Arda bunu sende öğreneceksin. Dün millete batırıyordun, doğru yaz ki ucu sana da dokunmasın.
Gündemden
- Konbuyu başlatan Doğan Sağlam
- Başlangıç tarihi
Arkadaşlar lütfen biraz sakin olun. Paragöz bir oyuncu için forum birbirine düşecek neredeyse...
Bundan sonra Emre Belözoğlu´yla ilgili tartışmaya yönelik yazılan iletiler silinecektir.
Bundan sonra Emre Belözoğlu´yla ilgili tartışmaya yönelik yazılan iletiler silinecektir.
Terim Tanburacı'ya küfür etti iddiası!
Hürriyet yazarı Yalçın Doğan bugünkü köşesinde çok ilginç yazı kaleme aldı... Doğan'ın iddiasına göre Belçika maçından önce Fatih Terim, SKYTÜRK'te kendisini eleştiren Sporx.com yazarı Osman Tanburacı'yı cep telefonundan arayarak ağır cümleler kurdu ve hatta küfürler etti...
İşte Yalçın Doğan'ın çok konuşulacak yazısı;
Küfürbaz Terim şangır şungur
Spor yazarı ve yorumcusu Osman Tamburacı'nın yüzü bembeyaz oluyor. "Sen ne biçim konuşuyorsun" diyerek, yerinden fırlıyor, sinirden eli ayağı bir anda buz kesiyor.
9 Eylül, önceki gün. Saat 17.54. Levent Spor Yazarları Derneği. Bir grup arkadaş sohbet ediyor. Aralarında Osman Tamburacı da var. Tamburacı derneğe gelmeden önce Sky TV'de Türkiye-Belçika milli maçına ilişkin görüşlerini anlatıyor.
Dernekte arkadaş grubu sağdan soldan söz ederken, koyu sohbet sırasında Osman Tamburacı'nın cep telefonu çalıyor.
TELEFONDA KÜFÜR
Tamburacı telefon açıyor, arayan Milli Takım Teknik Direktörü Fatih Terim.
Konuşmaya başladığı anda sinirleri gerilen Tamburacı, telefon konuşmasını bir arkadaşına dinletmeye başlıyor.
Terim:
"Yahu Osman, biraz önce Sky TV'de konuşmuşsun, bana söylediler. Ben ne demişim? Gündem değiştiriyormuşum, öyle demişsin. Ulan bu ne biçim konuşma?"
Tamburacı bu üslup karşısında şaşırıyor, nezaket içinde:
"Hocam, beni hep böyle zamanlarda arıyorsun, bir kere de, nasılsın, diye arasana."
Terim'de fren tutmuyor:
"Ulan ben senin bıyığını s...."
Tamburacı yerinde fırlıyor, "Sen ne biçim konuşuyorsun" derken, sinirden zangır zangır titriyor. Milli Takım Teknik Direktörü kendini kaybediyor:
"Ulan ben senin, ananı, avradını s....".
Tamburacı, "Doğru konuş, konuşmasını öğren" diye bağırırken, Fatih Terim galiz küfürlerini sıralamayı sürdürüyor.
Huzurunuzda Milli Takım Teknik Direktörü.
GENERAL PATTON
Bu duruma en az yedi-sekiz kişi tanık. Biri de, zaten dinliyor.
Telefon kapanıyor. Osman Tamburacı derhal avukatını arıyor. Fatih Terim'i mahkemeye vermeye hazırlanıyor. Telefon kayıtlarıyla birlikte.
Bu küfür yağmuru ve ardından mahkeme, iki özel kişi arasındaki konuşma ve devamı değil. Olması mümkün değil. Çünkü, ağız dolusu küfür eden milli takımdan sorumlu teknik direktör.
Milli takımı çalıştıran bir teknik direktör, herhangi bir eleştiri karşısında kendini bu kadar kaybediyorsa, terbiye sınırlarını çoktan aşmışsa, o kişi, hangi başarıyı elde ederse etsin, artık milli takımın başında kalamaz.
Çok örnek var. Daha geçen yıl kendi yönettiği takımda futbolculara küfür eden bir teknik direktöre, bir Ankara takımı yol veriyor.
Tarihte ünlü bir örnek var. İkinci Dünya Savaşı'nın en başarılı komutanlarından General Patton. Sinirli, yerinde duramayan, ağzından ne çıkacağı belli olmayan bir general. Bir askere kızıyor, küfürle karışık, onu tokatlıyor. General Patton'ın kariyeri sona eriyor.
