Beklediğimiz bir mağlubiyeti zaten bizlerde bunu günlerdik dilendiriyorduk ama bu kadar kolay olacağını düşünmemiştim. Bugün kızlar normal formunda değildi. Smaçör hattımız sadece etkiliydi onun dışında mallesef herkes bugün kendi formununun çok uzağında kaldı.
2024-2025 Kadın Voleybol Takımı (Galatasaray Daikin)
- Konbuyu başlatan Mert Dervişoğlu
- Başlangıç tarihi
Canınız sağ olsun kızlar. Güç farkı büyük ve Vargas gibi bir Osimhenleri var.
Eylül de bana umut verdi bugün bence kendini kanıtladı artık.Umarım bu yenilgi bizi çok etkilemez ilk yarı da geri kalan maçların hepsine favori olarak çıkıcaz.
Nazar boncuğu olsun 
Bir hafta derken tabiki bir gs maçındaki atmosferle bjk maçındaki aynı olmaz. Biletler de satışa çıktığı an tükendi şaka mısınız siz
her şeyi karalayan fb taraftarı gibisiniz gerçeklikten bağımsız fikirler savunuyorsunuz. Gs kadın voleyboluna sahip çıkmalı ben böyle ezilen gs görmek istemiyorum bu durumdan çok rahatsız oluyorum. Bu durumdan rahatsız olduğumu söylediğim için trol oluyorum. Bizim fbden daha üstün olmamız lazım bu kadar basit ya
Timmermann arti bir hamleye bu takımdan hersey olabilir ben çok umutluyum...
Gelecek sezon için şöyle bir takım lazım;
Bongaerts-Aslıhan
Alexia-Tainara(yabancı Pç de gerekiyor daha iyi bir fikriniz varsa merak ediyorum biraz zorlandım burda)
İlkin-sylla-kapustina-Sude?
Danesi-Timmerman-yasemin-Zeynep Sude ya da Ayçin
Eylül-Melis
Bir oyuncu kadro dışında kalacak ligde tabi
Bongaerts-Aslıhan
Alexia-Tainara(yabancı Pç de gerekiyor daha iyi bir fikriniz varsa merak ediyorum biraz zorlandım burda)
İlkin-sylla-kapustina-Sude?
Danesi-Timmerman-yasemin-Zeynep Sude ya da Ayçin
Eylül-Melis
Bir oyuncu kadro dışında kalacak ligde tabi
Blokta, defansta doğru yerlerde duran son on yılın en iyi takımını izledim kendi adıma Galatasaray olarak tabii ki Timmerman olsaydı daha farklı bir hücum ve blok düzenimiz olacaktı hem hücumdaki keskinliği ve blok ve blokta yer tutma yer gösterme noktasında daha etkili olabilirdi. Yasemin ve Ayç in ne kadar yürekten oynasalar da seviye olarak aşağıda kaldılar.
Son on yılın blokta ve defansta bu kadar doğru duran takımı çıkan topları öldürecek net bir oyuncusu olmadığı için bugün set alamadı.3-2 oynanabilirdi bu maç bize adına power mı dersiniz, yüksek mi dersiniz net top öldürecek oyuncu lazım Alexia çok teknik ve yetenekli vefakat en azından bugün net bir top öldürücü değildi ha keza diğer köşeler ve ortalar da aynı şekilde elimizde böyle bir pasör varken böyle blok defans yaparken kendi emeğimiz için oynayalım vuralım öldürelim şu topu yine de koç ve takım büyük tebriği hak ediyor.
