Dunku maci 3 bolumde incelemek bence daha dogru olur.
Ilk bolum oyunun tamamen hakimi oldugumuz,sayisiz pozisyona girdigimiz,Kopenhag’a nefes aldirmadigimiz ve ileri uctaki 4 oyuncumuzun da maalesef hepsinin birden ayni gune denk gelen son tercih hatalari ve vuruslardaki beceriksizlikleri yuzunden golu bulamadigimiz 0-0 gecen bolum.Bu ta ki 1-0 geriye dustugumuz dakikaya kadar devam etti.Bu acidan Okan Buruk’un mac basi planinda basarili oldugunu soyleyebiliriz.Golun gelmemesi sonucta hocanin problemi degildi.
Ikinci bolum 1-0 geriye dustukten sonraki kisim.Bence uzerinde en cok dusunulmesi gereken nokta burasiydi.1-0 geri dustugumuz dakikadan itibaren takimin adeta sahadaki goruntusu,oyuncularin basi kesik tavuk gibi kontrolu kaybettigi anlar buyuk eksi yazdi.Bunu kenardan tipki bizim gibi izleyen Okan Buruk’ta acikcasi bu goruntunun ikinci yarida daha kotu bir hale gelmesine sebep oldu.Zaten ilk yarida cok efor harcamis takimin geriye dustukten sonra daha fazla efor harcamasi gerektigini ve karsimizda tamamen fizik gucle oynayan bir takim oldugu icin bunun aleyhimize olabilecegini dusunmesini bekledigimiz tecrubede bir hoca Okan Buruk.Ama bunu ya dusunmedi ya da en azindan benim aklima gelmeyen baska birsey planladi.Ama planladigi da her neyse hic bir sekilde tutmadi.
2-0 geriye dustukten sonra on tarafa tamamen bireysel yetenekteki oyunculari koyup birseyler yapmalarini bekledi.Ama burada da asla bir set oyunu veya organizasyon goremedik.Bu da hocaya buyuk eksi yazar.Yani at topu Zaha’ya,at topu Tete’ye,Icardi’ye uzun at,Angelino orta kes falan bunlar organizasyonla alakasi olmayan tamamen dogaclama hucumlar.Bu acidan Okan Buruk beni buyuk hayal kirikligina ugratti.Eylul ayindaki ilk Cl macina kadar en azindan B planinin oturmamis olmasi hocaya buyuk eksi yazar.
Ucuncu bolum ise bir anda saman alevi gibi parladigimiz 85.dakika sonrasi.Orada da Sacha Boey’in golu zaten cok gormeye alisik olmadigimiz bir gol.Oradan o topun girmesi Sacha’nin tavana yaptigi basarili vurus kadar sansin da yanimizda olmasindan kaynakliydi.2.golde ise Zaha artik oraya bilerek mi kesti yoksa top mu oraya gitti bilemeyiz ancak Tete’nin muazzam tek vurusunun harika bir teknikle geldigini cok iyi biliyoruz.Burada rakibin 10 kisi oldugunu da eklemek gerekiyor tabi.
Bence kotu bir sonucla ve dezavantajla basladik.Macin basinda burada hepimiz beraberligi kabul etmezdik.O yuzden burada bunun iyi bir sonuc oldugunu soylemek fazla iyimserlik olur.Ama diger taraftan da olumu gorup sitmaya razi olduk diyebiliriz.Cunku bu maci hele ki 2-0 kaybetseydik Kopenhag’tan ikili averaji almamizda zor olacagi icin 3.luk umutlarimiz bile cok azalirdi.Son 5 dakikada ozellikle de yeni transferimiz Tete’nin bireysel yetenekleriyle gelen 2-2’lik skor bir cesit teselli oldu sadece ve ne olursa olsun 0 puanla baslamak yerine 5 dakika icinde 1 puanla basladik.
Artik bazi oyuncularda israr edilmemesi gerektigi gun gibi ortada.Hocanin bu kazanan kadro bozulmaz ezberinden vazgecmesini bekleyecegiz.Mac icindeki hamle zamanlamalarini da gecen sezon cok iyi yaparken bu sezon biraz gec kaliyor.Bunda belki oyuncularin fiziksel durumu da etkili oluyordur,bilemem.
Onumuzde Basaksehir maci var.Zor gececek.Hem yorgunuz hem de Basaksehir o Emre’nin oldugu Basaksehir degil.Bize her zaman cok ters gelen bu sezonda tek puan kaybimizi bize yasatan Cagdas Atan’i getirdiler.Iyi takviyeler de yaptilar son gunlerde.Gecen hafta da kazandilar.Umarim kazaniriz.