MESLEĞE HAKARET
Şimdi merak ediyorum.
Spor basını ve basın kuruluşları bu olay karşısında nasıl tavır alacak? Olayı görmezden gelip unutacak mı, yoksa mesleğe hakaret kabul ederek, Terim'in yakasını bırakmayacak mı?
Ya Futbol Federasyonu?
Bir sinir anıdır, diyerek geçiştirecek mi, yoksa ahlakın spordaki vazgeçilmez kuralını işletip, Terim'e teşekkür edecek mi?
O DA ÖFKELİ
Terim'e bakıyorum, üslup, tavır, çalım, o birisine çok benziyor. Başbakanı'ndan aldığı ilhamla, eleştiriye öfkeyle karşılık veriyor, gazetecilere ders vermeye pek hevesli.
Daha önceki gün, gazetecilere yine "Çarşamba-cumartesi arası nasıl davranacağınızı hálá öğrenemediniz" diye fırça atıyor. Yazık ki, onlar da, cevap veremiyor. Terim meydanı boş buluyor. Oysa, haddini öğrenmesi gerek.
Bu yazı dün öğleden sonra yazılıyor, Belçika maçından önce. Belçika'yı istersen 10-0 yen, istersen dünya kupasına katıl, ne fark eder?
Aristo'nun Büyük İskender'e sözü bu durumlarda geçerli: Zafer veya hiç.
Kaynak : Sporx.com
------------------------------------------------------------------
SÖZ OSMAN TANBURACI'DA
Usta yorumcu gereken işlemleri yapacağını ve ağıza alınmayacak küfürler edildiğini doğruladı. Osman Tanburacı konu ile ilgili olarak Türkiye Futbol Federasyonu'nu göreve çağırdı.
----------------------------------------------------------------------
TSYD'den Terim'e kınama
Türkiye Spor Yazarları Derneği Spor Yazarı-Yorumcu Osman Tanburacı'ya Türkiye-Belçika maçından önce yaptığı bir eleştiri yüzünden şiddet içeren ve çirkin sözler sarfeden Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim'i yayınladığı yazılı bir bildiri ile kınadı. Bildiri aynen şöyle:
KINAMA
"Ulusça birlik ve beraberliğimize ve de birbirimize daha çok sarılacağımız bu günlerde Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim ile spor yazarı - yorumcu meslektaşımız Osman Tanburacı arasında yaşanan ve medyaya da yansıyan olay hepimizi derinden üzmüş, yüreklerimizde onarılmaz yaralar açmıştır.
Bu müessif olay birlikte sevinip gururlanacağımız sportif başarılarımıza gölge düşürmüştür.
Olayın Terim ile medya arasındaki ilişkilerin tam da mutluluk duyacağımız bir yola girdiğini düşündüğümüz günlere rastlaması bütün iyimserliğimizi sonsuz bir karanlığa sürüklemiştir.
Milli Takımlar Teknik Direktörlüğü gibi üstün bir seviyeye gelmiş spor medyasının her zaman övgü, takdir ve ödüllerini kazanmış, başarı merdivenlerini adım adım çıkışı spor yazarlarınca hep saygı ile karşılanmış bir kişi olan Fatih Terim'in meslektaşımıza karşı takındığı bu anlamsız hiddet ve hakaret içeren bütün saygı sınırlarını aşan tavrını hiçbir mazeret bizlere hoş gördüremez.
Bu nedenle arkadaşımız Osman Tanburacı'ya yapılanları hepimize yapılmış sayıyor, tüm Türk spor kamuoyu önünde Fatih Terim'i şiddetle kınıyoruz..
Bütün demokratik toplumlarda basın özgürlüğünün vazgeçilmez anayasal hak olduğunu, bu bağlamda haberin özgür, yorumun da kutsal olduğunu Fatih Terim'e bir kez daha hatırlatıyor, bundan böyle medya ile ilişkilerinde herkesle olduğu gibi daha medeni ve saygılı olmaya davet ediyor, kendisini yaptıkları ile baş başa bırakıyoruz."
TSYD Genel Merkez
Hürriyet yazarı Yalçın Doğan bugünkü köşesinde çok ilginç yazı kaleme aldı... Doğan'ın iddiasına göre Belçika maçından önce Fatih Terim, SKYTÜRK'te kendisini eleştiren Sporx.com yazarı Osman Tanburacı'yı cep telefonundan arayarak ağır cümleler kurdu ve hatta küfürler etti...