Şu atmosfer için de bir şeyler yazalım hani Türkiye ligini bilmesek Fenerbahçe'nin sanki süregelen bir voleybol kültürü olduğuna inanç besleyebilirdik. Bu ligi Eczacıbaşı, Vakıfbank, Güneş Sigorta domine ederken zaman zaman da Emlak Bank kendini gösterirken neredeymiş bu Fenerbahçe taraftarı bu ülkede 2003 Avrupa şampiyonası düzenlendikten sonra lig maçlarına ne kadar seyirci gelmiş ki şimdi bundan bahsediliyor Mehmet Ali Aydınlar'ın oyuncuların yazılı olduğu listeyi eline verdiler ben de en tepedekileri aldım demesi ile başlayan ve o günden süre gelen bir yatırımdan ibarettir taraftar ilgisi dünyanın en iyi oyuncularından birkaçının olduğu takımı izlemeye elbet o taraftar gelir, yatırım kısılsın göreyim ben o sold out taraftarı. Aynı yatırım Galatasaray tarafından yapılsın bu süreklilik ile yapılsın Galatasaray çok daha fazla şampiyonlar ligi kazanacak bundan daha fazla ve ateşli atmosfer önünde emin olun. Ha kültür nasıl olur dinlemek isteyen mevcut Fenerbahçe antrenörü Fenoglio'ya Foppapedretti Bergamo neymiş nasıl oraya koç ve efsane olunurmuş ve tabii ki şu anki mevcut durumu neymiş sorsun öğrensin.
Tebrikler kızlar.
Son on yılın blokta ve defansta bu kadar doğru duran takımı çıkan topları öldürecek net bir oyuncusu olmadığı için bugün set alamadı.3-2 oynanabilirdi bu maç bize adına power mı dersiniz, yüksek mi dersiniz net top öldürecek oyuncu lazım Alexia çok teknik ve yetenekli vefakat en azından bugün net bir top öldürücü değildi ha keza diğer köşeler ve ortalar da aynı şekilde elimizde böyle bir pasör varken böyle blok defans yaparken kendi emeğimiz için oynayalım vuralım öldürelim şu topu yine de koç ve takım büyük tebriği hak ediyor.
Şu atmosfer için de bir şeyler yazalım hani Türkiye ligini bilmesek Fenerbahçe'nin sanki süregelen bir voleybol kültürü olduğuna inanç besleyebilirdik. Bu ligi Eczacıbaşı, Vakıfbank, Güneş Sigorta domine ederken zaman zaman da Emlak Bank kendini gösterirken neredeymiş bu Fenerbahçe taraftarı bu ülkede 2003 Avrupa şampiyonası düzenlendikten sonra lig maçlarına ne kadar seyirci gelmiş ki şimdi bundan bahsediliyor Mehmet Ali Aydınlar'ın oyuncuların yazılı olduğu listeyi eline verdiler ben de en tepedekileri aldım demesi ile başlayan ve o günden süre gelen bir yatırımdan ibarettir taraftar ilgisi dünyanın en iyi oyuncularından birkaçının olduğu takımı izlemeye elbet o taraftar gelir, yatırım kısılsın göreyim ben o sold out taraftarı. Aynı yatırım Galatasaray tarafından yapılsın bu süreklilik ile yapılsın Galatasaray çok daha fazla şampiyonlar ligi kazanacak bundan daha fazla ve ateşli atmosfer önünde emin olun. Ha kültür nasıl olur dinlemek isteyen mevcut Fenerbahçe antrenörü Fenoglio'ya Foppapedretti Bergamo neymiş nasıl oraya koç ve efsane olunurmuş ve tabii ki şu anki mevcut durumu neymiş sorsun öğrensin.
Tebrikler kızlar.
Detaylara girip konuyu parçalamak istemiyorum fakat foruma göz gezdirirken gördüm ki ''Bizden daha büyük spor kulübü.'' gibi talihsiz ve yanlış bir cümle geçmiş arada. Kimse de buna dikkat etmemiş. Dediğim gibi konuyu çekip uzatmak istemiyorum fakat biz bazı branşlarda rekabeti kapatalı yıllar oldu.
Maç özelinde konuşmak gerekirse; voleybol denen spor zaten 2 ana prensip üzerine kurulu : Karşılayabilmek ve Bitirebilmek.
Bugün rakibin bitirici oyuncuları ve bizim karşılayan oyuncularımız farkı belirledi. Bir yere kadar fena değildik ama neticede tahmin edilen oldu. Fakat doğru yolda devam ettikçe işler daha da güzelleşecektir şüphem yok.
Bugün rakibin bitirici oyuncuları ve bizim karşılayan oyuncularımız farkı belirledi. Bir yere kadar fena değildik ama neticede tahmin edilen oldu. Fakat doğru yolda devam ettikçe işler daha da güzelleşecektir şüphem yok.
