Yarı yarıya derbiyi nasıl da özlemişiz. Zevkten öldük Sinan Erdem'de.
Fenerbahçe tribünü maça yaklaşık 1.5 saat kala salona nizami şekilde yerleşerek etkin bir görüntü oluşturdu. Fakat hayli keyifli şekilde, salon çevresinde maça dair ön hazırlığın hakkını dibine kadar vererek parçalı şekilde içeri giren Beşiktaş tribününe karşı bir o kadar hantal kaldı. Salonda geçen uzun zaman dilimi, tribün içerisinde de çok sayıda kavga çıkmasına sebebiyet verdi Fenerbahçelilerde. 40-16'lık başlangıç oldukça toparlayıcı bir etki yarattı tabi. Tribünün salona bu kadar erken girmesi son bölümde gelen, Marmaray'da Beşiktaşlı yoğunlukla birlikte salona yürümek zorunda kalan münferit taraftarları adına da açmaz yaratabilirdi. Tabi bu 2000-2020 aralığındaki yarı yarıya derbilerin yaklaşımı. 2020'lerin dinamikleri hayli farklı ve polisin de ihtimamıyla sorunsuz atlatıldı görüm dahilinde.
Sahada Fenerbahçe Beko'nun, tribünde ise özellikle son periyotta salonu yıkan beste üzerinden Beşiktaşlıların kazandığı bir akşam oldu. Yoğun ses, torpiller, kavgalar, emin olamamakla birlikte biber gazı, 2020'lerin iz düşümüyle salonda yer alan muhtelif sosyolojik profiller ve taraftarlık üzerinden ilgi çekici reaksiyonları derken; bu akşamın tatmini çok uzun süre götürür.
Bilhassa 2010'larda hayli olağan hazlardı bizler adına yarı yarıya derbiye odaklı yaşanan günler. 2020'lerde Dünya'da bir gelecek inşa ediliyorken, geçmişin böyle derinlikli tatlarına fazlasıyla ihtiyacımız var.