Değerli arkadaşım, yazdıklarının çok önemli bir bölümünün altına, çekinmeden imzamı atıyorum. Bununla beraber, Kamil Sarper Özsefer'in dikkat çektiği konu da gerçekten önemli. Maç kazanılır/kaybedilir ama bu başka birşey. 21-6 / 25-12 de ne? Oynarsın ve kaybedersin önemli değil. İlk maçı takip ettim ve kazanmamıza rağmen gerçekten üzüldüm. İyi ki 2. maçı izleyememişim yoksa ne yapardım bilmiyorum.
Bunun sadece bireysel oyuncu kalitesi ile ilgili olmadığı şüphesini duyuyorum. Takım ve şube üst yönetimi ile ilgili problemler olduğu ve bunun da takıma ve dolayısıyla performansa yansıdığı izlenimi bende ağır basıyor. Yine de bireysel olarak değerlendirirsek;
1- İlk maçta Logan gerçekten utandırdı. Hücumda iyi gibi görünse bile servis karşılamadaki problemi, geçen yıla göre(ki sezon sonunda,iyi yönde bayağı gelişme vardı) çok daha kötüye gitti. Ne NCAA'de ne de ligimizde izlediğim Logan bu olamaz dedirtti ve bugün'e kadar savunmama rağmen, yeter dedirtti. Eğer bir-iki maç daha böyle gidecekse bileti hemen kesilmeli. İki maçta 9 servis karşılama hatası da ne oluyor? Hiç'mi çalışmıyor. Antrenman verimlilikleri ne? Bu kadar hata, takım motivasyonunu da olumsuz etkiliyor.
2- Uzun bir yaz'ı, aktif olarak kampta geçiren İlkin, daha bir nefes alamadan sahada idi ve elinden geleni yaptı. Yorgun İlkin bile, hatalarına rağmen hücum ve savunmada iyi göründü.
3- Geçen sezonu, performans düşüklüğü ile kapatan Ayçin, savunma ve hücumda hazır gibi göründü..
4- Kısa boy dezavantajına rağmen Tashiro kalitesini kanıtladı. Servis karşılamada ilk paslar acınası olunca, Tashiro'dan ne yapmasını bekleyecektiniz. Düzgün ve hatta zorlu pasları bile ne kadar mükemmel kullandığını sanırım herkes gördü.
5- Cuttino'daki problem de basit hataların çokluğu olarak görüldü.
6- Bihter'in istatistikleri, her iki maçta da yerlerde süründü. İlk maçta %37 pozitif servis karşılama ve ikinci maçta %37 pozitif %5 (50 değil) mükemmel servis karşılama utanç duyulacak bir ıstatistik. Libero pozisyonunun, zayıf karnımız olduğunu, buraya çok iyi bir libero alınması gerektiğini ısrarla vurguladığımı hatırlarsınız.
7- Yedekten giren Sude, kalitesi hakkında beni yanıltmadı. Sadece aferin diyebiliyorum. İlkin, Ayçin ve Tashiro ile ayakta direnen bir oyuncu oldu.
8- Heather'in neler yapabileceği konusunda henüz bir fikir oluşmadı. İyi bir oyuncu olduğu kesin de doku tutarmı, üst düzey bir lig'de ne yapar, izleyip göreceğiz.
8- Cuttino'nu aksaması durumunda Beren'i gönderip Yağmur'dan medet umacak bir akıl tutulması kabul edilebilir birşey değil. Bunları da konuşmuştuk.
Teker teker irdelenecek daha çok şey var....
BAŞKAAAAAN daha neyi bekliyorsunuz? Belediye kulüplerinin ardında kalarak elenen Galatasaray'ın, sporun öncülüğünü yaptığını iddia etmek, herkesle alay etmekle eşdeğerdir. Yakında İlkin'i de kaybedersek, bu dalda neye tutunacağımızı merak etmiyormusunuz? Futbol dışında yerlerde sürünen bir kulübün taraftarı olmak çok acı. Hele ki ezeli rakibimiz Fenerbahçe, hem Voleybol hem de basketbolda ilkleri gerçekleştirir ve kupa üzerine kupa kazanırken. Çok üzülüyor ve artık utanıyorum.
Ey Türk sporunun öncüleri,
Artık sadece futbol'a gömdüğünüz kafanızı kaldırıp etrafınıza bakmanızın zamanı geldi de geçiyor. Hepimize geçmiş ola...