Ben hiçbir zaman fb ezelden beri dolu tribünlere oynuyor demedim yazdıklarımı doğru okumak da fayda var. Fb tribünleri 5 senedir böyle bundan önce de sadece vakıf vs maçlarını dolduruyorlardı. Ama şuan sadece fb voleybol maçına gelecek bir sürü taraftarı var futbol takımının maçı varmış vs önemsemeden. Galatasaray olarak bizim salonumuz dolu gibi olsa bile ki sadece vakıf maçında taraftar çoktu, salonda gs desteklemeye gelenlerden ziyade sevdikleri voleybolcuları izlemeye gelen seyirciler çok oluyor. Galatasarayın derbi maçlarında bile böyle atmosfer olmaz o yüzden. Ben de diyorum ki bu durumun tersine dönmesi için ne gerekiyorsa yapılmalı. Bir tarafta her geçen yıl büyüyen bir kulüp diğer tarafta ara sıra biraz daha para harcayıp bu sene olur mu acaba diye kurulan sonrasında en ufak kötü sonuçta yine dip yatırımı gören bir şube. Bu şubeye para harcanmak zorunda başka türlü olmaz. Şubeye gelen sporcuların hedefi Fbde oynamak falan çünkü o atmosferi yaşamak kupa almak istiyor herkes bu noktada zihniyet değişmezse Galatasaray gibi büyük bir camia sadece basamak takımı olup gidecek. Bu durumdan rahatsız olmayan insanlar gsli olamaz. Bakın sene başından beri hücum edemeyeceğiz zorlanacağız diyorum ona bile laf ediyorlar ama bugün daha net göründü. Bu takımı ayakta tutan şey blok defans kurgusu yine diyorum bu hoca kalmalı ama bu kurgunun yanında hücum gücümüzü artıracak yıldız birkaç isimle kadro yapılmalı adama. Sylla,danesi bence bizim oyun kurgumuza müthiş uyumlu olur mesela ben demiyorum egonu gelsin seneye ama bir şekilde o kadroya para harcanmak zorunda. Para harcamadan o seviyeye ulaşmamız imkansız. Siz emin olabiliyor musunuz galatasarayda 2 sene sonra gelecek yönetimin bu yatırımı artırıp devam edeceğine merak ediyorum? Ama fbde mesela o yatırımın azalacağına inanmıyorum çünkü o kültür oluştu izin vermezler fb kadın voleybolunun çökmesine
Timmerman olsa oyun farklı olabilirdi. Rakip bloğu Alexia’ya yapıştı smaçörlerimiz zaten bence iyiydi hücum da ortalarımız bloksuz paslara sayı alamadılar. Bu etkenler olunca rakip sadece Alexia odaklı gitmeye başladı bazı noktalarda. Timmerman olsa smaçörler zaten iyiydi ortalar da devreye girince bence Alexia da oyuna dahil olabilirdi bu şekilde. Ama blok defans da çok iyiyiz bugün etkili olmasa da servis konusunda da iyi bir takımız. Takım olarak hücum edince o konuda da çok iyiyiz bence ama yapbozun bir parçası eksilince hücum etkinliğimiz kesiliyor çünkü lider bir bitiricimiz yok herkesin aynı anda iyi olması lazım.
Alexia'nın bu seviye için yetersiz olduğunu gördüğümüz bir maç oldu. Çok ahlayıp vahlamaya gerek yok. Bizde genel olarak onların seviyesine yakın değiliz. Burada arkadaşların genel olarak iyi oynadık dediği maçta 1 kere 20 sayıyı geçebilip 3-0 kaybettik sonuçta.
Bunun dışında kadın basketbol başlığında benzeri sürekli olan bir anlamsız bir tartışma buraya taşınmış. Arkadaş çok doğru bir şey söylemiş ama hemen manasız bir tepki gelmiş. Yatırım yapılmayan bir şubeye tabi ki destek çok olmaz ama karşı tarafta yaklaşık 15 yıldır bir yatırım var. Tabi ki bu sürede bizden öndeler. En basiti bizim İlkin'le oluşturmaya başladığımız bağın 10 katını en üst seviyede Eda'yla oluşturmuş durumdalar. Arkadaş da farklı bir şey dememiş. Fener tarafını geç 2 sene yatırımı bu liglerin lokomotifi dediğiniz Vakifbank, Efes yapsın bizim seviyemizde onlara da giden seyirci bu seneler gibi mi olacak? İki takımda bilet dağıtarak salonlarına adam getiriyor arkadaşlar ne kültürü bu ülkede. Bu bir Fenerbahçe sorunu değil ülkenin bir spor kültürü yok zaten.