İşte Yalçın Doğan'ın çok konuşulacak yazısı;
Küfürbaz Terim şangır şungur
Spor yazarı ve yorumcusu Osman Tamburacı'nın yüzü bembeyaz oluyor. "Sen ne biçim konuşuyorsun" diyerek, yerinden fırlıyor, sinirden eli ayağı bir anda buz kesiyor.
9 Eylül, önceki gün. Saat 17.54. Levent Spor Yazarları Derneği. Bir grup arkadaş sohbet ediyor. Aralarında Osman Tamburacı da var. Tamburacı derneğe gelmeden önce Sky TV'de Türkiye-Belçika milli maçına ilişkin görüşlerini anlatıyor.
Dernekte arkadaş grubu sağdan soldan söz ederken, koyu sohbet sırasında Osman Tamburacı'nın cep telefonu çalıyor.
TELEFONDA KÜFÜR
Tamburacı telefon açıyor, arayan Milli Takım Teknik Direktörü Fatih Terim.
Konuşmaya başladığı anda sinirleri gerilen Tamburacı, telefon konuşmasını bir arkadaşına dinletmeye başlıyor.
Terim:
"Yahu Osman, biraz önce Sky TV'de konuşmuşsun, bana söylediler. Ben ne demişim? Gündem değiştiriyormuşum, öyle demişsin. Ulan bu ne biçim konuşma?"
Tamburacı bu üslup karşısında şaşırıyor, nezaket içinde:
"Hocam, beni hep böyle zamanlarda arıyorsun, bir kere de, nasılsın, diye arasana."
Terim'de fren tutmuyor:
"Ulan ben senin bıyığını s...."
Tamburacı yerinde fırlıyor, "Sen ne biçim konuşuyorsun" derken, sinirden zangır zangır titriyor. Milli Takım Teknik Direktörü kendini kaybediyor:
"Ulan ben senin, ananı, avradını s....".
Tamburacı, "Doğru konuş, konuşmasını öğren" diye bağırırken, Fatih Terim galiz küfürlerini sıralamayı sürdürüyor.
Huzurunuzda Milli Takım Teknik Direktörü.
GENERAL PATTON
Bu duruma en az yedi-sekiz kişi tanık. Biri de, zaten dinliyor.
Telefon kapanıyor. Osman Tamburacı derhal avukatını arıyor. Fatih Terim'i mahkemeye vermeye hazırlanıyor. Telefon kayıtlarıyla birlikte.
Bu küfür yağmuru ve ardından mahkeme, iki özel kişi arasındaki konuşma ve devamı değil. Olması mümkün değil. Çünkü, ağız dolusu küfür eden milli takımdan sorumlu teknik direktör.
Milli takımı çalıştıran bir teknik direktör, herhangi bir eleştiri karşısında kendini bu kadar kaybediyorsa, terbiye sınırlarını çoktan aşmışsa, o kişi, hangi başarıyı elde ederse etsin, artık milli takımın başında kalamaz.
Çok örnek var. Daha geçen yıl kendi yönettiği takımda futbolculara küfür eden bir teknik direktöre, bir Ankara takımı yol veriyor.
Tarihte ünlü bir örnek var. İkinci Dünya Savaşı'nın en başarılı komutanlarından General Patton. Sinirli, yerinde duramayan, ağzından ne çıkacağı belli olmayan bir general. Bir askere kızıyor, küfürle karışık, onu tokatlıyor. General Patton'ın kariyeri sona eriyor.
MESLEĞE HAKARET
Şimdi merak ediyorum.
Spor basını ve basın kuruluşları bu olay karşısında nasıl tavır alacak? Olayı görmezden gelip unutacak mı, yoksa mesleğe hakaret kabul ederek, Terim'in yakasını bırakmayacak mı?
Ya Futbol Federasyonu?
Bir sinir anıdır, diyerek geçiştirecek mi, yoksa ahlakın spordaki vazgeçilmez kuralını işletip, Terim'e teşekkür edecek mi?
O DA ÖFKELİ
Terim'e bakıyorum, üslup, tavır, çalım, o birisine çok benziyor. Başbakanı'ndan aldığı ilhamla, eleştiriye öfkeyle karşılık veriyor, gazetecilere ders vermeye pek hevesli.
