Re: TBL 2. Hafta | Galatasaray: 92 - Antalya BŞB: 68
Evvela tribünde yaşanan sorunlara atfen birkaç şey yazmak gerek...
Galatasaray taraftarı takımını izlemeye ve desteklemeye geliyorsa, Galatasaray yöneticleri taraftarın salonda yaşadığı sıkıntılarla ilgilenmek ve çözüm bulmak zorundadır. Salona taraftar gelmiyor diye sitem ederken, mevcut taraftarı da kaybetmek var! Galatasaray Yönetimi bu sorunları çözecek güce muktedirdir!..
Maça gelince...
Hücumda mükemmele yakın oynadık. İlk yarıda Engin Kennerman, Zafer Yılmaz ve Ali Şakacı triosu çok kolay fauller çalarak savunma yapmamıza müsaade etmedi. Bir ara basketboldan ziyade, serbest atış seyrettik. İkinci yarıda hakemlerin sertliğe daha müsamahakâr yaklaşmasıyla savunma dozajını arttırdık ve farkı açtık. Uzun yıllardır bu kadar göze hoş gelen bir basketbol oynadığımızı görmemiştim. Tabir-i caizse şiir gibi oynadık. Uzunlarımızın pasör olması büyük avantaj... Bilhassa Milojevic'in bir oyun kurucu gibi tüm sahayı kat ederek rakip potaya yüklenmesi ve savunmayı üzerine çekip boş adam araması kolay kolay görülecek bir durum değil.
Antalya BŞB. farklı mağlup olmasına rağmen iyi oynadı, sürekli boş adamı arayarak hücum ettiler ama, bugünkü oyunumuz karşısında yapabilecekleri fazla şey yoktu. Bu maçın tekrarını izlemenizi tavsiye ediyorum.
İlk hafta oyununu çok beğendiğim Cemal Nalga, yine çok iyi oynadı. Yaptığı bloklar harikulade idi. Pota altını kararttı. Geçtiğimiz yıllarda kaçırdığı smaçlarla anılan Cemal, bu sezon bambaşka bir oyuncu olacak gibi. Dilerim çıkışı devam eder ve çok iyi bir uzun kazanmış oluruz.
Bu maçta yine Dejan Milojevic'i büyük bir keyifle izledim. Milojevic her şeyi yapıyor! Yeri geliyor guard gibi top sürüyor, pas veriyor, top çalıyor; yeri geliyor pivot olup rakibi sırtına alarak sayı yapıyor. Ribauntlarda müthiş arzulu. Milojevic, çok özel bir oyuncu.
Milan Gurovic, ısınmaya başladı! Gün geçtikçe daha konsantre, daha istekli... O, ona ihtiyaç duyulan anlarda ortaya çıkıp maça ağırlığını koyuyor. Savunmada da dirençli olmaya başladı. Onu, atmosferi yüksek maçlarda izlemek bambaşka olacaktır.
Antonio Graves bugüne dek gösterdeki Robert Hite'dan çok daha potansiyelli. Hücumda çok etkili, kolay adam geçiyor ve şutu istikrarlı. Savunmada da agresif ve topa baskısı muazzam. Bire birde aldığı adama büyük bir baskı kuruyor.
Erdem Türetken, bu sene bir başka...Savunmada ve ribaunlarda etkili, hücumda boş şutları yüksek yüzdeyle kullanıyor. Bize böyle Erdem lazım!
Hüseyin Beşok şampiyonluk için kilit oyuncularımızdan biri. Hâlâ tam form tuttmuş değil ama, şuan ki performansıyla dahi oyunu domine edebiliyor.
Cüneyt Erden, bugün daha az şut kullandı. Zorlama üçlük denemedi. Takımı ekseriytle iyi organize etti fakat, birkaç pozisyonda gereksiz fantastik pas denemeleri yaptı ve bu tercihleri top kayıplarına dönüştü. Üstelik o sıralar maç kopmamış idi. Cüneyt, bizim için çok önemli bir oyuncu. O ne kadar verimli oynarsa, takım o denli olumlu etkilenir.
Andrija Zizic, bugün faul sorunu yaşadığı için oyunda uzun müddet kalamadı fakat, oyunda kaldığı sürede oldukça faydalı oldu. Zizic'i daha aktif kullanabilmek için, ona daha pozisyon hazırlanması gerekiyor.
Marshall Strickland'da belliki bir tedirginlik var. Boş şutları yüksek yüzdeyle kullanması lazımken, o, bu fırsatları değerlendiremiyor. Boş şutları iyi değerlendirirse takımın önemli bir parçası olabilir.
Alican Güney, Altay Özgürancı, Teoman Örge. Kanımca bu üçlü sezon boyunca hayli süre alacak. Zira takımımız birçok maçı erkenden kopartıp, genç oyuncularımıza yer açacak. Dilerim bu üçlü hergeçen gün gelişerek devam eder...
Maçın istatistikleri