Euroleague 2012-2013

Bir çoğu uygun ve hatta boş pozisyonlarda olmak üzere 19'da 1 üçlük atmak büyük fiyasko. Farmar, Vujacic, Savanovic gibi şutörlerin olduğu bir takımın böyle bir istatistik yapması gerçekten berbat bir durum.

Yazık oldu Efes'e.
 
Efes maçının bir çok önemli noktası var, başta girmeyen üçlükleri ısrarla zorlamaları, Vujacic'in formsuzluğu, Farmar'ın savunmadaki hataları.. sonuna kadar götürdüler belki Law'ı gerçirmeseydi, alabilirlerdi maçı. Printezis'de baya ekstra oynadı.

:) Printesiz Ekstra falan oynamadı... Bak Son 2 seneki Bizim takımlar ile oynanan maçlara adam hep Çoşmuş .. Gerçi bizim takımlara karşı oynayan bütün uzunlar iyi oynuyor Suçu bizde aramak lazım Bence ...
 
Barca-Pao maçının son 10 saniyesini izleyebildim,tatminkardı. :) Diamantidis önderliğinde bir kez daha yetersizsiniz vurgusunu yaptılar deplasmanda.
 
Domercant-Göksenin sakatlıkları sonrası düşüş yaşadığımızda "Ergin Ataman'ın sistemi yok" diye sallayanlar vardı, sanki sistem dediğimiz şey oyunculardan bağımsız kendi kendine oluşan bir şeymiş gibi. Efes'te Vujacic(hala toparlanamadı, varlığıyla yokluğu bir), Barca'da Mickeal'ın eksikliği acayip hissedildi ve hissedilecek gibi de.
 
Domercant-Göksenin sakatlıkları sonrası düşüş yaşadığımızda "Ergin Ataman'ın sistemi yok" diye sallayanlar vardı, sanki sistem dediğimiz şey oyunculardan bağımsız kendi kendine oluşan bir şeymiş gibi. Efes'te Vujacic(hala toparlanamadı, varlığıyla yokluğu bir), Barca'da Mickeal'ın eksikliği acayip hissedildi ve hissedilecek gibi de.

Zaten Efes'in sene başından beri ciddi bir sakatlık yaşamaması büyük şans. Yoksa darmadağın olmuşlardı çoktan. Keza FBÜ de öyle. Gerçi onlar yine dağıldılar da neyse.

Bizim gibi 3-4 sakatlık bir yana, 1-2 oyuncularını kaybetseler biterler büyük ihtimalle. Biz çok dirençli çıktık o konuda. Ki bu ancak gelenek sahibi takımlarda olur. O açıdan çok olumlu bir durum bizim adımıza. Yıllardır hasretini çektiğim şeydir sakatlıklara şanssızlıklara rağmen direncini korumak, çizgisini kaybetmemek. Takım onun nadide bir örneğini sergiliyor bu sene
 
Pana elinden kaçırmıştı bu sefer kazanmışlar Barcelona deplasmanında. Pete sonrası etkileneceklerini düşünmüştüm ama daha ciddi bir sorun olmuş Barca için. 1-1 ile gidiliyor Yunanistan'a. Geçen sezonun aynısı oldu şu ana kadar. Pana sanki içerde de 1 maç kazanır. İşi bitirebilirlerse ciddi başarı olur.

CSKA-Laboral eşleşmesi bugün 2-0 olur. Dışarda 1 maç çalabilir CSKA. Bitirmeleri olası.

Aynı şekilde Madrid-Maccabi'de bugün 2-0 olur. Dışarıda bitirmesi olası Madrid'in.

En denk eşleşme Oly-Efes. Efes'in ilk maçı kazanamaması ciddi sıkıntı. Oly hep aynı oyunu sergiliyor. Çok çok iyi değiller. Bir sınırları var. Efes ilk maç o sınırın altındaydı 3lük yüzdesiyle. Umarım turu geçerler ancak 2-0 olur gibi geliyor. İstanbulda seyircinin durumu belirleyici olacak.
 
Domercant-Göksenin sakatlıkları sonrası düşüş yaşadığımızda "Ergin Ataman'ın sistemi yok" diye sallayanlar vardı, sanki sistem dediğimiz şey oyunculardan bağımsız kendi kendine oluşan bir şeymiş gibi. Efes'te Vujacic(hala toparlanamadı, varlığıyla yokluğu bir), Barca'da Mickeal'ın eksikliği acayip hissedildi ve hissedilecek gibi de.

