EL | Spartak Moskova 66 - GALATASARAY 40

Re: 2010-2011 Bayanlar Euroleague

Gazanfer Tosun' Alıntı:
Giden bir sene olsun.

Kaybedeceksek Işıl'la, Bahar'la, Gülşah'la, Yasemen'le, Ceyda'yla kaybedelim.

Bu takım sene sonunda herkesi şaşırtacak ve utandıracak. Cani gönülden inanıyorum buna.


Gazanfer kesinlikle haklısın,bu genç oyuncularla inşallah ileri de çok işler yapacağız,sadece biraz sabır lazım...
 
Gercekten Spartak'ı yenebileceğimizi düşünen varmı şu aşamada? Hayal dünyasında yaşıyorsunuz. Kan kaybetti dediğiniz takımın bütçesi bizim belki 5 katımız hala! Sadece Lauren Jackson'ın maliyetiyle bizim bütün yabancıları satın alırsınız.

Bu takım bi yerlere gelecekse bunda en büyük pay Ceyhun Yıldızoğlu'nun olacaktır. Sabretmesini bilin, daha 3-4 maç oynadık. Evet takım şu an için hiç iyi sinyaller vermiyor ama düzelecektir. Birkaç oyuncu değişimi mutlaka olacaktır bunda herkes zaten hemfikir. Yoksa bu kadroyla gitmez.

Saygılar.
 
Basketbol konusunda sizler kadar bilgili olmadığımı düşündüğüm ve yazma konusunda başarılı olamadığım için pek yazmıyorum. Ama bu forumu ve yazılanları takip etmediğim anlamına gelmiyor. Bazen o kadar saçma sapan yorumlar ve tepkilerle karşılaşıyorum ki..
Neymiş işini gücünü bırakıp maça gitmiş kötü sonuç gelince hocaya ağır sözler söylemiş, sezon başında çok ısrar etmiş .... oyuncuyu transfer edelim diye ama dinleyen olmamış, takım 1 - 2 maç kötü gitmiş oyuncular yeteneksiz hoca kabiliyetsiz. Tabiki bizde yenilgilerle üzülüyoruz ve bazen sinirleniyoruz ama bu demek değil ki düşüncezisce hareketlerde bulunalım. Biraz daha yazdıklarımıza dikkat edersek çok daha iyi olur gibime geliyor.
Neyse görüldüğü üzere yine beceremedim yazıp çizmeyi, ama azda olsa anlatabilmişimdir derdimi.
 
Fedakarlıgı, "ben fedakarlık yaptım" demek için yapan insanlardan bu takıma katkı beklemek de hayal tabii. Fedakarlık, karşılık beklemeksizin yapıldığı için adına fedakarlık deniyor zaten.
 
Daha önce de yazdığım gibi Ceyhun Hoca'nın bazı konularda eleştirilmesi gerektiğini düşünüyorum ama artık 'sürekli hoca harcayan bir kulüp' mantığından uzaklaşmamız gerekiyor. Sağolsun Adnan Polat yönetimi bizi bu hale getirdi. Galatasaray her dalda daha oturaklı kararlar alabilen, planlı programlı bir yapılanmaya sahip bir kulüpken, her olumsuz sonuçta hoca değiştirmeyi çözüm saydık.

Bir konuda bazı arkadaşlara katılmıyorum yalnız. Türk oyuncuların kalitesinden vesaire söz ediliyor her zaman. Tabii ki Fenerbahçe'nin Türk oyuncularının kalitesi bizden daha iyi. Ancak biraz abartıldığını düşünüyorum. Türkiye hiçbir zaman kadın basketbolunda ileri bir ülke olmadı. Dünya sıralamasında Mali, Meksika gibi ülkeler bizim önümüzde. Bugün Mali'li bir oyuncu takıma gelse nasıl karşılarız? Birsel'e, Nevriye'ye, Esmeral'e övgüler düzülüyor da. Hani malzeme ortada. Ceyda, Nihan için sabredelim diyoruz da mesela sabredersek ne olacaklar? Augustus gibi mi, Tamika gibi mi. Fazla hayalperest olmaya gerek yok. Altyapı, iyi oyuncu yetiştirmek, sabretmek...Bunlar tabii ki gerekli. Ama örneğin kadın voleybolunda çok iyi isimler yetiştirmiş Türkiye'nin, basketbolda kaç tane yıldız oyuncusu var tarihi boyunca. Başarı yabancı oyuncuyla gelecektir. O yabancı oyunculara takım olarak katkı yapıldığı zaman gelecektir. Hani, sanki tarih boyunca çok büyük Türk bayan basketbolcular yetiştirmişiz, milli takımımız çok büyük başarılar kazanmış ve bu başarıyı kazananların hepsi şu anda Fenerbahçe'deymiş gibi bir izlenim oluşuyor yazılanlardan. Atıyorum Nihan 4 puansa, Birsel de 5 puandır mesela, 9-10 değildir yani.
Bugün Spartak geride kalır, Ekaterinburg öne çıkar. Ertesi gün bir başka Rus takımı. Bir kere ülke basketbolları arasında dağlar kadar fark var.
 
