Kiraya verilen veya takımdan ayrılan genç oyuncularımızın genel eksikliği ne yetenektir ne de başka birşey. En büyük eksiklik mental açıdandır. Kendine güven, hırs, çalışmak ve mücadele... Asıl eksiklikler bunlardır. Cafercan o jenarasyonun Arda da dahil olmak üzeri en yeteneklisi olarak gösterilirdi. En basitinden Akdeniz Olimpiyatları'nda yanılmıyorsam Arda ile gösterdikleri bir performans vardı. Hala hatırımdadır. Ancak biraz Hakan Şükür yerine oyuna kurtarıcı olarak girmesi biraz da oyun stili onun üst seviyelerde barınamamasına neden oldu. Geçen Konya Şeker-Beşiktaş maçında bakıyorum Cafercan'a. Ağır çekim hareketler, çeviklik falan hak getire zaten. Yeteneğine laf söyleyen çarpılır ama sen o yaşta Alex kadar ancak koşuyorsan, kendini geliştiremiyorsan bu iş olmaz. Bu iş önce sağlam karakter ve istemekle başlar. Eğer Arda'nın sağlam karakteri olmasa ve bu formayı yeteri kadar arzulamasa Manisa'dan sonra serbest düşüşe devam ederdi. Ama o aldığı her şansta bu formanın hakkını vermek için canını dişine taktı.
Aydın'ın gidişi de ne fizik ile ne başka birşey ile açıklanabilir. Eğer olay fizik ise Rijkaard Emre Çolak'a formayı vermezdi. Olay istemekle alakalı. Rijkaard dahi ilk zamanlarda bu kadar üstüne düştüğü, yeri geldiğinde Keita'yı, Kewell'ı kesip oynattığı bir gence yol veriyorsa Aydın'ın ne kadar aldığı şansları cömertçe harcadığının göstergesidir. Emre Çolak o fiziği ile sahada ordan oraya kendini paralıyor. Ancak Aydın 70'te oyuna girip 75'te kaptırdığı topun arkasından eli belinde bakan bir adam. Böyle bir yeteneğin kayıp gitmesine üzülmemek elde değil. Umarım Eskişehir'de biraz olsun bu formanın kıymetini anlar.
Böyle yeteneklerin yitip gitmesini izlemek üzüntü veriyor.
Aydın'ın gidişi de ne fizik ile ne başka birşey ile açıklanabilir. Eğer olay fizik ise Rijkaard Emre Çolak'a formayı vermezdi. Olay istemekle alakalı. Rijkaard dahi ilk zamanlarda bu kadar üstüne düştüğü, yeri geldiğinde Keita'yı, Kewell'ı kesip oynattığı bir gence yol veriyorsa Aydın'ın ne kadar aldığı şansları cömertçe harcadığının göstergesidir. Emre Çolak o fiziği ile sahada ordan oraya kendini paralıyor. Ancak Aydın 70'te oyuna girip 75'te kaptırdığı topun arkasından eli belinde bakan bir adam. Böyle bir yeteneğin kayıp gitmesine üzülmemek elde değil. Umarım Eskişehir'de biraz olsun bu formanın kıymetini anlar.
Böyle yeteneklerin yitip gitmesini izlemek üzüntü veriyor.