Okan Buruk

Ümraniye maçından beri oyunumuz iyi diye hem burda hem sosyal hayatımda çevreme anlatmaya çalışıyordum. Şuan ideal 11’i ve rashica’nın ilk 11’e atılması ile birlikte doğru takımı kurduk.

Böyle devam hocam. Seni savunduğum hiçbir zamanı mahcup etmedin. Özellikle son haftalar gün geçtikçe üzerine koyuyorsun
 
Rakip Başakşehir, sahadan siliyorsun, sahaya çıkan 11 adam ve sonradan girenlerin hepsinden katkı alıyorsun, kusursuz futbol, 7 gol. Ne kadar teşekkür etsek azdır sana.

Okan Buruk sezon başından beridir bu oyunu hissettiriyordu bizlere. Kimi zaman şansızlık, kimi zaman da satılık düdükler durdurdular bizi. Ama dün ne hakemin ne de kaderin yapabileceği bir şey vardı. Öyle bir futbol izlettirdi bize. Yıllar sonra ne yaptığını bilen, bir sistem oturtan, birbiriyle uyumlu bir takım. Özlemişiz vallahi. Yolun açık, sonu şampiyonluk olsun hocam.
 
Rizespor'dan beri takımıyla koyduğu tüm hedefleri gerçekleştirmiş bir teknik adam, gerçek bir winner.Net oyun tarzı yok ama sonucu almayı biliyor benim için fason don carlo'dur kendisi.
 
Kopenhag..

Prag..

10 kişi kalmış fb..

Bütün kritik maçlarda ezildik, rezil olduk.

Ligde zaten bir tane rakibin vardı. Ondan da bir maç bile alamadın. Anadolu takımlarına seri yapman umrumda değil! Bu kadro onun için mi kuruldu?
 
Bugün Barış Alper'i 80 dakika Osayi'yle sınayarak, zaten rakibe göre zayıf ve kalitesiz orta sahayı eksilmelerine rağmen Demirbay'la yumuşatarak, Köhn'e bu kadar sabrederek hata etti. Gelgelelim eğri oturalım doğru konuşalım, başka hoca olsa bu kadar organize ve güçlü Fener'e karşı bugün sadece maçı değil, aklını da kaybetmiş, 2007'deki gibi sulu derbiyle avunuyordu bu taraftar. Tek maçtaki kötü işlerine bakıp tüm senenin emeğini hiç etmeyelim.

İnşallah haftaya Konya'ya çok daha derli toplu bir takımla çıkıp hak ettiği şampiyonluk ipini göğüsler. Tarih sadece şampiyonları yazar, geri kalan her şerde de bir hayır vardır.
 
Futbolda eskisi kadar top tutulmuyor, bu tamam. Fakat ralli, roller coaster fetişinin yanına 15 dakikalık dahi topa hükmeden bir oyun ekleyememek 2024'ün karşılığı değil. Geleceği görmeye gayret ederken bugünden olmaya evrildi Old Trafford ve Urfa haricinde.
 
Bugunku macin bas sorumlusudur.Hatta sacma sapan degisiklikleri yuzunden mac 3’e de gidebilirdi.

Ama sahsen Anadolu takimlarina yaptigi seri benim baya umrumda.Cunku o seri olmasa su an Mert Hakan sahamizda kupa kaldiriyordu.Unutmayalim bunu.
 