Kurtuluş'un yazısına katılıyorum baştan sona.

Şu yerli oyuncu hadisesine gelince çok büyütülmeye başlandığını düşünüyorum. FB 3 tane yerli oyuncusu var gerisi yok diye geçen sene 7 kişi ile oynadı şampiyon oldu. E bizim de sonuçta Işıl Bahar gibi oyuncularımız var Bİrde Melisa'yı ekle bizimde 3 oyuncumuz var yani. Hedefimizi nereye koyduğumuzu bilemiyoruz diye düşünüyorum. Taraftarın içinde bir grup var kötü şeyler söyleyip olduğunda bundan mutlu oluyor ben demiştim demek için. Birde arsız arsız ben demiştim de diyorlar. Alemin her şeyi çözmüş modern Diyojnleri olarak görüyorlar belki de kendilerini.

----

Emir'in yaşını bilmiyorum ama yaşının fazla olduğunu düşünmüyorum. Olgunlaşamamış daha. Birilerine hakaret etmek zor bir hadise değil. İş güç desen bizde de var. Hele ben Ceyhun hocaya hakaret edecek olsam çok rahat ederim her hafta 3 maça gidiyorum işimden gücümden bırakıp ve sinirlenirsem de Ceyhun hoca 2-3 metre önümde neler neler diyebilirim. E bunun bana ya da takıma getirisi ne? GS tribünlerine güdülerinizi tatmin etmeye gelmeyin kardeşim. Neymiş işinden gücünden vakit ayırmış. Aman çok hoş. Yahu yılda bir geliyor klübün herhangi bir öznesi. Seviyorsan gidecen tabi. Gitmek zorunda da değilsin tabii ki. Ama işimi gücümü bıraktım geldim eğlendirin lan bizi modundaki gösteriler pavyonlarda olur. Nerede olduğumuzu unutmamamız lazım..
 
Dün gece canlı yayın başlığında ufak bir tartışma yaşadık, kapatıp çıktım hemen. Burada laf anlatmak, düşündüklerini söylemek, net şekilde yanlış olanı, göreceli bir olay değil, matematiksel olarak ifade edilebilecek bir yanlışı, doğru olarak savunan birine bir klavye,bir ekran arkasından birşeyler anlatabilmek zor değil imkansız. Gerçekten sıkıntılı günlerde, sıkıntılı anlarda herkes içindekileri döküyor ve o zaman devamında herşey çok daha güzel oluyor. Herkes ne düşünüyor, ne hissediyor tüm saflığıyla görüyor insan.

Dün geceki mevzuu ise-forumdan bahsediyorum- eleştiriden değil, eleştiri şeklinden kaynaklandı. Dünkü takımı veya daha öncesindeki 2-3 maçta oynadığımız oyunu beğenen yok. Belirli sekanslarda iyi performanslar oluyor ama totalde iyi olmadığımız kesin. Bunu herkes özgürce dile getirebilir, getiriyor da. Hatta salonda gidip koça da düzgün bir üslupla söyleyebilir. Hatta Hakan Acer'e de. İkisi de bu eleştirilere adabınca cevaplar verirler, dinlerler sizi. Ama burada bunu söylerken 'Zafer Kalaycıoğlu iyiydi, onu kovdurdunuz.', 'Z.Kalaycıoğlu'na laf edenler, ilk günden istifa diyenler, şimdi neden susuyor?' şeklinde cümleler kurarsanız, olay apayrı bir boyuta kayar. Ki çok çirkin bir boyuttur bu. Herkes düşündüğünü dilediğince yazacak elbette ama mümkünse kimseye çamur atmadan olsun bu.

Maçı konuşmak, kendi penceremizden gördüğümüz yanlışları, eksikleri ifade etmek daha sonra. Önce şunu iyice bir özümseyelim hep beraber. Çünkü yolun çok başındayız, ilk fırsatta bunlar dökülüyorsa devamında neler olacak kim bilir..
 