Daha önceki gün, gazetecilere yine "Çarşamba-cumartesi arası nasıl davranacağınızı hálá öğrenemediniz" diye fırça atıyor. Yazık ki, onlar da, cevap veremiyor. Terim meydanı boş buluyor. Oysa, haddini öğrenmesi gerek.
Bu yazı dün öğleden sonra yazılıyor, Belçika maçından önce. Belçika'yı istersen 10-0 yen, istersen dünya kupasına katıl, ne fark eder?
Aristo'nun Büyük İskender'e sözü bu durumlarda geçerli: Zafer veya hiç.
Kaynak : Sporx.com
------------------------------------------------------------------
SÖZ OSMAN TANBURACI'DA
Usta yorumcu gereken işlemleri yapacağını ve ağıza alınmayacak küfürler edildiğini doğruladı. Osman Tanburacı konu ile ilgili olarak Türkiye Futbol Federasyonu'nu göreve çağırdı.
----------------------------------------------------------------------
TSYD'den Terim'e kınama
Türkiye Spor Yazarları Derneği Spor Yazarı-Yorumcu Osman Tanburacı'ya Türkiye-Belçika maçından önce yaptığı bir eleştiri yüzünden şiddet içeren ve çirkin sözler sarfeden Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim'i yayınladığı yazılı bir bildiri ile kınadı. Bildiri aynen şöyle:
KINAMA
"Ulusça birlik ve beraberliğimize ve de birbirimize daha çok sarılacağımız bu günlerde Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim ile spor yazarı - yorumcu meslektaşımız Osman Tanburacı arasında yaşanan ve medyaya da yansıyan olay hepimizi derinden üzmüş, yüreklerimizde onarılmaz yaralar açmıştır.
Bu müessif olay birlikte sevinip gururlanacağımız sportif başarılarımıza gölge düşürmüştür.
Olayın Terim ile medya arasındaki ilişkilerin tam da mutluluk duyacağımız bir yola girdiğini düşündüğümüz günlere rastlaması bütün iyimserliğimizi sonsuz bir karanlığa sürüklemiştir.
Milli Takımlar Teknik Direktörlüğü gibi üstün bir seviyeye gelmiş spor medyasının her zaman övgü, takdir ve ödüllerini kazanmış, başarı merdivenlerini adım adım çıkışı spor yazarlarınca hep saygı ile karşılanmış bir kişi olan Fatih Terim'in meslektaşımıza karşı takındığı bu anlamsız hiddet ve hakaret içeren bütün saygı sınırlarını aşan tavrını hiçbir mazeret bizlere hoş gördüremez.
Bu nedenle arkadaşımız Osman Tanburacı'ya yapılanları hepimize yapılmış sayıyor, tüm Türk spor kamuoyu önünde Fatih Terim'i şiddetle kınıyoruz..
Bütün demokratik toplumlarda basın özgürlüğünün vazgeçilmez anayasal hak olduğunu, bu bağlamda haberin özgür, yorumun da kutsal olduğunu Fatih Terim'e bir kez daha hatırlatıyor, bundan böyle medya ile ilişkilerinde herkesle olduğu gibi daha medeni ve saygılı olmaya davet ediyor, kendisini yaptıkları ile baş başa bırakıyoruz."
TSYD Genel Merkez
Dün ki maçda ettiği küfürü anlamak da çok zor değil.(buraya yazardım ama murat ABİ forumda korkuyom)
Forumda olmasam yazıcaksın yani 
Hmmm cinayete teşebüüsten kaç yıl yatarsın biliyor musun sen
Hmmm cinayete teşebüüsten kaç yıl yatarsın biliyor musun sen Murat İNAL' Alıntı:Forumda olmasam yazıcaksın yani
Aman Murat ABi Sakın Bak zaten önceden bi 14 günüm var bi 7 gün daha çekemem bu günlerde zaten okulda var
Fatih Bey nefret ediyorum sizden !