Sana çok güzel şeyler yazacaktım ama günlerce son derbiyi bekledim ki zehirli oku atıp seriyi bozmayayım diye. Yine içimde kalmasın da yazayım: Sadece başarılı bir antrenör değil, aynı zamanda Türk Futbolunda çağ kapatıp çağ açan bir adam oldun.
Ancak bu akşam....... Yani yaptığın bütün şeylerin hevesini kursağımıza sokup bıraktın. Şu maçı kaybetmemiş olsan, berabere bitse, rakip kırmızı kart görmemiş olsa bile vallahi billahi bütün taraftarlar gibi benim de kutlama yapacak hevesim kalmamıştı. Hala da kalmadı... Toplamda 105 dakika oynanan maçta 1 kere organize atak yapamadan 0 şutla bitirdin maçı. Maçtan önce Fenerliler dahil bütün Türkiye'nin en az 3-4 sallar bu futbolla denilen takımı tatile çıkardın. Ya kendin bu maçın ciddiyetini kavrayamadın ya da futbolcularına kavratamadın. Her iki ihtimalde de suç sana yazar. Yazıklar olsun 3 kuruşluk federasyon destekli adamları haksızken haklı durumlara getirdin. Şu maç sezonun onur maçıydı. 50 bin kişiyle paylayıp geçecektin şu şikecileri!
 
Tüm sene iteklenen fener'in önünde şampiyon olması benim için bu senenin tek kıstasıdır. İstediği kadar derbi kaybetsin, sezonun sonunda en üstte olsun yeter. Anadolu takımlarına karşı yaptığı seri diyerek küçümseyenin boğazında kalsın bu şampiyonluk.
 
Evindeki şampiyonluk maçında, büyük bölümünü 10 kişi oynayan şikeci rakibine karşı 1 tane bile isabetli şut atamamayı hazmedenin zaten bir şey yapmasına gerek yok.
 
Tüm sene iteklenen takımın önünde olduktan sonra isterse 80 dakika 10 kişi takımdan 3 yesin sorun yok. Sanki derbi manyağı bir kulüptük de kendiniz böyle rolleniyorsunuz. Hazmeden kim? Siz kime neyin imasını yapmaya çalışıyorsunuz? Takımın başarısını küçümseyen adamdan da taraftarlık dinlemeyelim hadi.

20 sene önce Kadıköy'de makara yapılan ve 4-0 yenilen takım da sizin gibi korkak ve negatif olsaydı Kadıköy'de kaybettik daha şampiyon olmaya gerek yok diyip sallamazdı İnönü deplasmanını, Fener'e de şampiyonluk bırakırdı. Kulübün geçmişinde şöyle bir şey varken şimdilerde takımın başarısının kucumsendigine şahit oluyoruz yuh artık.
 
Alper, 2005-2006'daki efsane takımla Kamil Grabara-Mert Hakan Yandaş ikilisine tek bir yanıt dahi veremeyen bu taş.aksızlar ordusunu çok rica ediyorum aynı cümlede dahi kullanma. 10 ay para alamayan takımla hücum hattının ederi 10'ar milyon euroları gören takımdan ortak hikaye falan çıkmaz. Bugün Eric Gerets'in doğum günü paylaşımı üzerinden yıllar sonra duygusal iletişim kuran bir yığın Galatasaray tribüncüsü tanıyorum.

Haftaya şampiyon olursak, kutlamaya çıkarsan mutluluğunun tek bir saniyesini dahi bölmem ve gölgelemem. Bununla birlikte 2006 şampiyonluğunu stadda yaşamış bir abin olarak söylüyorum ki, bu iki Galatasaray takımı arasında 135 derecelik fark var. 45 dereceyi de Old Trafford ve Urfa'nın hatrıyla eksiltiyorum. Yoksa ruhtaki karşılığı 180 derecelik fark.
 
Yorum yok, kendisi adına kırılma maçlarından birinde sınıfta kaldı hemde ezilerek.
Sezon basından beri en az 10 maçta aynı hattalar yapıyor hoca. Hiç ders çıkarmamıs galiba. Bi anda mertens veya ziyech uzaktan atıp çözemez her maçı. Kapanan bütün takımlara karşı aynı kötü oyun. Kendisini geliştirmesi lazım yoksa sezon sonu moruinho falan konuşulmaya başlanır.
 