Sonuç olarak yatırım yapan bir taraf var biz yapmayan ve geri kalan taraf olarak yapmasınlar da görelim diyoruz. Bizim dememiz gereken onlar bugün Vargas'la oynarken biz niye Boskovic'le, Egonu'yla oynamıyoruz acaba demek olmalı. Kadın basket yeniliyor iyi mücadele ettik, kadın voleybol yeniyor iyi mücadele ettik eee biz niye hep kadro olarak gerideyiz?
Bunun dışında kadın basketbol başlığında benzeri sürekli olan bir anlamsız bir tartışma buraya taşınmış. Arkadaş çok doğru bir şey söylemiş ama hemen manasız bir tepki gelmiş. Yatırım yapılmayan bir şubeye tabi ki destek çok olmaz ama karşı tarafta yaklaşık 15 yıldır bir yatırım var. Tabi ki bu sürede bizden öndeler. En basiti bizim İlkin'le oluşturmaya başladığımız bağın 10 katını en üst seviyede Eda'yla oluşturmuş durumdalar. Arkadaş da farklı bir şey dememiş. Fener tarafını geç 2 sene yatırımı bu liglerin lokomotifi dediğiniz Vakifbank, Efes yapsın bizim seviyemizde onlara da giden seyirci bu seneler gibi mi olacak? İki takımda bilet dağıtarak salonlarına adam getiriyor arkadaşlar ne kültürü bu ülkede. Bu bir Fenerbahçe sorunu değil ülkenin bir spor kültürü yok zaten.
Sonuç olarak yatırım yapan bir taraf var biz yapmayan ve geri kalan taraf olarak yapmasınlar da görelim diyoruz. Bizim dememiz gereken onlar bugün Vargas'la oynarken biz niye Boskovic'le, Egonu'yla oynamıyoruz acaba demek olmalı. Kadın basket yeniliyor iyi mücadele ettik, kadın voleybol yeniyor iyi mücadele ettik eee biz niye hep kadro olarak gerideyiz?
Son düzenleme:
Galatasaray yönetiminden ricamdır. Futboldaki rezilliklerini unutturmak için buralara milyonları harcayıp sürekli zarar edenlerin gazına gelip sakın onlar gibi yapmayın. Bırakın hiçbir getirisi olmayan bu şubelere çöp atar gibi para atmalarını devam etsinler.
Yatırım artsın, rakiplerle Fenerbahçe ile denk olalım demek bunun üzerine fikirler üretmek eleştiri yapmak farklı, Fenerbahçe taraftarı kapalı gişe, müthiş vs demek farklı. Voleybol dediğiniz nispeten küçük camiada yatırım ile başarının doğru orantılı olduğunu , basketbol, futbol gibi bir kültür oluşturulamayacağını uzun uzadıya yazdık. Bugün Fenerbahçe'nin takım kaptanı üzerine yapı oluşturulduğu söylenen Eda ilk şampiyonlukta payı olan Seda, sonraki dönemlerde Fenerbahçe'de oynamış Özlem ve Çiğdem dahil hiçbiri Fenerbahçe'nin alt yapısından değildir. Bugün oynayan Aslı zamanında Galatasaray Tv'de Galatasaray marşı şarkıları söylüyordu.
Senelerdir futbolda başarı elde edememiş başarıya hasret insanların dünyanın sayılı oyuncularından birkaçının oynadığı takımı izlemeye gitmelerinden doğal ne olabilir ki, kaldı ki Eczacıbaşı ve Vakıfbank'a bilet vermemek için kırk takla atan camiadır Fenerbahçe sadece Galatasaray maçlarında değil Vakıfbank maçlarında olay çıkaran sahaya yabancı madde atan iki sene evvel Vakıfbank'a altın sette elenince 3-1'e 3 puan verilmesi kuralını beğenmeyen taraftardır o ''sold out'' taraftar. Yani elma ile armutu karıştırmamak lazım.
Yoksa başarısızlığınızı örtmek için kulüp başkanı kendi dönemindeki kürek takımı ile ilgili açıklama yapmak durumunda zorunda kalır.