V
Veysi Deniz Baskın
Misafir
arda abi ne dediyse aynısına imzamı atarım bu konuda...arda abiyle fikirlerimiz ölçüşmez ama anladığı gerçek şu...para yüzünden başkalarını ,geçmişlerini,sözlerini atan bir insanın başına gelen kötü şeyleri umursamamız için bir neden yok...
bir de halill özer'in kendi kitabında anlattığı bir olay var özetleyeceğim
Adnan Sezgin bir gün Halil Özer'i arar ve ona bir futbolcuyu izlemesini ister.çocuk henüz 11 yaşındadır ve zeytinburnusporda oynamaktadır...gazetenin spor müdürü de git diyince gazeteci idmanın yolunu tutar fakat umutsuzdur...ama tombalak al yanaklı bir çocuk dikkatini çeker ve yeteneğine hayran kalır.Adnan sezgin gerçekten haklıdır ve gazeteci çocukla ropörtaj yapar.daha sonra emre altyapıya alınır.aslında peşinde trabzon da vardır.babası o günlerde hep gazeteciyi arar ''emre'yi galatasaray istiyor ne yapalım''der.gazeteci de galatasaray'a gözü kapalı gitmesini söyler.Fakat şimi aynı adam selamı bile zor verir gazeteciye belki tanımamazlıktan gelir...
Ve gazeteci bir gün Emre'yle ropörtaj yapmak ister ayrılmasına yakın
emre nin cevabı ise ''valla isterdim abi ama hiç zamanım yok hem iznin de yok izin al bakarız'' olur..
gazeteci ise emre'den numarasını ister.çünkü emre numarasını sürekli değiştirmektedir.
emre ise ''abi telefon taşımıyorum artık.Sen beni bulursun'' der.
emre arkasını döner ve arabasına binmek üzeredir ki ceketinin cebinden bir cep telefonu çalar.emre telefonu açar ve ''tamam , geliyorum, her yer gazeteci ne yapıyım adamlardan bi rahat yok'' der ve telefonu kapatır.
bu bile aslında emre'yi özetliyor
onur abi özür dilerim ama bunu herkesin bilmesini istedim,bu adamdan boşboşuna birşey beklemesin kimse diye yazmak istedim
bir de halill özer'in kendi kitabında anlattığı bir olay var özetleyeceğim
Adnan Sezgin bir gün Halil Özer'i arar ve ona bir futbolcuyu izlemesini ister.çocuk henüz 11 yaşındadır ve zeytinburnusporda oynamaktadır...gazetenin spor müdürü de git diyince gazeteci idmanın yolunu tutar fakat umutsuzdur...ama tombalak al yanaklı bir çocuk dikkatini çeker ve yeteneğine hayran kalır.Adnan sezgin gerçekten haklıdır ve gazeteci çocukla ropörtaj yapar.daha sonra emre altyapıya alınır.aslında peşinde trabzon da vardır.babası o günlerde hep gazeteciyi arar ''emre'yi galatasaray istiyor ne yapalım''der.gazeteci de galatasaray'a gözü kapalı gitmesini söyler.Fakat şimi aynı adam selamı bile zor verir gazeteciye belki tanımamazlıktan gelir...
Ve gazeteci bir gün Emre'yle ropörtaj yapmak ister ayrılmasına yakın
emre nin cevabı ise ''valla isterdim abi ama hiç zamanım yok hem iznin de yok izin al bakarız'' olur..
gazeteci ise emre'den numarasını ister.çünkü emre numarasını sürekli değiştirmektedir.
emre ise ''abi telefon taşımıyorum artık.Sen beni bulursun'' der.
emre arkasını döner ve arabasına binmek üzeredir ki ceketinin cebinden bir cep telefonu çalar.emre telefonu açar ve ''tamam , geliyorum, her yer gazeteci ne yapıyım adamlardan bi rahat yok'' der ve telefonu kapatır.
bu bile aslında emre'yi özetliyor
onur abi özür dilerim ama bunu herkesin bilmesini istedim,bu adamdan boşboşuna birşey beklemesin kimse diye yazmak istedim
arkadaslar ... bir kac gün önesine kadar SPORX'in anketinde FB'yi eziyorduk .. ama anlasilan 2-3 gündür boşlamışız ki çoğu anket başa baş .. hatta bazılarından FB bizi geçmiş .. şimdi tekrardan bu anketi herkes en az 10-15 kere doldurursa yeniden ezebiliriz bu FB'yi ne de olsa isin icin de rekabet var .. önemseyin lütfen arkadaslar ..
http://www.sporx.com/test/dortbuyukler
http://www.sporx.com/test/dortbuyukler
bu arada alaşılan Fenerliler forumlarda filan bayaği sistemli çalışıyor oylari artiyor ya :roll: ... herkes gereken ilgiyi gösterirse iyi olur arkadaslar ...