Salonda hocaya laf eden arkadaşım hocanın karşısına geçip kaç dakika basketbol konuşabilirsin merak ediyorum.Kimse sevinmedi böyle bir sonuca ve mutlaka eleştirilecek şeylerde olacaktır ama hocanın suratına igneleyici laflar söylemekte ne oluyor?Oldu olacak Spartak Moskovayı deplasmanda yenemediğmiz için birde meydan dayagı atsaydınız kızıl meydana götürüp, ibreti alem olsun diye.
Ne olursa olsun Ceyhun hocaya zaman tanınmalıdır.Ama biz alışığız böyle insanları küstürmeye ve harcamaya sizde haklısınız.
FOREVER CEYHUN YILDIZOĞLU

Birde Kalaycıoğlu olayı var.İnanılır gibi değil onunla kıyaslamalar başlamış.Dalgamı geçiyorsunuz siz bizle?
 
Benim de anlamadığım şu ;

Takım kötü oynamış, 40 sayı atmış, farklı kaybetmişiz, hoca şöyle hoca böyle..
Biri çıkıp hoca şu adamı kenarda unuttu, şurada miss matchi görmedi, alan savunmasını çözemedi , ribaund sıkıntımızı gideremedi gibi teknik nedenlerle hocaya laf söylemiyor..
Ceyhun hoca kötü, Zafer Kalaycıoğlu iyi ..
Neye göre, kime göre ?
Dünkü maçın coaching hatası yüzünden kaybedildiğini düşünenler, bence nedenlerini yazsınlar..Biz de bilmediklerimizi öğrenelim..
Ben sahada bizden farklı bir takım gördüm, farklı bir coach değil..
26 sayı fark yemişiz, 40 sayı atmışız..
Nerede denklik..
 
arkadaşlar zaman lazım diyoruz doğrudur tabi ama takımda ben çok bir ışık göremiyorum. yani takım daha iyiye gidiyor her geçen gün daha iyi olacak diyemiyoruz. Tamam hiç kimse çıkıp neden spartak'ı yenemedik demiyoruz biz mücadele azmi oyunu nasıl oynandığına bakıyoruz. ne yazıkki ben koca bir sıfır gördüm ne mücadele ne inanç hiç birşey asıl sorunda bu zaten.
 
Aykut Ogut' Alıntı:
arkadaşlar zaman lazım diyoruz doğrudur tabi ama takımda ben çok bir ışık göremiyorum. yani takım daha iyiye gidiyor her geçen gün daha iyi olacak diyemiyoruz. Tamam hiç kimse çıkıp neden spartak'ı yenemedik demiyoruz biz mücadele azmi oyunu nasıl oynandığına bakıyoruz. ne yazıkki ben koca bir sıfır gördüm ne mücadele ne inanç hiç birşey asıl sorunda bu zaten.

Aykut, Alanya maçında takımın oynunu nasıl bulmuştun? Kimler iyi oynamıştı o maçta? Bir de Mersin BB maçında kimleri iyi gördün takımda ?

Edit: Tarbes maçınd akimler iyi diye soracaktım. MersinBB değil.
 
Kadro kalitemiz iyidir veya iyi degildir bu tartisilir. Hazir veya hazir olmayabiliriz de. Ama asla 40 sayida kalacak bir takim degiliz biz, 40 sayida kaliyorsak ve hoca buna karsin mac icinde en ufak bir müdahalede bulunamiyorsa o hoca yeterli degildir Galatasaray icin. Bunun amasi mamasi söylesi böylesi yok. Kimse kusura bakmasin.
"Ya sabir daha sezon basindayiz, Fener de hazir degil bak onlar da Panküp'e yenildiler" diyen veya diyecekler icin de; Biz o hazir olmayan Fener'den de fark yedik.

Ceyhun hoca Galatasaray'a imza attiginda ben kendisini yeterince tanimadigim icin susmayi tercih ettim, yorumlarda yere göge sigdirilamadigini görünce dedim heralde iyidir ama görüyorumki bu seviye onun icin fazla yüksek.
 
Sühan Cem' Alıntı:
[quote="Aykut Ogut":7p33v9fl]arkadaşlar zaman lazım diyoruz doğrudur tabi ama takımda ben çok bir ışık göremiyorum. yani takım daha iyiye gidiyor her geçen gün daha iyi olacak diyemiyoruz. Tamam hiç kimse çıkıp neden spartak'ı yenemedik demiyoruz biz mücadele azmi oyunu nasıl oynandığına bakıyoruz. ne yazıkki ben koca bir sıfır gördüm ne mücadele ne inanç hiç birşey asıl sorunda bu zaten.