Senelerdir futbolda başarı elde edememiş başarıya hasret insanların dünyanın sayılı oyuncularından birkaçının oynadığı takımı izlemeye gitmelerinden doğal ne olabilir ki, kaldı ki Eczacıbaşı ve Vakıfbank'a bilet vermemek için kırk takla atan camiadır Fenerbahçe sadece Galatasaray maçlarında değil Vakıfbank maçlarında olay çıkaran sahaya yabancı madde atan iki sene evvel Vakıfbank'a altın sette elenince 3-1'e 3 puan verilmesi kuralını beğenmeyen taraftardır o ''sold out'' taraftar. Yani elma ile armutu karıştırmamak lazım.
Yoksa başarısızlığınızı örtmek için kulüp başkanı kendi dönemindeki kürek takımı ile ilgili açıklama yapmak durumunda zorunda kalır.
Son düzenleme:
Bakın bu bir fikir. Bir "amatör" branş forumunda da olsak buralara yatırım yapmayalım yarı final seviyesi en fazla bize yeter demek bir fikir. Ben katılmam başkası katılır ama benim anlattığım şey başka.
Yani şöyle düşünün biz 10 yıl boyunca ciddi bir yatırım yapsak mesela kadın voleybola, buralarda şampiyonluklar yaşasak ve siz 5 yıl bu takımın maçlarına gitseniz o takımla mı daha fazla bağınız olur yoksa tek senede mi aynı bağınız olur. Fenerbahçe'nin bir spor kültürü yok daha önce dediğim gibi bu ülkenin yok zaten. Ama yönetimlerinin yaptığı yatırım gereği süregelen daha geniş bir kemik kitleleri de var bize göre çok normal bir şekilde. Yarın yatırım kesilse tabi ki o salonları daha boş olur ama kemik kitleleri en azından bir süre yine bizden fazla olur. Yoksa erkek baskette bile biraz kafamızı kaldırsak salon daha fazla doluyor zaten bu normal olan.
Tabii ki, her gerçek Galatasaraylı gibi, bu sonuçtan dolayı çok üzgünüm.
Timmerman’ın fiziken eksikliği, Alexia’nın hücumdaki çok düşük katkısı ve servisdeki verimsizliği, ortalardan beklenen katkının alınamaması ve en önemlisi Vargas faktörü, mağlubiyetin başlıca nedenleri oldu. Bazı maksatlı yorumları hiç dikkate almaya değmez.
Genelde bu kadar kötü günümüzde olmamıza rağmen, her 3 sette de en az set ortasına kadar, rakibe kendi sahasında 4600 seyirci önünde yaşattığımız tedirginlik bile önemli idi. Olaya uğursuz baykuşlar gibi bakmıyorum. Seyirci faktörü çok önemli idi ama öyle anlar oldu ki, seyirciyi bile susturduk ve uzun zamandır bir arada oynayan takıma karşı, bu tedirginliği yaşatmak bile önemli idi.
Bu yenilgiyi yaşamamıza rağmen, halen 2. sıradaki yerimizi koruyoruz ve tüm maçlar önemli olmasına rağmen, asıl hedef maçlarımız Eczacı ve THY olacak. Sonuçta, an itibarı ile Lig Şampiyonluğunun en güçlü adayına yenilmişiz. Bundan da çıkarılacak ve sorgulanacak çok şey var. Dersimizi iyi çalışırsak, henüz birşey kaybetmiş değiliz ve sonuç, önümüzdeki maçlar için bir uyarı niteliğindedir.. Tüm bunlar, eminim ki koç tarafından, özellikle Bongaerts, Alexia ve ortalarımız üzerinde uzunca tartışılacak.
Aydın’dan sonra THY’yi yenersek, önemli bir virajı dönmüş olacağız.
Bu sonucun etkisinde kalmadan, süratle Aydın maçına odaklanmalıyız.
Bu yenilginin ana nedenlerini, detayları ile bir sonraki paylaşımda özetlemeye çalışacağım.
Timmerman’ın fiziken eksikliği, Alexia’nın hücumdaki çok düşük katkısı ve servisdeki verimsizliği, ortalardan beklenen katkının alınamaması ve en önemlisi Vargas faktörü, mağlubiyetin başlıca nedenleri oldu. Bazı maksatlı yorumları hiç dikkate almaya değmez.