Ooo ankette Fener'e yenildik ne kadar üzüldüm bilemezsiniz...
Burak Barut' Alıntı:
Ağlıyoruz üzüntüdenYunus Gökyıldız' Alıntı:
Ağlıyoruz üzüntüden[/quote:3scwoz7q]hemde hickira hickira aglaman lagzim
... sonucunda GS - FB yarisi .. tabi BJK ile TS varda yok 
Ben şimdi sonuçlara baktım..
28 dalda yarışıyoruz ve 26 tanesinde biz öndeyiz.
Sadece Gökhan Gönül ve Aragones listeye girebilmiş.
Yanlış baktın herhalde..
28 dalda yarışıyoruz ve 26 tanesinde biz öndeyiz.
Sadece Gökhan Gönül ve Aragones listeye girebilmiş.
Yanlış baktın herhalde..
Aziz Yıldırım, GFB'ye sert çıktı!
Aziz Yıldırım : ''Ben istiyorum, Galatasaraylı gelsin bizim tribünde otursun, biz de onların maçlarına gidelim oturalım, izleyelim.''
F.Bahçe'de başkan Aziz Yıldırım Fenerbahçe TV'de gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtlarken, son günlerde taraftarlarla yaşadıkları sorunları da ele aldı.
Kimseye ayrıcalık tanınmadığını ve kendisini olduğu sürece de tanınmayacağını söyleyen Yıldırım "Aziz Yıldırım'ın statta özel yeri var mı? Kulübün başkanının statta özel yeri yoksa kimsenin özel yeri olmasın. Genç Fenerbahçeliler derneğinin kurulmasını sağlayanlardan biri de benim. Ben Genç Fenerbahçelilere karşı değilim. Ben içindeki 5-10 kişiye karşıyım.
Görüyüm ve söylüyorum, ranta karşıyım diyorum. Ben bilet aldılar, buraya geldiler demiyorum ki, herkes yerine gelsin diyorum. Şikayet mektupları doldu taştı. Bu konuda ben sonuna kadar varım. Fenerbahçe yürüyorsa Fenerbahçe'nin gelirlerini kesemezsiniz. Buraya insanlar şov, eğlenelim olarak geliyor. Benim hakkım olan bazı şeyler var. Bazı şeyler söyleyebilirim, yapabilirim. Bunu bana bu camia veriyor. Ben istiyorum, Galatasaraylı gelsin bizim tribünde otursun, biz de onların maçlarına gidelim oturalım, izleyelim. Milli maçlarda da tek kimliğin olmasını istiyorum. Stat içinde gruplar olabilir. Pankartlar da asabilirler.
"KİM BU GENÇ FENERBAHÇELİLER"
Genç Fenerbahçelilerin, Fenerbahçe ile aynı yana gelmeye başladığını gördüğüm için uyardım. Hoojidonk geldi, üzerine Genç Fenerbahçeliler atkısı astılar. Gören sorar kim bu Genç Fenerbahçeliler. Farklılıklara karşıyım. Geçmişte bilet, otobüs desteğim verdim. Dört otobüs istiyorlar, veriyoruz, iki otobüs kalkıyor gidiyor, iki otobüs parası yeniyor. Bu rahat onlara battı. Genç Fenerbahçeliler ürünleri çıktı. Genç olsam ben de aynı şekilde düşünürüm, Galatasaray ve Beşiktaş'ın gruplarıyla yarış şeklinde.
Ankara'da bir elebaşları, İzmir'de bir elebaşları, İstanbul'da 10 kişi, tribünde 200 kişi bunlar. Ayda 25-30 milyarlık mal satıyorlar. Yılda 300-350 milyar eder. Kimin cebine gidiyor bu para? Ne yaptı bu arkadaşlar? Kulüp ile yarışıyorlar. Kendi sitelerinden kulübün başkanına cevap veriyorlar. Siz kimsiniz ya? Şu kadar beyinleri ile bizi zorlamaya çalışıyorlar. Biz Fenerbahçeliyiz, ben Fenerbahçe için hareket ediyorum. Kombinelerde yerlerinde başkaları oturuyor. Adam diyor bana şikayet yazıyor, biz size güvendik."
Aziz Yıldırım : ''Ben istiyorum, Galatasaraylı gelsin bizim tribünde otursun, biz de onların maçlarına gidelim oturalım, izleyelim.''