Alper, 2005-2006'daki efsane takımla Kamil Grabara-Mert Hakan Yandaş ikilisine tek bir yanıt dahi veremeyen bu taş.aksızlar ordusunu çok rica ediyorum aynı cümlede dahi kullanma. 10 ay para alamayan takımla hücum hattının ederi 10'ar milyon euroları gören takımdan ortak hikaye falan çıkmaz. Bugün Eric Gerets'in doğum günü paylaşımı üzerinden yıllar sonra duygusal iletişim kuran bir yığın Galatasaray tribüncüsü tanıyorum.

Haftaya şampiyon olursak, kutlamaya çıkarsan mutluluğunun tek bir saniyesini dahi bölmem ve gölgelemem. Bununla birlikte 2006 şampiyonluğunu stadda yaşamış bir abin olarak söylüyorum ki, bu iki Galatasaray takımı arasında 135 derecelik fark var. 45 dereceyi de Old Trafford ve Urfa'nın hatrıyla eksiltiyorum. Yoksa ruhtaki karşılığı 180 derecelik fark.
Yahu abi bu takımın Şubat ayına kadar geçen sezonun aynı 11'iyle, 12-13 kişilik bir takımla oynadığına şahit olduk. Aralık ayında maaşlar ödenmiyor ziyech idmana çıkmıyor haberleri dönüp duruyordu. Sivas deplasmanında dervişoğlu izleyip diz dövüyorduk. işin hakem kısmına falan girmiyorum bile, puan kaybettiğimiz maçların hangisinde rakip harbiden bileğinin hakkıyla puan aldı bizden? Sivas deplasmani, Hatay deplasmani. Kadıköy deplasmanı, o geberik ve maaş odenmeyen takımla penaltilarimiz verilse galiptik.

bu bizim başımıza gelenler, rakibin paşası pendik'i hissiyatı sürüyle örnek sayılır, onca zorluğa rağmen Nisan'in ilk haftası kopacak lig, hakemler yüzünden bu hale geldi. Bu takımın hocası kolay bir şey mi yapıyor da 05-06 ile benzetince onlar billurlu mevcut kadro billursuz oluyor? Benim kafamda oturmuyor bu. 19/19 yapan, toplanilacak 114 puanın muhtemelen en az 100'ünü toplayan hocanın başarısının kucumsenmesi benim zoruma gidiyor.
 
Hocanın yapması gereken yalnızca bir hafta sonra Konyaspor'u yenerek önümüzdeki sezon için kafasındaki kadro şablonunu oluşturmak ya da takımı oyun şablonuna uyacak şekilde planlamak. Yenerek diyorum çünkü 1 puan yeter derse bugünkü senaryo orada da gerçekleşebilir.

Şampiyonlar Ligi'nde Kopenhag'a, Avrupa Ligi'nde Sparta Prag'a elendik. Kupadan da elendik. Neticede 2. olmak bu ligde başarısızlıktır ve bu kadro her ne kadar eksikleri, tutmayanları olsa da bu lig için kurulmadı.

Lige gelince, ligin dinamikleri her yıl değişir. 2001-2002 yılında deplasmanda maç kazanmanın çok zor olduğu bir sezonda 50 bin dolara oynayan Radu Niculescu ile Liverpool, Roma, Barcelona'nın olduğu ikinci turda bile 5 puan toplayabilmiş, Lazio ve PSV'yi saf dışı ederek ikinci tura kalabilmiştik. Deplasman maçı kazanamayacak durumdaki kadroyla sezon sonunda 78 puanla şampiyon olmuştuk. O dönem Türk takımları ve ligimiz çok daha farklı dinamiklere sahipti. Dört büyüklerin yanı sıra Gaziantepspor, Gençlerbirliği, Malatyaspor-kısa da olsa-, Bursaspor 2000-2005 yılları arasında Avrupa'da iyi işler yapmıştı. Keşke ligimiz gerçekten süper olsa da rekabetçi bir serüven izleyebilsek.
 
Son düzenleme:

Üst