Genelde bu kadar kötü günümüzde olmamıza rağmen, her 3 sette de en az set ortasına kadar, rakibe kendi sahasında 4600 seyirci önünde yaşattığımız tedirginlik bile önemli idi. Olaya uğursuz baykuşlar gibi bakmıyorum. Seyirci faktörü çok önemli idi ama öyle anlar oldu ki, seyirciyi bile susturduk ve uzun zamandır bir arada oynayan takıma karşı, bu tedirginliği yaşatmak bile önemli idi.
Bu yenilgiyi yaşamamıza rağmen, halen 2. sıradaki yerimizi koruyoruz ve tüm maçlar önemli olmasına rağmen, asıl hedef maçlarımız Eczacı ve THY olacak. Sonuçta, an itibarı ile Lig Şampiyonluğunun en güçlü adayına yenilmişiz. Bundan da çıkarılacak ve sorgulanacak çok şey var. Dersimizi iyi çalışırsak, henüz birşey kaybetmiş değiliz ve sonuç, önümüzdeki maçlar için bir uyarı niteliğindedir.. Tüm bunlar, eminim ki koç tarafından, özellikle Bongaerts, Alexia ve ortalarımız üzerinde uzunca tartışılacak.
Aydın’dan sonra THY’yi yenersek, önemli bir virajı dönmüş olacağız.
Bu sonucun etkisinde kalmadan, süratle Aydın maçına odaklanmalıyız.
Bu yenilginin ana nedenlerini, detayları ile bir sonraki paylaşımda özetlemeye çalışacağım.
BUGÜN NEDEN KAYBETTİK;
Öncelikle bugünkü mağlubiyete rağmen, yeni kurulan bu takımı, iyi kötü, bu mücadeleden dolayı tebrik ediyorum. 3-0 lık maç sonunda, skora bakarak değerlendirme yapmaya çalışan ve takımın oyununu küçümsemeye çalışanların aksine, geneldeki istatistikler yerine, belli oyuncuların olumlu veya olumsuz düşük performansları etken oldu.
1- Milli takımımızda, her zaman öğündüğümüz Vargas, bize karşı bugün extra bir motivasyon ve performansla oynadı.
2- Aslı Kalaç, gerektiği anlarda, hem savunma hem blokta mükemmel iş yaptı.
3- Adı geçen oyuncuların dışında, rakipte çok iyi performans gösteren başka oyuncu yoktu. Gizem Örge, kendi ortalaması cıvarında oynarken, Eda da standard bir performans sergiledi.
Meliha, servis karşılamada 13 topun 4’ünü olumlu karşılayabilirken, benzer şekilde 15 topun 4’ünü iyi karşılayabildi. Hücumda ise o, yere göğe sığdırılamayan POWER Smaçör Ana Cristina, %29 hücum %0 Etkinlik, Meliha ise %27 hücum ve %-9 etkinlik gibi, acınası bir hücum performansı ile oynadılar. Ana Cristina sadece servislerde vardı. İyi ki bu performanslar İlkin ya da Lazovic’e ait değil.
Maç öncesi hep söylediğim konu ise, servis karşılama performanslarının belirleyici olabileceği idi. Bu maçta, bu durum kısmen gerçekleşti. Şöyle ki, takım olarak % istatistiklerimiz %50 pos, %22 perf ile sezonun en iyilerinden birisi iken, rakibin servis karşılama istatistiklerini, hiç olmadığı kadar bozduk ve sadece %38 pos ve %19perf gibi, inanılmaz derecede, sezonun en kötü performansına zorlayarak düşük düzeyde tuttuk. Buna rağmen alabildiğimiz ACE sayısı sadece 1’de kaldı. Buna karşın, rakip tam 9 ace attı ki bunların 4 tanesi Ana Cristina, 3 tanesi de bildik Vargastan geldi. Diğer iki tanesi de fileye takılıp alanımıza düştü.
