Tenis

emel dizili' Alıntı:
anladığım kadarıyla koskoca forumda iki kişi haricinde tenise çok fazla ilgi duyan kişi yok.aslında dünyada futbol ve basketboldan sonra en çok ilgilenilen spor dalı ama ülkemizde pek sevilmiyor,aynı şekilde bizim forumda da :roll:

Dünyanın tenis uleması vardır bu forumda ama Grand Slam leri bekliyorlar ,mesela Emre Yüksel 94 Wimbledon Erkek Single Finalinde "Ball Boy"luk yapmıştır zamanın York Düşesi bizzat Emre yi sevmiş hal hatır sormuşdur seremonide söylemez alçak gönüllüğünden arkadaşımız :=)
Türkiyede tenis diyince 3-4 sene evvel Ted Open finaline beleş bilet vasıtasıyla girmiştik (Wessels in kazandığı) hakemler ballboylar oyuncular kortdaki kalabalık tribünlerin iki katıydı.
 
emelcim moralini bozma sen.. şurda roland garros ya bir şey kalmadı.. biz bu forumda grand slam turnuvalarını ayrı başlık açarak takip ediyoruz.. yaklaşık 4-5 kişi varız :)

her spordan anladığını sanan eser atalay var, ben varım, saadet var, mahalleden 2-3 kişi çağırıyoruz, bizim üst komuşunun kızı da nadala aşık işte.. öyle topluyoruz bir kaç kişi..

sen yaz buraya.. ben sana cevap yetiştiririm.. marttina navratilova'dan girerim, gabriella sabatini'den çıkarım.) ama şimdi dünya snooker şampiyonası var.. ona konsantreyim akşamları.. roland garros 24 mayısta başlıyor.. bekliyoruz..
 
emel dizili' Alıntı:
anladığım kadarıyla koskoca forumda iki kişi haricinde tenise çok fazla ilgi duyan kişi yok.aslında dünyada futbol ve basketboldan sonra en çok ilgilenilen spor dalı ama ülkemizde pek sevilmiyor,aynı şekilde bizim forumda da :roll:

Teessüf ederim Emel bunu kendime bir hakaret olarak kabul ediyorum.. :) Şaka bir yana buna karar vermek için yanlış zamanı seçmişsin bu aralar elle tutulur bir turnuva yok niye gereksiz yorumlar yapılsın ki ? Gereksiz iletiler olacağına hiç yorum yapılmasın daha iyi bence.. ;) Hele bir Grand Slam'ler başlasın o zaman belli olur..
 
emel dizili' Alıntı:
anladığım kadarıyla koskoca forumda iki kişi haricinde tenise çok fazla ilgi duyan kişi yok.aslında dünyada futbol ve basketboldan sonra en çok ilgilenilen spor dalı ama ülkemizde pek sevilmiyor,aynı şekilde bizim forumda da :roll:

sözümü geri alayım en iyisi
:p :p :p
 
Davis Cup 10 yıl sonra yeniden İstanbul'da

Tenis dünyasının milli takımlar düzeyinde en prestijli şampiyonası olan Davis Cup, Turkcell'in ana sponsorluğuyla 10 yıl sonra yeniden İstanbul'da yapılacak.


Tarabya TED Tesisleri'nde, 29 Nisan-3 Mayıs tarihleri arasında Tarabya TED tesislerinde gerçekleşecek Davis Cup'ta, Türkiye'nin yanı sıra, Lüksemburg, Yunanistan, Estonya, Botsvana, İzlanda, Madagaskar ve Ruanda olmak üzere toplam 8 milli takım yer alacak. Avrupa-Afrika 3. grupta yer alan Türkiye, bir üst gruba yükselebilmek için ilk 2'ye girmeyi hedefliyor.

Türkiye Tenis Federasyonu Başkanı Mesut Polat, Davis Cup Milli Takım Antrenörü Erhan Oral, ana sponsor olan Turkcell'in Kurumsal İletişim ve İlişkilerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Koray Öztürkler ve yarışacak milli takım oyuncuları, turnuva ile ilgili Mövenpick Otel'de bir basın toplantısı düzenledi.

POLAT: ?HEDEFİMİZ DÜNYA LİGİ?


Federasyon başkanı Polat, uzun vadede hedeflerinin milli takım olarak Dünya Ligi'nde oynamak olduğunu söyledi.

Bu lige yükselebilmek için bir takım yollardan geçmek gerektiğini kaydeden Mesut Polat, ?Türk gençleri her şeyi yapabilecek durumda. 2-3 senedir olağanüstü bir hareket var. Son 3 yıldır üst gruba çıkmak için hep ipten döndük. Hep 'Biz bu turnuvayı ülkemize getirip, burada üst tura çıkacağız' demiştik. Şimdi bu kupayı ülkemize yeniden getirdik? diye konuştu.

Milli takımın şu anda çok formda olduğunu kaydeden Polat, Yunanistan ve Lüksemburg'un kadrolarında iyi oyuncular var. Lüksemburg'da bir oyuncu, Yunanistan'da bir oyuncu ileride. Biz de takım olarak iyi durumdayız. Ülke sıralamasında 3. sırada olsak da, şansımız yüzde 50'nin üstünde? ifadelerini kullandı.
Polat, 5 gün sürecek organizasyon boyunca, tüm tenis ailesini ve spor dostlarını maçları izlemeye ve milli takımı desteklemeye davet etti.

