Çok söyledim de yeniden söyleyeyim. Ergin Ataman'ı başarısız addetmek Galatasaray Erkek Basketbol şubesine yapılan bir hakarettir. Ben 90 öncesi Dawkinsli dönemleri hatırlamıyorum ama 2000'lerin başından beri nispeten aklıbali dönemler içinde izlediğim Galatasaraylar içinde Ergin Ataman'ın Galatasarayları kadar winner bir takıma şahit olmadım. Ataman insan ilişkileri çok iyi -en azından bizdeki ilk dönemlerinde-, taktiksel olarak Avrupa'nın önde gelenlerinin bir tık altında ancak scout olarak zayıf bir koçtur. 2012 Beşiktaş dönemini hatırlarsanız o dönem transferle bir yönetici mi uğraştı bilmiyorum ama Beşiktaş'ın o dönem yaptığı transferlerin neredeyse tamamı parmakla işaret edilecek tarzdaydı. Bize geçerken o kadronun kemiğini de beraberinde getirdiği için çok da başarılı ilk sezonlar geçirtti. Öyle ki Domercant hayatının sakatlığını yaşamasa, Hawkins bir anda bize gelince uyuşturucu batağına düşmese en kötü Eurocup'ı 1-2 sene önce kazanabilir, Euroleague seviyesinde de bir Final Four görebilirdik. Ancak o kemik kadroda en son Arroyo'yu da kaybettikten sonra çok kötü oyuncu tercihleri yaptı ve profil olarak gittikçe daha aşağılara inen Galatasaraylar ortaya çıkardı. Hem de ortada rakip namına Fenerbahçe'den başka biri gözükmezken. O profil düştükten sonra ezeli rekabeti sadece röportajlarıyla dengeleme çabaları, rakip takımın ve Avrupa basketbol tarihinin en iyi koçunu Fenerbahçe'ye ben getirdim tavırları, en son da öyle ya da böyle taraftarla birebir girdiği hırgür neticesinde kendi sonunu hazırladı.
Ataman hala çok hatrı sayılır, başarılı olma potansiyeli yüksek bir koç. Ancak Terim'in 2. Galatasaray döneminde olduğu gibi o da Galatasaray kariyerinin son evrelerinde bir doymuşluk ve kabullenmişlik haline girişti. Oyuna aç olmayan, günün sporunun gereklerini yerine getiremeyen ve de bilhassa 90 sonrası siyahi Amerikalı transferlerinde yanlış profilde oyuncu tercihleri yapan hiçbir koç bu aşamada Avrupa basketbolunda şans bulamaz. Aynısını geçen yıl Sfariopoulos'la Olympiakos bile yaşadı. Bunun neticesinde de bu yıl başında bizim evladımız Patric Young ve Errick Green gibi değerli Amerikalıları dahi tereddüte uğramadan takım dışında bıraktılar. Yepyeni kadro kurdular ve alışageldik ekolleriyle başarılı olmaya devam ediyorlar. Buna karşın geçen sezon ortası yaşanan takım için gruplaşmaya rağmen de sene sonunda bir kez daha Euroleague finalinde yer almayı başardılar. Ataman yanlış oyuncu tercihleri yapan, bu tercih hataları yüzünden oyuncuları kendisinin hiç hatası yokmuşcasına tuvalet kağıdı gibi harcayan, günü kurtarmada başarısız bir koç. Tabii ki bunda yönetici faktörü de önemli. Arkasında Hakan Üstünberk gibi biri olsa belki bu zor zamanlarda dert dinleyecek daha üst bir akıl olabilirdi ama iş sırf Ataman'a kalınca oraları iyi yönetemediğini gösterdi. Obradovic gibi tanrı bir koç bile Bennett gibi bir çöpü kazanabilmek için 6 ayını harcadı, Nunnaly'i gayet kaydadeğer bir rotasyon oyuncusu haline getirdi, Udoh'u 30 yaşından sonra NBA oyuncusu yaptı. Günün sporunda artık oyuncular başrolde. Biz kabul etsek de etmesek de. Günün oyuncu profii yeri geldiğinde Fatih Terim gibi ülke futbolunun tüm başarılarında 1 numaralı adam olan biri bile Arda Turan gibi dünün topçusu tarafından ülke futbolunda afaroz edilebiliyor. Bugünde oyuncuları idare edebilme, en vasatından maksimumunu alabilme esas koçluğun 1 numaralı noktası. Ataman bizden son ayrıldığında bunun yakınında bile değildi, biraz kafasını değiştirip Terim'in 3. dönemi gibi geri dönebilirse Galatasaray'da görmek isterim. Ama bıraktığı yerden devam edecekse Erman Kunter'le vasatların takımı ve taraftarı olmayı yeğlerim.
Ataman hala çok hatrı sayılır, başarılı olma potansiyeli yüksek bir koç. Ancak Terim'in 2. Galatasaray döneminde olduğu gibi o da Galatasaray kariyerinin son evrelerinde bir doymuşluk ve kabullenmişlik haline girişti. Oyuna aç olmayan, günün sporunun gereklerini yerine getiremeyen ve de bilhassa 90 sonrası siyahi Amerikalı transferlerinde yanlış profilde oyuncu tercihleri yapan hiçbir koç bu aşamada Avrupa basketbolunda şans bulamaz. Aynısını geçen yıl Sfariopoulos'la Olympiakos bile yaşadı. Bunun neticesinde de bu yıl başında bizim evladımız Patric Young ve Errick Green gibi değerli Amerikalıları dahi tereddüte uğramadan takım dışında bıraktılar. Yepyeni kadro kurdular ve alışageldik ekolleriyle başarılı olmaya devam ediyorlar. Buna karşın geçen sezon ortası yaşanan takım için gruplaşmaya rağmen de sene sonunda bir kez daha Euroleague finalinde yer almayı başardılar. Ataman yanlış oyuncu tercihleri yapan, bu tercih hataları yüzünden oyuncuları kendisinin hiç hatası yokmuşcasına tuvalet kağıdı gibi harcayan, günü kurtarmada başarısız bir koç. Tabii ki bunda yönetici faktörü de önemli. Arkasında Hakan Üstünberk gibi biri olsa belki bu zor zamanlarda dert dinleyecek daha üst bir akıl olabilirdi ama iş sırf Ataman'a kalınca oraları iyi yönetemediğini gösterdi. Obradovic gibi tanrı bir koç bile Bennett gibi bir çöpü kazanabilmek için 6 ayını harcadı, Nunnaly'i gayet kaydadeğer bir rotasyon oyuncusu haline getirdi, Udoh'u 30 yaşından sonra NBA oyuncusu yaptı. Günün sporunda artık oyuncular başrolde. Biz kabul etsek de etmesek de. Günün oyuncu profii yeri geldiğinde Fatih Terim gibi ülke futbolunun tüm başarılarında 1 numaralı adam olan biri bile Arda Turan gibi dünün topçusu tarafından ülke futbolunda afaroz edilebiliyor. Bugünde oyuncuları idare edebilme, en vasatından maksimumunu alabilme esas koçluğun 1 numaralı noktası. Ataman bizden son ayrıldığında bunun yakınında bile değildi, biraz kafasını değiştirip Terim'in 3. dönemi gibi geri dönebilirse Galatasaray'da görmek isterim. Ama bıraktığı yerden devam edecekse Erman Kunter'le vasatların takımı ve taraftarı olmayı yeğlerim.
Son düzenleme: