 averaj ile Galatasaray, diğer 31 takım arasında +50 yapan dahi yok.
Bunlar garip istatistikler.

Seyirciye oynayan bir takımız diyeceğim ama seyirci de gelmiyor ki maçlara.
 
Şampiyon olduğumuzda geçtiğimiz yol dikenlerle dolu olcak buda kupanın değerini 5 e katlıcak? 3 tur tr şampiyonu karşıyaka çeyrek final bayern münih yarı final unics kazan final milano ?
En güzel yanıda tüm rakiplerr güçlü olduğu için her iç saha maçında abdi ipekçi yanacak ? Bu arada biz şampiyon olacağız ilk ben teleffuz etmiştim herkes karalar bağladığında hala aynı inancı taşıyorum inanarak söylüyorum
 
Münih ağır kaybediyor şimdilik fark 20'leri buldu. Kaybederlerse, Sassari'yi yenersek saha avantajını Karşıyaka'da olduğu gibi alacağız onlara karşı.
 
Artık tribünlerin vites arttırması gereken bir sürece girdik.Galatasaray'da başkan sıfatını taşıyan malum şahsın bugünkü rezil açıklamaları, top 16'ya kalmamız, rakibin Karşıyaka olması Galatasaraylıları uyandıracaktır.Abdi İpekçi'deki maç için şimdiden sabırsızlanıyorum.
 

Üst