Bütçe çok önemlidir ama, herşey değildir. Bütçe=başarı diyerek yola çıkılırsa kişi kendini kısıtlamış olur. Bence Galatasaray'ın bütçesi hiç de azımsanacak gibi değil. Evet, belki Efes'in altında ama, kadro yapılanması ve takım içinde oluşan sinerji olarak bu açığın kapanması mümkün.
Dün Barça-Cantu maçını takip eden var mı bilmiyorum? Cantu, ilk turda kendisinden kat be kat bütçeli, kat be kat tecrübeli Caja Laboral'i geçip, zor bir gruptan çıktı ve dün az daha dayanabilseler CSKA Moskova ile birlikte bu yılın en güçlü favorilerinden Barcelona'yı deplasmanda yeniyorlardı. Cantu bir şeyi çok iyi yapıyor: önce rakibi kilitliyorlar ve kendi oyunlarını 40 dakikaya yayıyorlar. Rakibin adı-bütçesi ne olursa olsun hiç geri adım atmıyorlar. Kadro kalitesine/bütçeye bakarsak, Zalgiris'in Galatasaray'ın, Bilboa'nın, Milano'nun gerisindeler ama, bunu saha içinde hiç düşünmediklerini oynadıkları oyundan görebiliyoruz.
Bence Galatasaray camiası, top 16'yı geçebileceğine inanmadığı için dün Efes'e kaybetti. O kadar boş şutun kaçması, giren şutların ise, takımın en genç ve şutu zayıf denen Göksenin tarafından atılması nasıl izah edilebilir?
Biraz daha özgüven, biraz daha yükselme arzusu olsa Olympiakos ve Efes geçilmeyecek rakipler değil ama, bu sezon takımda büyük maçları çok tedirgin oynamak gibi ciddi bir sorun var!