Burada Ergin Hoca'nın kalitesi ortaya çıkıyor ağabey. Barcelona gibi bir takım bile 1 oyuncusu ile böyle sıkıntı çekiyorsa biz 3 sakatlık ile cidden iyi mücadele ediyoruz...
 
Oly ile Efes arasındaki maçın ilk yarısı 35-26 oly'in lehine. Semih ve Vujacic felaket oynuyor. Farmar ve Barac bir şeyler yapmaya çalışıyor. Rakipte Spanoulis 11 sayı 3 reb 5 asist ile oynuyor. Spa olmadığı zaman OLy tıkanıyor.

Bu arada Oktay hoca'nın Farmarı iyi kulanabildiğini düşünmüyorum. Geçen sene David Blatt adamın etinden geçtim kemiğinden bile faydalanıyordu.
 
Bu kadar skorer basketbolcuları olan bir takımın 4. periyodun ortası itibariyle 45 sayı atması kabul edilebilir gibi değil. Oktay hoca şapkasını önüne koymalı ve düşünmeli. Disiplinsiz, savruk, (hücumda) plansız-programsız bir Efes var.
 
71-53 bitti, 2-0 yaptı Olympiakos.

Efes maçın başı haricinde ikili oyunlardan hiç sayı çıkaramadı. Kerem Gönlüm'ün kendi çabasıyla bulduğu sayılar takımı ateşlemeye yetmedi. Kötü savunma yapmadılar ama berbat hücum ettiler.
 
Bu seviyedeki bir takım için 2 maçın sayı ortalamasının 60 sayının altında olması rezalet. Oktay Hoca biraz da hücum gôstersin şu takıma.. Hakkı Ağabey. Farmar,Ergin Hoca'nın elinde olacaktı ki ah ahh :)
 
O salondan çıkmanın zor olduğunu biliyoruz. Her takım için geçerlidir bu lakin böyle olmamalı. Bütçeleri konuşmuyorum zaten çok fazla takılmıyorum bütçe olayına. Pana örneğini gördükten sonra bütçeydi, kadro kalitesi ve denkliğiydi bunları konuşmak yersiz. Elbette konuşulacak yer ve zamanlar olabilir. Ama şimdi değil yani, konuşulacak periyotta değiliz. Son 8'deyiz bunları konuşmak için çok erken. Belki de geç; sezon başındaki yapılanmalar düşünüldüğünde. Kafada bitebiliyor bazı şeyler; kazanmakta kaybetmekte. Anadolu Efes bu seriye başlarken ben bu turu alırım, kopartırım dememiş. Bu besbelli, açık, net. Nasıl desem, örnek taze olacak ama R.Madrid eşleşmemiz futbol takımımız için. Madrid'e gittik, giderken kaç kişi defans yaparızın derdindeydi haysiyetsiz basın. Biz ne yaptık, hücum evet hücum çünkü biz bu turu istiyorsak en başta felsefemizden vazgeçmeyecektik. Kaybettik, maçı da turu da. Şimdi kaybettik ama felsefemiz ile, inadımız ile ileride yapabilirizin mesajını dosta düşmana verdik. Konuya dönecek olursak tekrardan, Oktay Mahmuti'nin sezon başından beri istemediği şeyler oldu. Barac'ın kontratı altında pota altı ezilirken Semih bir nebze dur demeye çalıştı. Oktay Mahmuti'nin Barac'ı istemediğini daha doğrusu bu tarz bir adamı istemeyeceğini biz Galatasaraylılardan iyi kimse bilemez heralde. Mecburdu, keza Vujacic konusunda da öyle. Yine dönelim geçmişe bizim takımda skorer izledik mi hiç saf, şut benimm şutum diyen adam. Hayır. Vujacic'i Oktay Hoca'ya 10 kere önerseler 10 defa aynı yanıtı alırlar. Kadronun kurulması, şekillenmesi konusunda hocaya net sen suçlusun diyemez kimse. Bizden aldığı Gordon ve Shipp zaten yanıltmadılar hocayı. Anadolu Efes için son durak burası olmamalıydı. Olsa bile böyle değil. Şimdi içeride gösterecekleri tepki önemli. Önemli de ezerek, fark ile 2-2 osla seri Yunanistan'a tekrar giderken kimin inancı tam olur ? Bizi geçtim takım kendine inanmıyor. Önceki turda kaybedilen Malaga maçı aslında bu turda kaybedilen her maçın hava atışıydı..
 
Eurolegue CEO'su Jordi Bartemao seneye TOP 16'ya kalamayan takımların yoluna Eurocup'tan devam edeceğini söyledi. İyice Eurolegue CL'ye benzemeye başladı.
 

Üst