Aykut, Alanya maçında takımın oynunu nasıl bulmuştun? Kimler iyi oynamıştı o maçta? Bir de Mersin BB maçında kimleri iyi gördün takımda ?

Edit: Tarbes maçınd akimler iyi diye soracaktım. MersinBB değil.[/quote:7p33v9fl]
alanya veya Tarbes maçlarını kıstas olarak kabul etmiyorum bizim böyle üst düzey maçlarında neler yapabildiğimiz (fb maçıda dahil) önemli ama şu ana kadar 2 üst düzey maç oynadık ikisindede 30 luk olduk buda bize bir şeyler ifade ediyor sanırım takımın geleceği açısından.
 
Benim sorduğum o değil ki Aykut. Alanya ve Tarbes maçalrındaki tkaım hakkında sormuştum. Yani sezonda iki maç seyredip takım hakkında değerlendirme yapanalrdanmısın yoksa gerçekten takımı izledin 5 maç ve bunun sonucumu bu çıakrımı yaptın onu merak ettim. Bundan sonra eleştirileri ona göre takip edeceğim için öğrenmek istedim.
 
sans verelim, sabir edelim tarzi yorumlara hic katilmiyorum. zaten kovulsun demiyor kimse ikinci maglubiyette. ama boyle bir takim nasil 40 sayida kaliyor ? Galatasaray insanlarin kendilerini kanitlayabilecegi bir klup degil. o yuzden Fenerbahce nasil yeri geldiginde hoca degistiriyorsa, biz de degistiririz Icap ederse.

Bana hocanin yaptigi tek olumlu bir seyi soyleyebilecek olan var mi ? mesela ne yapmis yani, mucadeleci takim mi yaratmis ? teknik, taktik nedir, ne yapmis ? cok umutluyuz vs diyen arkadaslara bu umut isigini nasil vermis, onu merak ediyorum...
 
Emre Sarp Kocaoğlu' Alıntı:
Mert Bey,

Kendi adıma Fenerbahçe maçından sonra da (bu maçı izleyemedim) kadro kurulma sürecinde de negatif görüşlerimi yazdım. Hatta hoca değişikliği açıklandığında sevinmek için erken olduğunu bunun Ceyhun Hoca için de önemli bir sınav olacağını yazmıştım.

Eleştirilerinize katılıyorum, bana göre de yanlış kadro kuruldu, rotasyon konusunda da sizle hemfikirim. Campbell,Currie, Hodges üçlüsü hakkındaki fikirlerinizde de. Hatta Fenerbahçe maçında izleidğim takım ne savunma ne de hücum tarafında kesinlikle staff tarafından hazırlanamamıştı bana göre.

Katılmadığım nokta ise Kalaycıoğlu konusudur. Geçen yıl Zafer Kalaycıoğlu ile iyi oynadığımzı maçlar hangileridir, takım hangi doğruları ortaya koymuştur, Sophia'yı 3 no oynatmak bile başlı başına bir tartışma konusu değil midir? İki maçta da staff kötü olabilir; ama bu geçen yılki kötü basketbolu unutturmaz.

Unutulmaması gereken 5 kişilik rotasyonla doğru basketbol oynayarak bu takımın Birsel,Nevriye ve Esmeral üçlüsünün olduğu Fenerbahçe'ye kafa tuttuğu ve skandal bir şekilde Şahenk'te maçları 5'e karşı 7 kişiye oynadığı bir maçı kaybederek şampiyonluğu verdiğidir. İyi basketbol oynarsak elbette doğru kadro kurarak, en azından Fenerbahçe'ye yakın seviyelere çıkabiliriz. Şu mevcut kadroyla bu sezona dair fazla beklentim yoktu baştan beri zaten, dolayısıyla hayal kırıklığı için de sayılmam.

Ayrıca, Arca Yıldırım, Doruk Gölbaşı ve Kurtuluş Yazıcı'nın iletilerini mevcut durumu çok iyi özetlediği kanısındayım.