F.Bahçe'de başkan Aziz Yıldırım Fenerbahçe TV'de gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtlarken, son günlerde taraftarlarla yaşadıkları sorunları da ele aldı.
Kimseye ayrıcalık tanınmadığını ve kendisini olduğu sürece de tanınmayacağını söyleyen Yıldırım "Aziz Yıldırım'ın statta özel yeri var mı? Kulübün başkanının statta özel yeri yoksa kimsenin özel yeri olmasın. Genç Fenerbahçeliler derneğinin kurulmasını sağlayanlardan biri de benim. Ben Genç Fenerbahçelilere karşı değilim. Ben içindeki 5-10 kişiye karşıyım.
Görüyüm ve söylüyorum, ranta karşıyım diyorum. Ben bilet aldılar, buraya geldiler demiyorum ki, herkes yerine gelsin diyorum. Şikayet mektupları doldu taştı. Bu konuda ben sonuna kadar varım. Fenerbahçe yürüyorsa Fenerbahçe'nin gelirlerini kesemezsiniz. Buraya insanlar şov, eğlenelim olarak geliyor. Benim hakkım olan bazı şeyler var. Bazı şeyler söyleyebilirim, yapabilirim. Bunu bana bu camia veriyor. Ben istiyorum, Galatasaraylı gelsin bizim tribünde otursun, biz de onların maçlarına gidelim oturalım, izleyelim. Milli maçlarda da tek kimliğin olmasını istiyorum. Stat içinde gruplar olabilir. Pankartlar da asabilirler.
"KİM BU GENÇ FENERBAHÇELİLER"
Genç Fenerbahçelilerin, Fenerbahçe ile aynı yana gelmeye başladığını gördüğüm için uyardım. Hoojidonk geldi, üzerine Genç Fenerbahçeliler atkısı astılar. Gören sorar kim bu Genç Fenerbahçeliler. Farklılıklara karşıyım. Geçmişte bilet, otobüs desteğim verdim. Dört otobüs istiyorlar, veriyoruz, iki otobüs kalkıyor gidiyor, iki otobüs parası yeniyor. Bu rahat onlara battı. Genç Fenerbahçeliler ürünleri çıktı. Genç olsam ben de aynı şekilde düşünürüm, Galatasaray ve Beşiktaş'ın gruplarıyla yarış şeklinde.
Ankara'da bir elebaşları, İzmir'de bir elebaşları, İstanbul'da 10 kişi, tribünde 200 kişi bunlar. Ayda 25-30 milyarlık mal satıyorlar. Yılda 300-350 milyar eder. Kimin cebine gidiyor bu para? Ne yaptı bu arkadaşlar? Kulüp ile yarışıyorlar. Kendi sitelerinden kulübün başkanına cevap veriyorlar. Siz kimsiniz ya? Şu kadar beyinleri ile bizi zorlamaya çalışıyorlar. Biz Fenerbahçeliyiz, ben Fenerbahçe için hareket ediyorum. Kombinelerde yerlerinde başkaları oturuyor. Adam diyor bana şikayet yazıyor, biz size güvendik."
Tugay Aktepe' Alıntı:
Tugay yanlış bakmadım tam ben o mesaji attigim sirada 15 inde öndeydiler .. ben facebookta bile kac GS grublarina mesaj attim bilsen
öne geçmemiz normal .. biraz hareketlenmemiz bile yeterli onlari gecmeye ..Tugay Aktepe' Alıntı:
Aziz Yıldırım'in böyle konuştuğuna bakmayın .. Bu kadar dostluk yanlısıysa Sükrüsaracoğlu'a GALATASARAY geldiğinde dostlugunu göstersinde görelim ..
haa bir de simdi aklima geldi ya ... bu Sükrüsaraçoğlu'ndaki oyuncularin yüzüne tutulan lazer rezilliği ne ya .. Cok modern stadimiz var diye sevinirler ama zihniyet eski olduktan sonra ne yazar....
Ne kadar doğru bilemiyorum ama projeden ve stat işlerinden sorumlu yönetim kurulu üyemiz Işın Çelebi ile Adnan Polat'ın arasının açıldığı yazıyordu. Hatta istifa mektubunu, Başkan Polat'a verdiği yazıyordu...
Uğur YILMAZ' Alıntı:
Kötü olur kötü..
2009'un Ekim'inde Aslantepe Tribünlerinde olmak istiyoruz !