Öncelikle seriyi hak eden TAKIM geçti. Bu yüzden Orlando'u tebrik etmek gerekir. Bir kez daha görüldü ki tek kişi bir takımı yenemiyor. Bu tek kişi şuan Dünya üzerinde bulunan en iyi basketbolcu olan LeBron olsa dahi. Bu yüzden basketbolun takım oyunu olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır. Elinizdeki adam en iyisi olsa bile yanındaki parçalar o sorumluluğu kaldıramayacak durumda ise sonucu değiştirmeniz zor.
İlk önce seri hakkında birkaç şey söylemek istiyorum. Orlando başta da söylediğim gibi seriyi TAKIM olarak hak etti. Dar gibi görünen rotasyonlarını nerdeyse max. verimle kullandılar. Tabi Orlando'nun bu başarısındaki bence önemli etkenlerden biri Cavs serisine gelene kadar Play-Off sürecinde daha da olgunlaşmaları. Cavs'e göre çok daha zor bir yoldan geldiler. Ancak bu süreç onların olgunlaşmalarını ve kritik anlarda daha iyi işler yapmalarını sağladı. Belki yorgunluk onlar için bir faktör olabilirdi ancak Cavs'in Orlando'ya karşı uyguladığı yanlış savunma taktikleri ve Howard'ın pota altındaki üstünlüğü onların bu dezavantajı yaşamalarına da engel oldu. Hido-Lewis-Howard üçlüsü ile içten ve dıştan çok can yaktılar. İçerde Howard bir türlü durdurulamadı buna karşılık dış alan savunmasında da yeterli seviyede olamadılar. Bu da Hido ve Lewis ritmlerini buldukları zaman maçın Orlando lehine dönmesini sağladı.
Diğer taraftan Cavs cephesi ise Orlando serisine kadar kendini pek zorlamadan geldi. Henüz gerçek bir Play-Off serisi oynamamak onlara Orlando karşısında pahalıya mal oldu. Normal sezondaki savunma takımından çok uzaktaydılar. Onları buraya getiren şeyleri unuttular. Normal sezonda yaptıkları şeyleri yapamaz hale geldiler. Play-Off sürecinde olgunlaşmış ve daha iyi bir takım olmuş olan Orlando'ya karşı o direnci gösteremediler. Ve LeBron, West ve biraz da Ilgauskas dışında Orlando'ya karşı o direnci gösterecek, sorumluluk alabilecek seviyede değillerdi. Düşünmüyor değilim keşke Detroit ve Hawks serilerinde biraz daha zorlansalardı. Bu onların Play-Off havasına daha iyi alışmalarını sağlardı.
Dediğim gibi Play-Off süreci için daha takım gibi takım olmuş olan Orlando karşısında oyuncular bir adım geriye atınca yük LeBron'un üzerine kaldı. Mo normal sezondan çok uzak performanslar sergiledi. Zaten onun biraz kıpırdandığı ve katkı verdiği maç olan 5. maçı da kazandık. Bu seri bu kadar kötü gitmesine rağmen ipler Cavs'in elindeydi. LeBron'un yanına çıkartılabilecek bir skorer bu seride çok şeyi değiştirebilirdi. Ancak Mo bu direnci ve sorumluluğu almayı bir türlü beceremedi. Yük de LeBron'un üzerine kalınca olan oldu.
Ayrıca seri boyu yorum yapmamaya dikkat ettim. Ama yine LeBron'un üzerine çok gidildi. Hep LeBron lehine çalınan yanlış fauller ön plana çıkartıldı, hep hakem yanlışları Cavs lehine yapılıyormuş gibi bir hava yaratıldı. Ama en az Cavs kadar Orlando'ya da iltimas geçildi. Orlando da kendi evinde kollanıldı. Ama bu tip serilerde bu tip şeyler konuşulmamalı. LeBron'un egosundan bahsedilmiş. Ya adam daha ne yapsın. Adam boş pozisyonu yaratıyor gidip bir de atamazlarsa diye bekçiliğini yapsın. Bu adam şuan Dünya üzerindeki en iyi basketbolcu belki de Kerem Abi'nin dediği gibi bundan dolayı üzerine çok gidiliyor. Eğer adamın kazanma azmi ve hırsı egosu olarak görülüyorsa evet bu adam dünyanın egosu en yüksek adamlarından biri. Ve yaptıkkları, basketbol ve takımı için ifade ettiği değer o rakamların çok ama çok üzerinde. Oynadığı basketbol, verdiği keyif herkesi mutlu etmesi gerekirken onun yaptıklarını kıskanmak ne kadar doğru bilemem. LeBron saygıyı sonunan kadar hak eden bir adamdır.
Cavs ile ilgili sezon değerlendirmesini ve gelecek sezona ilişkin yorumları daha sonra yaparız...
NOT: Alperen tebrik ederim iddiayı kazandın. Bana avatarı msn'den yollarsın bende gerekeni yaparım.