Yine servislerden gidecek olursak, en etkili servisçimiz Alexia, inanılmaz şekilde 7 servisin 3’ünü fileye taktı. Bu hiç beklenmeyen bir durum idi. Bunun dışında yine skor yükünün en azından bir bölümünü karşılaması beklenen Alexia, %29 hücum ve %10 etkinlikle, sezon başından itibaren, en kötü performansını sergiledi. 21 topta sadece 2 blok yemiş ve bu istatistikle oynamışsa, bunun anlamı 2 hata ile birlikte toplara doğru dürüst vuramamasıdır ki, çok açık ve net görüldü ki, beklediği topların en az bir bölümünü tam olarak alamadı. Burada biraz da Bongaerts’e bakmak lazım. İlkin ve Lazovic 2şer kez neredeyse filenin içine girerek vurdu. Neyse ki sayı oldu ama Alexia’ya atılan topların bir bölümü ya tam üzerine yada arkasına doğru gitti ki, bu da vuruş etkinliğini azalttı.
Takımımızın en güçlü yanlarından birisi olan ortada, Ayçin ve Yasemin, çok fazla hücum hatası yapmamasına rağmen, sayı üretmekte yetersiz kaldı. Benzer şekilde, iki oyuncu 3 set sonunda sadece 3 blok sayısı alabildi. Sadece Alexia, 4 blok ile en iyi katkıyı yaptı. Timmerman’ı çok aradık.
En az eleştiriyi hakeden oyuncular, Liberomuz Eylül ve İlkin ile Lazovic idi. Liberomuz Eylül hem servis karşılamada hem de yer savunmalarında, mükemmele yakın oyun oynadı. Rakibin stratejisi sonucu, smaçörlerimiz adeta bombardıman altında oynadı. İlkin 24, Lazovic 25 servis karşıladı ve çoğunlukla pozitif ve kusursuz karşılama yüzdeleri oldukça iyi idi, bununla beraber İlkin 9, Lazovic 10 hücum sayısı ile oynadı ve bu hücumlardaki istatistikleri de kötü değildi. Özellikle de Lazovic’in. Hücumda %50 top öldürme ve %35 etkinlikle 10 sayı, böylesi bir zor derbide çoook iyi istatistik. İlkin de %40’a yakın (%39 ile 3lü bloklara karşı oynadı ki çok kötü sayılmaz. Daha iyi paslarla her iki oyuncu daha da iyi olabilirdi.
Evet yenildik ve çok üzgünüm. Hiç olmazsa, en az 1 set alarak farkımızı ortaya koymamız gereken bir maçtı ve bunu yapabilecek gücümüz de vardı ama belli sebeplerle olmadı. Sağlık olsun. Yine de teşekkürler takım.
Öncelikle bugünkü mağlubiyete rağmen, yeni kurulan bu takımı, iyi kötü, bu mücadeleden dolayı tebrik ediyorum. 3-0 lık maç sonunda, skora bakarak değerlendirme yapmaya çalışan ve takımın oyununu küçümsemeye çalışanların aksine, geneldeki istatistikler yerine, belli oyuncuların olumlu veya olumsuz düşük performansları etken oldu.
1- Milli takımımızda, her zaman öğündüğümüz Vargas, bize karşı bugün extra bir motivasyon ve performansla oynadı.
2- Aslı Kalaç, gerektiği anlarda, hem savunma hem blokta mükemmel iş yaptı.
3- Adı geçen oyuncuların dışında, rakipte çok iyi performans gösteren başka oyuncu yoktu. Gizem Örge, kendi ortalaması cıvarında oynarken, Eda da standard bir performans sergiledi.
Meliha, servis karşılamada 13 topun 4’ünü olumlu karşılayabilirken, benzer şekilde 15 topun 4’ünü iyi karşılayabildi. Hücumda ise o, yere göğe sığdırılamayan POWER Smaçör Ana Cristina, %29 hücum %0 Etkinlik, Meliha ise %27 hücum ve %-9 etkinlik gibi, acınası bir hücum performansı ile oynadılar. Ana Cristina sadece servislerde vardı. İyi ki bu performanslar İlkin ya da Lazovic’e ait değil.
