G.Saray’ın sayı kralı Fitch, transfer hikayesini anlattı: “Zagreb’teyken Efes Pilsen’le oynadık ve Boğaz’a hayran kaldım. ‘Gidersem Türkiye’ye giderim’ dedim ve geldim. Buradan ancak NBA için ayrılırım.”
BANVİT zaferinde 71 sayının 35’ine, Tofaş galibiyetinde ise 68 sayının 34’üne imza atan ve adeta tek başına takım özelliği taşıyan Fitch’le geçmişini, bugününü ve yarınlarını konuştuk.
G.Saray’ın sayı yükünün yarısını çeken ve Beko Basketbol Ligi’nin sayı kralı olan G.Saraylı Gerald Fitch ile kariyerinin önemli noktalarını ve hedeflerini konuştuk. ‘Bay Basketbol’ lakaplı Fitch, bu unvanı Georgia eyaletinde yılın oyuncusu seçilince aldı. Ve bu unvan ABD’de bir marka olan Kentucky Üniversitesi kapısını açtı. Sonrasında draft öncesi yaşadığı sakatlık, Eurolig denemesi ve Avrupa hüsranı, tekrar NBA ve İstanbul. İşte bir solukta okunacak Gerald Fitch gerçeği: “Liseden sonra 4 yıllık NCAA kariyerimde en iyi 2. beşe seçildim, ancak final-four’un ucundan döndük. Kolej kariyerimin önemli noktası 2004 play-off’uydu. Son sekizde Alabama Üniversitesi ile oynuyorduk. Maçında son topunu ben kullanacaktım, ancak topu çembere göndermedim bile ve böylece final-fourdan olduk (Gülerek hala gardından gelen pasın kötü olduğunu savunuyor). Son sezonumdu ve drafta girdim. Washington Wizards tarafından seçildim ve yaz kamplarında çok iyi oynadım ama sakatlandım.”
‘HUZURU SEÇTİM’
VE İstanbul macerasının nasıl başladığını soruyoruz, ilginç detaylarla birlikte İstanbul’un yabancıların bakış açısından nasıl yorumlandığını dinliyoruz: “NBA’de kadro dışında kalınca Avrupa’ya geldim ve C.Zagreb ile Eurolig’de maçlara çıktım. Aslında Cibona’da 9 maçta 14 sayı ortalaması tutturdum ve kötü değildim. Ancak mutsuzdum. Orada koçla aram iyi değildi ayrıca Zagreb’e de şehir olarak ısınamamıştım ve evimi özlüyordum. Cibona’da aklımda kalan iyi anılardan biri Efes Pilsen maçı için İstanbul’a gelmemizdi. Cibona’dan ayrılmayı düşünüyordum ve eğer Avrupa’ya bir ziyaretim daha olacaksa bunun İstanbul’a olması gerektiğini düşündüm. İstanbul Amerika’dan farksız, o yüzden rahat alıştım. Buradan sadece NBA için ayrılırım.”
TECRÜBE’SİZ YILLAR
KENDİSİ açısından sorunlu geçen Avrupa serüveninin ardından yine Fitch’le NBA’ye yol alıyoruz ve kendi ağzından yaşadıklarını dinliyoruz:
“2005’te NBA’ye Miami ile döndüm. 18 maç forma giyerken, bir kez de ilk 5’te sahaya çıktım. Pat Riley çok iyi bir koç, yalnız oyuncu seçimlerini tecrübeli oyunculardan yana kullanıyor. Pat Riley’nin Miami’de hedefi şampiyonluktu ve bunu deneyimli oyuncularla elde edeceğini düşünüyordu. Zaten elde etti de. Sezon arasında Miami’den takas yoluyla Houston’a geçtim. Orada da Riley’nin öğrencisi Jeff van Gundy ile çalışınca benim açımdan değişen bir şey olmadı ve yine fazla şans bulamadım ve sezonu NBDL’de tamamladım”
NEŞE KAYNAĞI SHAQ
NBA’İN ünlü yıldızlarıyla beraber çalışma şansına sahip Fitch; Shaq, Wade ve Payton’da neler gördüğünü ve kazandığını ve gönlünün hâlâ NBA’de olduğunu iç çekerek anlattı:
“Miami’de olmak benim için çok faydalıydı. İdmanlarda Payton gibi bir efsaneden, Wade gibi bir süper yıldızdan bir şeyler kapıyordum. Takımda oynamadığım zamanlarda ve moralim bozuk olduğunda Shaquille O’Neal gelir ve sorunu yok ederdi. O göründüğü gibi çok neşeli ve etrafına neşe saçan bir adam. Lise ve üniversitedeyken örnek aldığım oyuncu Baron Davis’ti. Çünkü o her şeyi yapabiliyor ve basketbol felsefemi doğruluyor: Komple bir oyuncu olmak. G.Saray için konuşmak gerekirse; zamana ihtiyacımız var ve gidebileceğimiz en son noktayı gözümüze kestirdik. İddialı olacağız. NBA’deki Türk oyuncularla karşılıklı oynadım ama çok fazla bir bilgiye sahip değilim.”
Haber: Adnan ONARAN(VATAN)