Öncelikle şunu bir ortaya koyalım. ultrAslan kuruldu kurulalı GS tribünleri hiç bir zaman güzel olmadı. Ama görsel güzellik anlamında zirve yaptı o ayrı konu. Tabi var olan modernleşme sürecinin tribüne yansımalarının sonucu da olabilir bu görsel şölenler. Biz 80lerin sonunda annemizin ördüğü veya yurtdışından gelen atkılarla ve daha çokda bayraklarla sevinirdik. 90'ların başında atkı tribüne geldi insanlara atkı alın dememize rağmen gram yol katedemedik. Şu an ise atkısı olmayan GS'lı yok nerdeyse.
Neyse konuyu bölmeden anlatayım. GS tribünü 2000 yışından sonra çöküş sürecine girdi. Belki de rastlantıdır ama o esnada da ultrAslan kuruldu. Ben GS tribünlerinin samimiyetine inanmadığım için ultrAslanım diyen insanlara daha çok güveniyorum tribünde yapabileceğimiz ses anlamında. Ama onlara da başka konulardan dolayı güvenmediğimden hayatımda hiç ultrAslan olmadım. 2001 den bugüne hiç ultrAslanım demedim ama tribünde benim kadar çok maça gitmiş adam sayısının (yaşı benden büyükler dahil) 10'u geçmeyeceğine de eminim. ultrAslan diye bir oluşum hiç olmadı. Bir gün yüzyüze görüştüğümüzde isteyenlere bunun detayını anlatırım. GS tribünleri hiç birleşmedi biat altına alındı ultrAslan ile. Adamın adı sahmetti tayfa oldu tayfaydı ultrAslan oldu ne farkeder. Şimdi eminim GS taraftarı bir grup kursa adını misal Galas koysa 3 ay sonra Galas'ın öndrleri arasında hemen tamamının aşina yüzler olduğunu görürüz.
Bazı arkadaşlar demişki oturup onlarla konuşalım
) Ya arkadaşlar karşınızda socratesmi var sanıyorsunuz da oturup konuşacaksınız? Konuşacaklarını, konuşabileceklerinimi sanıyorsunuz. Biz Kartal tayfası 90'ların başında bunu yaptık öyle olmuyor o işler işte. Bir şeyleri değiştirmek dönüştürmek istiyorsanız bunu reformlarla dğeil ancak devrimlerle değiştirebilirsiniz. Ve bildiğiniz gibi her devrim kanlı olur. Aramızda kaçımızın vakti var bunlarla uğraşmaya? Benim GS'dan yana en ufak bir maddi beklentim yok. Bunu ultrAslandaki insanalrda bilir ama bir grup kursam akıllarına gelecek ilk şey maddi çıkarım olduğu düşüncesi olacaktır. Ki 32 seneye geliyor maçlara giderim hayatımda iki defa maça beleş tabir edilen şekilde girdim. Biri 90'ların başı Bursa maçı (ki öznel durumları vardı) diğeri de bu sene efes pilsen basket maçı.
Tribün koşturmak farklı bir şeydir. Öyle sadece atkını bayrağını alıp maça gitmek değildir. Sorumlulukların vardır. Bazı şeyler için bedelde ödersin bunuda bilmek gerekir. Misal ultrAslan yaptığı bu son açıklamayı yapmak zorunda kaldığı için yapmıştır. Bugün emin olun ultrAslan kendini feshetse emniyet en başta izin vermez buna. Çünkü devlet her zaman tribünde yönlendirebileceği bir kalabalık ister. Bugün ultrAslan'ı sadece yönetim değil devlette yönetmekte bazı zamanlar. 80ler öncesi türk futbolu tarihini okursanız yada öğrenirseniz süreci daha iyi analrsınız. Neden emniyetin taraftar grupları içinde adamları olduğunu veya taraftar gruplarını yönlendirdiğini. Bu yüzden ben ultrAslana da üzülüyorum. Artık kendi gibi davranmaktan çıkmak zorunda kaldılar. Çıakrıldılar çünkü. Bugün emin olun aramızda en sıkılan adam Sebahattin Şirindir kesin. Çünkü her an için birileri ona ne yapması gerektiğini anlatıyor. Bu bugün Adnan polat olur yarın Emniyetten biri olur hatta vali olur.
Öte yandan tribün koştururken seninle gelen, senden olan veya olmayan herkesdende sorumlusun. Çakalın biri deplasmana gittiğinizde hırsızlık yapmışsa gene senin başın ağırır. Seninle gelen ultrAslan olmasa da sonuçta GS'lı olan kişilerin de koruması sendedir. Sİz hiç deplasmana gittiniz mi? Gittiyseniz veya deplasmanda oturuyorsanız GS şehrinize geldiğinde başınıza bir şey gelmeden maça girip çıkıyorsanız bu biraz da gene ultrAslan sayesindedir. ultrAslan bu toplumun en büyük sivil toplum kuruluşlarından olabilirdi. Çünkü yaş ortalaması düşük, genç ve dinamik bir kitleye başkanlık ediyordu. Ama ne yazıkki bugücü heba ettiler ettirildiler. Bundan sonra GS'dan ultrAslan sadece tek bir şekilde ayrılabilir. O da GS yönetiminin (2. mahmut gibi) bunları izole etmesi yöntemi ile. Diğer türlü önünüze polisde çıkar apaçilerde. Belki yeni stada özel ufak oluşumlar kurulabilir ama bilirsiniz ki o ufak oluşumlar ikinci üyeyi almadan kendini feshedecektir.
Uzun yazılar pek okunmaz. Bİr gün maçdan hariç olarak oturup konuştuğumuzda bir mekanda, bunların detayını da anlatırım size. Ben GS tribününden umudumu kestim. Kendi başıma bağırıyorum tribünde, tepkimi de doğal olarak veriyorum. Ötesinden yana umudum yok. Çünkü kıçı koltuk gören kendini LORD sanar olmuş tribünde. İki maç seyreden teknik direktör havalarında. Allahı var yeni stadımız herkesi teknik direktör yapacak kadar güzel. Çünkü gerçekten maçı net izliyorsun. Diğer kalede olan ince ofsaytı bile yakalayabiliyorsun. Artık gün sessiz taraftarın günü. Doya doya 3 tribünde sessiz oturabilirsiniz. Hatta Pegasus üstte bile sessiz kalabilirsiniz. Ben tek kişilik bağımsız taraftar topluluğu olarak takımım için ses vermeye devam edeceğim. Derdim ultrAslan değil derdim takımına destek vermeyip rahatlıkla GS forması giyen adama küfür edebilen ıslıklayan ama gram tezahurat yapmayan adamlar.