Her iki maçıda canlı gözlerle salondan izleme şansı buldum, saha içinde olanları herkes görebilir ancak ileriye dönük başarının sırrı bence saha kenarında kimselerin pek dikkat etmediği ayrıntılarda yattığını düşünüyorum.
- Banvit maçında fark 17 sayı ve maçın bitimine 30-35 saniye kala Banvit'in kaçırdığı faulü tiplemesede hakemin 2 sayı vermesine Ergin Hocanın neredeyse 1 dakika boyunca itiraz etmesi onun hırsını ve savunmada ne kadar az sayı yemek istediğini anlatan bir duruştu.
- Kazan maçında Bench arkasında oturduğumdan molalar esnasında Ergin Hoca'nın takımı üstünde nasıl bir otorite kurduğunu, konuşmadan bile molalarda oyuncularını pek çok şey anlattığını gördüm.
-Oyuncuların kendilerini parçalarcasına yerlere atmaları
Türkiye Liglerinde konum olarak bence geçen seneye göre çıtamızı yükseltmiş durumdayız. Kısa oyuncular açısından inanılmaz iyi bir rotasyonumuz var. Hatta bence Türkiyenin en iyi ve tecrübeli rotasyonu. Fakat uzun rotasyonunda Efes ve FB'nin biraz altında gibi duruyoruz.
Oyuncuların durumlarına Gelince;
Boniface: Hücumda alıştığımız üzere üretken değil ancak savunmada duruşuyla bile rakibi korkutuyor. İnce fiziğine rağmen post up larda rakibi kolay kolay döndürmüyor. Kolları inanılmaz uzun. İnce diye eleştiriler geliyor ancak zaten bu adam bu atletizm ve bu kollarla kalın olsa 10 yıldır NBA'de oynuyor olurdu.
Furkan: Çok hırslı, Banvit maçı sonrası ribaundlarda 9da kalmışsın dedim, Abi bir ribaundumu yazmamışlar dedi. Buda hırsını gösteriyor. Kilo vermiş ve daha yukarı sıçrıyor gördüğüm kadarıyla. Ancak kurtulamadığı bir durum var, maça nasıl başlarsa öyle bitiriyor. Kazan maçında kötü başladı, kötü bitirdi.
Sertaç: Mükemmel bir fiziği var ancak pota altında çok amatör işler yapıyor.
Dudley: Henüz bildiğimiz Dudleyden çok uzak ancak tecrübesiyle ligler başlayana kadar toparlanacağını düşünüyor. Ancak inanılmaz bir ribaund sezgisi var.
Macvan: Bizde yıllar önce oynayan Milojevic tarzında bir oyuncu, dağınık gözüküyor ancak çok zeki. Ben bu oyuncunun takımımızda 15 dakika ortalama oynasa bile 15 sayı ortalama ile oynayacağını düşünüyorum. Gösterişsiz ancak oynadığı kısa sürelerde bile bir bakıyorsunuz 10 sayı, 6 ribaund, 3 asist yapmış. İlginç bir karakter ve çok soğuk kanlı.
Hawkins: Görünüşe göre geçen seneninde üstüne koymuş durumda. İnanılmaz oynuyor.
Engin: Henüz hazır değil, kilo vermiş, şutlarda her iki maçtada rakibi cezalandırmadan çık uzaktı. Ona çok ihtiyaç var. Umarız toparlanır.
Cenk: Son Kazan maçında hem savunmada hem de inanılmaz boş kaldığı dış şutlarda çok yetersizdi. Tanınmayacak derecede kilo vermiş. Özellikle savunma yönünden sınıfta kaldı. Hatta Ergin Hoca ona o kadar sinirliydi ki Kazan maçının 2. yarısına Göksenin ile başladı.
Göksenin: Savunmada inanılmaz işler yapıyor ancak oyunun ofans yönünde kendisini bir türlü istenilen seviyeye çıkartamıyor. Fakat inanılmaz bir patlayıcı gücü var, özellike hücum ribaundlarında içerisini çok karıştırıyor. Bu tip bir oyuncu herzaman bize lazım.
Gordon: Bir Gordon gitti, bir Gordon geldi fakat yeni Gordon eskisinden bir tık üstün. CSKA'da kaybettiğini zamanın acısını çıkartıyor. Bu sene inanılmaz işler çıkartır. Çok zeki, çok kuvvetli, çok delici, çok iyi savunmacı ve nispeten iyi bir şutör. Seneye umarım elimizde tutabiliriz.
Can Korkmaz: İlginç birkumaş, fiziğini çabukluğunu kaybetmeden geliştirebilirse iyi noktalara gelebilir.