Maç öncesi hep söylediğim konu ise, servis karşılama performanslarının belirleyici olabileceği idi. Bu maçta, bu durum kısmen gerçekleşti. Şöyle ki, takım olarak % istatistiklerimiz %50 pos, %22 perf ile sezonun en iyilerinden birisi iken, rakibin servis karşılama istatistiklerini, hiç olmadığı kadar bozduk ve sadece %38 pos ve %19perf gibi, inanılmaz derecede, sezonun en kötü performansına zorlayarak düşük düzeyde tuttuk. Buna rağmen alabildiğimiz ACE sayısı sadece 1’de kaldı. Buna karşın, rakip tam 9 ace attı ki bunların 4 tanesi Ana Cristina, 3 tanesi de bildik Vargastan geldi. Diğer iki tanesi de fileye takılıp alanımıza düştü.
Yine servislerden gidecek olursak, en etkili servisçimiz Alexia, inanılmaz şekilde 7 servisin 3’ünü fileye taktı. Bu hiç beklenmeyen bir durum idi. Bunun dışında yine skor yükünün en azından bir bölümünü karşılaması beklenen Alexia, %29 hücum ve %10 etkinlikle, sezon başından itibaren, en kötü performansını sergiledi. 21 topta sadece 2 blok yemiş ve bu istatistikle oynamışsa, bunun anlamı 2 hata ile birlikte toplara doğru dürüst vuramamasıdır ki, çok açık ve net görüldü ki, beklediği topların en az bir bölümünü tam olarak alamadı. Burada biraz da Bongaerts’e bakmak lazım. İlkin ve Lazovic 2şer kez neredeyse filenin içine girerek vurdu. Neyse ki sayı oldu ama Alexia’ya atılan topların bir bölümü ya tam üzerine yada arkasına doğru gitti ki, bu da vuruş etkinliğini azalttı.
Takımımızın en güçlü yanlarından birisi olan ortada, Ayçin ve Yasemin, çok fazla hücum hatası yapmamasına rağmen, sayı üretmekte yetersiz kaldı. Benzer şekilde, iki oyuncu 3 set sonunda sadece 3 blok sayısı alabildi. Sadece Alexia, 4 blok ile en iyi katkıyı yaptı. Timmerman’ı çok aradık.
En az eleştiriyi hakeden oyuncular, Liberomuz Eylül ve İlkin ile Lazovic idi. Liberomuz Eylül hem servis karşılamada hem de yer savunmalarında, mükemmele yakın oyun oynadı. Rakibin stratejisi sonucu, smaçörlerimiz adeta bombardıman altında oynadı. İlkin 24, Lazovic 25 servis karşıladı ve çoğunlukla pozitif ve kusursuz karşılama yüzdeleri oldukça iyi idi, bununla beraber İlkin 9, Lazovic 10 hücum sayısı ile oynadı ve bu hücumlardaki istatistikleri de kötü değildi. Özellikle de Lazovic’in. Hücumda %50 top öldürme ve %35 etkinlikle 10 sayı, böylesi bir zor derbide çoook iyi istatistik. İlkin de %40’a yakın (%39 ile 3lü bloklara karşı oynadı ki çok kötü sayılmaz. Daha iyi paslarla her iki oyuncu daha da iyi olabilirdi.
Evet yenildik ve çok üzgünüm. Hiç olmazsa, en az 1 set alarak farkımızı ortaya koymamız gereken bir maçtı ve bunu yapabilecek gücümüz de vardı ama belli sebeplerle olmadı. Sağlık olsun. Yine de teşekkürler takım.
Zaten forumda herkes favori olmadığımızın bilincindeydi maça çıkmadan bence. Takım kendi seviyesine göre iyi oynuyor ilk 4 yapar mı bu takım tartışması varken şimdi ilk 3 hedefi koyuyoruz. Cibara da gerek olursa devre arası bir takviye yapacaz dedi. Bu maçla da gördük bu sezon feneri geçemeyiz Arina da dönecek daha da güçlenecekler. Eczacı ve Vakıfı bir şekil rekabete girmemiz lazım. Kazanma umudu vermeleri bile iyi bir şey uzun zamandır fener maçları antrenman maçı gibi geçiyor. Evet gelişmemiz lazım halla yetersisiz yavaş yavaş zirveye tırmanmamız lazım ama bu takım bu sene o ışığı verdi bence. Bir maç kaybedildi diye yangın yapmaya gerek yok mallesef derbi önemlidir yenilmek kötü oldu ama asıl hedef maçımız Thy maçı geliyor ona kendine güveni gelmiş şekilde çıkması lazım takımın.