Emre Bey,
Söylediklerinize aynen katılıyorum.Ama sizle Zafer Kalaycıoğlu konusu üzerinde anlaşamıyoruz.(Zafer Kalaycıoğlu ile ilgili olumlu ya da olumsuz her yazıya cevap verme ihtiyacı hissediyorsunuz,sebebini bilemiyorum)Evet 2007-2008 sezonunda 5 kişiyle oynuyorduk ve gerçekten de iyi oynuyorduk. Ancak Cem Akdağ'ın gidişinden sonra tecrübeli bir hocaya ihtiyaç vardı,bana göre de geçen sezon iyi bir hocayla çalışıldı.(Okan Çevik dönemini saymıyorum) Geçen sezon Galatasaray aslında bana göre kötü bir basketbol sergilemedi. Hatta 97-68'lik Mersin maçından sonra takımda iyi bir hava vardı.Taktik konularda kim hata yapmıyor ki? Verdiğiniz örnek çok doğru, aynen katılıyorum.Mesela forumdaki bazı arkadaşlarımız Ceyhun hocanın oyuncuları eşit süreli kullanmasından memnun olabilir, ancak ben bu durumu takım iskeletinin tam oturmasına engel olarak görüyorum. Forumdaki arkadaşlarımız 1-2 maç sonra takımı eleştirmenin hemen yargısız infaz olduğunu söylüyorlar, çok da doğru olarak söylüyorlar.Ama keşke bu desteklerini geçtiğimiz sezon da önyargılı davranmadan verebilselerdi.
 
Mert geçen sene bende bir çok kez oyunun içinde kalarak Zafer Kalaycıoğlunu savundum burada. Ama burda anlaşılması gereken durum. Oyunun içnideki nitelikler dğeil oyunun dışındakiler öen planda. Yani Zafer Kalaycıoğlunun GS'a gelişi hataydı. GS ile avrupa kupasıda alsa görüşlerimiz aynı oalcaktı. Burad amevzu onun iyi hoca olup olmaması değil. Mevzu onun, GS ile adının anılıp anılamaması olayı.
 
Sühan Cem' Alıntı:
Mert geçen sene bende bir çok kez oyunun içinde kalarak Zafer Kalaycıoğlunu savundum burada. Ama burda anlaşılması gereken durum. Oyunun içnideki nitelikler dğeil oyunun dışındakiler öen planda. Yani Zafer Kalaycıoğlunun GS'a gelişi hataydı. GS ile avrupa kupasıda alsa görüşlerimiz aynı oalcaktı. Burad amevzu onun iyi hoca olup olmaması değil. Mevzu onun, GS ile adının anılıp anılamaması olayı.

Sühan Ağabey, ben işe (size populist bir açıklama olarak gelebilir) ama profesyonlellik açısından bakıyorum.Belki biraz fırsat tanısaydık, bizde de başarılı olabilirdi. Ama yeni bir sayfa açtık artık.
 
Mert Vardar' Alıntı:
[quote="Sühan Cem":3kn13d4v]Mert geçen sene bende bir çok kez oyunun içinde kalarak Zafer Kalaycıoğlunu savundum burada. Ama burda anlaşılması gereken durum. Oyunun içnideki nitelikler dğeil oyunun dışındakiler öen planda. Yani Zafer Kalaycıoğlunun GS'a gelişi hataydı. GS ile avrupa kupasıda alsa görüşlerimiz aynı oalcaktı. Burad amevzu onun iyi hoca olup olmaması değil. Mevzu onun, GS ile adının anılıp anılamaması olayı.

Sühan Ağabey, ben işe (size populist bir açıklama olarak gelebilir) ama profesyonlellik açısından bakıyorum.Belki biraz fırsat tanısaydık, bizde de başarılı olabilirdi. Ama yeni bir sayfa açtık artık.[/quote:3kn13d4v]


Geçen başka bir başlıkta Doğan ile de konuştuk. GS muhafazakar bir kurumdur. Diğer klüplere benzemez. Bu yapı taraftarın ruhuna da sirayet eder zamanla. Bunun aynısı Avrupada Barcelona ve Milan'da da görebilrisin. Bu yüzdne bizim için başarılı olmaktan daha önemli değerler var. Bende Zafer Kalaycıoğlunun iyi bir hoca olduğunu düşünüyorum. Ama mideme oturmuş bir yumrukla sevinmektense rahat olmayı tercih ediyorum. Zafer Kalaycıoğlunun allah işini rast getirsin ama mümkünse GS ile adı anılmasın. Düşün Okan Çevik gibi Avrupa Kupası kazanmış hoca içinde aynısını söylüyoruz. Bize mümkünse Cem Akdağ gibi hocalar yakışır. Küçük düşünmek ile alakası yok bunun. Hedef gene büyüktür ama içimizde kalbimizde rahat ve temiz hareket ederiz.
 

Üst