Sene sonunda takım şampiyon olunca (inşallah olacak inanıyorum) bu olumsuz konuşulanların hepsi çöp kutusuna gidecek. Yorumların ibreleri ters yöne dönecek geçen sene olduğu gibi.
Sene sonunda takım şampiyon olunca (inşallah olacak inanıyorum) bu olumsuz konuşulanların hepsi çöp kutusuna gidecek. Yorumların ibreleri ters yöne dönecek geçen sene olduğu gibi.
Zaten tüm oyuncular iyi olamaz. Kiminin şutu olmaz, kimi sadece perdeden çıkıp üçlük atar başka meziyeti olmaz, kimi boş kaldığında yüksek yüzdeli üçlük atar başka bir şey yapmaz. Zaten her oyuncumuz her şeyi ortalama yapıp bir şeyi iyi yapsaydı yıllarca EL'nin zirvesinde olurduk. Eldeki kadro belli. Şu saatten sonra Erceg'den, Sinan'dan, Göksenin'den vazgeçemeyeceğimize göre onlara uygun oyun planlarının hazırlanıp başarılı olmalarını, mücadele etmelerini bekleyeceğiz ve bu yolda destekleyeceğiz. Bütçe sınırları içinde şu saatten sonra bu oyuncular gönderilip daha iyisini alabileceğinizi düşünüyorsanız saygı duyarım. Niye bu şekilde kadro kuruldu şeklinde yakınmanın da gereği yok, artık kuruldu. Desteğimizi verelim, zaten kötü olanlar sezon sonu gönderilir.
Sene sonunda takım şampiyon olunca (inşallah olacak inanıyorum) bu olumsuz konuşulanların hepsi çöp kutusuna gidecek. Yorumların ibreleri ters yöne dönecek geçen sene olduğu gibi.
Aynen. Burada oyunculara hocaya sallayanlar, Şampiyon olunca da bayrağı en önde sallıyorlar.
Hala aynı terane.
Nereden biliyorsunuz şampiyon olunacağını.
Burada gelmiş sene sonunda şampiyon olunca görücem diyorsunuz.
Olmayınca nolucak biz de sizi mi arayacağız.
Yok hocam aramıyacaksın biz hep İpekçi'de desteklemeye devam ediyor olacağız. Bazıları gibi günlük başarıların arkasından koşmuyoruz, ya da sadece FUlker maclarına gidenlerden değiliz.
2007 Temmuz'da Istanbul'a geldim, Cemal Nalga olayından dolayı ceza aldığımız sezon dahil hep salondaydım.
Benim bu forumda en cok kızdığım nokta rakibi övme - gozde büyütme. Yendiğimiz zaman da rakipler kıçı kırık oluyor.
CSKA'yı ezip geciyor dediğin takım 1 ay önce seni anca son topta yenmiş, ama sizin gene bahaneniz vardır. Yok sakatları vardı, bla bla bla.
Adamlar seni 1 haftalık idmanla yendiler sen son topa kaldılar diye iyimser bir nokta buluyorsun pes yani. O günden bu güne geldikleri noktaya bak sana bak. Kafa kafaya oynamaktan sen 27 farkla mağlubiyete gidiyorsun adamlar EL devini 26 arkla yeniyor. Sonra rakibi gözümüzde büyütüyor oluyoruz. Adamları Avrupa bile gözünde büyütüyor git Avrupa forumlarına bir bak bakalım. Her iki takım hakkında yazılanları bi oku. Polyannalık da bir yere kadar. 27 sayı fark yedik. Gözünüz de mi görmüyo .
Zaten bir önceki postta da bahaler olacağını söylemiştim.
Hiç bir maç oynanmadan kaybedilmez / kazanılmaz.
Evet adamların yapılanması / kadrosu / harcadıkları para bize nazaran öndeler.
Benim dediğim ise biz de boş değiliz, Yerli kalitesi olarak da üstünüz. Bilmem biliyor musun, TR'de 3+2 şeklinde oynayabiliyor yabancılar.
Yani EL maçı gibi olmuyor. Bo, Bogdan, Bjlica, Kleiza, Zoric (5'i 1 yerde olmayacak!)
Bayan baskette her sene şampiyonluğu kaptırınca şubeyi kapatanlar gibi F.Ülker'e yenilirsek erkek basket takımını da kapatacağız?
Bu arada 27 sayı fark yediğimizdeki tek pivotun 2günlük Bonsu olduğunu biliyorsundur herhalde. O da tam bir pivot değil.
Şu karamsarlığı bir anlasam zaten, F.Ülker şampiyon olsa dünyanın sonu mu? Bayan baskette 10 senedir oluyorlar da ne oluyor.
Yerli kalitesinde üstün değiliz. Yerli üstünlüğü yetersiz yabancılarımızın üstünü örtmek için uydurulmuş bir şey. Üstün olduğumuzu düşünmüyorum. En iyi yerli oyuncu onlarda ( Emir ) . En fazla gelecek vaadeden oyuncu da onlarda(Kenan) . Dudley de (belki bir ihtimal Furkan) olmasa bizim yerlilerimizden EL de top 8 oynayan bir takımda oynayabilecek adam yok. Maccabiye versen Enderi alır mı , Pana Cenki ister mi . Fark oluşturacak yerli oyuncumuz mu var. Her iki takımın yerlilerinde de Emir ve Dudley hariç yabancılar seviyesinde adam yok.
Ender ve Engin -- Kenan ve Barış
Göksenin ve Sinan- -- Ömer ve Melih
Cenk -- Emir ve Metecan
Dudley - İlkan ve İzzet
Furkan - Oğuz
Ayrıca bayan baskette 10 senedir şampiyon oluyorlar da ne oluyor denilmesi de tam bir facia güler misin ağlar mısın. Galatasaray gibi sporun her branşının ülkedeki öncülerinden biri olmuş spor kültürü tarihinin bir parçası olmuş bir klübün ezeli rakibine 8-10 senedir şampiyonluk vermesi kanıksanmış. Dehşete düştüm .
Sene sonu şampiyon olunca tabi ki sevineceğiz. Ama bu demek değil ki işler kötü giderken eleştirmeyeceğiz. Oyuncu performanslarını konuşmazsak iyi-kötü ne anlamı var o zaman bu forumların anlamıyorum. Herşey kötü giderken susup körü körüne desteklemekle mi kötü gün taraftarı olunuyor anlamadım.
Ayrıca bayan baskette hadi bu sene inşallah diye başlayıp sene sonu ezeli rakibine her seferinde kaybedip şampiyonluğu vermek köprüden atlatacak kadar olmasa da can sıkıcı bir durum.