Milli takım antrenörü Oral ise bu önemli müsabakanın Türkiye'de olmasının kendileri için çok büyük avantaj olduğunu söyledi.

Koray Öztürkler de sponsorluk seçimlerinin daha önce geniş kitlelere hitap ettiğini ve kitlesel sporlara öncelik verdiklerini hatırlatarak, şu anda bazı bireysel dallara yönelerek, bu dallarda şampiyonlar yetişmesine destek verdiklerini dile getirdi.

Bireysel sporların yayılmasını sağlamayı hedeflediklerini anlatan Öztürkler, ?Tenise desteğimiz bundan sonra da sürecek. Neden Türkiye'den olimpiyatlara ve dünya sıralamalarında sporcularımız olmasın? dedi.

SPORCULAR KENDİNDEN EMİN

Milli takımı oluşturan 4 sporcu da Türkiye'de düzenlenecek turnuvada başarılı olarak 2. gruba yükseleceklerine olan inançlarını ifade ettiler.

Dünya sıralamasında 194 numarada olan genç yıldız Marsel İlhan, turnuvayı İstanbul'da oynamalarının kendileri için büyük avantaj olduğunu belirterek, ?İki senedir profesyonel olarak tenis oynuyorum ve geçen sene çok büyük şans kaçırdık. Bu sene, bu şansımızı kullanmak istiyoruz. Son iki ay iyi performans yakaladım ve inşallah bütün maçlarımı kazanacağım? diye konuştu.

Geçtiğimiz sene, biri Wimbledon'da olmak üzere 3 maçta yenildiği Lüksemburglu Gilles Müller ile yeniden karşılaşacağını kaydeden İlhan, ?Geçen sene kaybettim ve tecrübeli değildim. Wimbledon'daki maçta ise heyecanlandım. Çim kortta hiç oynamamıştım. İstanbul'da O'nu yeneceğim? ifadelerini kullandı.
Haluk Akkoyun is geçmişte hep ipten dönerek averajlarla üst tura çıkmayı başaramadıklarını kaydederek, ?Ülkemizde olmasının büyük avantaj olacak. Bu sene şansımızı daha iyi görüyorum? dedi.

Ergün Zorlu, 8 yıldır Türkiye'yi Davis Cup'ta temsil ettiğini kaydederek, ?Türk milletinin desteği ile bu sene inşallah üst gruba çıkacağız. Artık şansa ihtiyacımız yok. Oynayacağımız korta alışıyoruz. Bu bizim için avantaj. Bu sene her şey farklı olacak. 70 milyonun desteğini arkamızda hissedeceğiz? dedi.

18 yaşında İspanya'da bir turnuvada şu an dünyanın en önemli tenisçilerinden olan Nadal'ı yendiğini kaydeden Zorlu, ?O zaman sponsorlar bana destek verseydi. Daha iyi yerlerde olabilirdim? şeklinde konuştu.

Milli takım oyuncusu Barış Ergüden, kendilerine büyük destek sağlandığını vurgulayarak, Türkiye'de oynamanın avantajını en iyi şekilde kullanacaklarını söyledi.

DAVİS CUP


Davis Cup turnuvaları, Asya-Okyanusya, Amerika ve Avrupa-Afrika olmak üzere 3 farklı bölgede gerçekleştiriliyor.

1. Gruba yükselerek başarılı olan takımlar Dünya Grubu Play-off;larında mücadele ederek dünya grubuna kalma mücadelesi veriyor. Davis Cup;ta Türkiye, Avrupa-Afrika Grup 3;te yer alıyor. 4;lü iki grup halinde Round-Robin sistemine göre düzenlenen müsabakalar; 2 tekler, 1 çiftler maçı şeklinde oynanacak.
 
Emre Yuksel' Alıntı:
her spordan anladığını sanan eser atalay var,

Anladığını sanan mı yazıklar olsu sana üstad:( Transworld Sport gibi adamım be kıymetimi bilen yok açtırma ağzımı bütün çocukluğum okuldan sonra ekmek parası için kedilik yaparak geçti 9 delik senin 18 delik benim dolaştım,sen 3 tekerlekli bisikletle dolaşırken biz giro yu takipo ediyorduk:=) Snooker mış geçelim papyonlu sporları sevmem!
 
snooker ; king of the sports- sport of the kings ( like horce racing:))

ben de ballboy dum wimbledonda.. bir gün yine final bitti.. kent dükü yanımdan geçti benimle konuşmadı.. büyük olaylar çıkmıştı.. 150 yıldır ilk defa kent dükü topçu çocuklardan birini pas geçmişti.. o zaman ingilizler süperdi.. üstte kravat-gömlek, altta şortla maça gelirlerdi.. agassi kel değildi.. kafelnikov uyuzun tekiydi.. ivanisevic in servislerini hakemler dahil kimse görmüyordu.. pat rafter artistti.. tribündeki fıstıkları keserdi.. boris becker hep çilliydi.. "sampras yunan asıllı agassi kafkas" demişlerdi.. ben de agassiyi sevmeye karar verdim.. sampras yunan hep derler de sonra agassi ermeni demeye başlamışlardı.. şaşırmıştık.. sabatiniye aşıktım.. esmer güzelim.. steffi graf ın topu koyduğu bir aparatı, cebi yoktu.. ballboy un verdiği ilk topu alır, hiç incelemeden servisi atardı.. a. sanchez vicario çok çığlık atardı.. navratilova'nın insan yiyen dev gözlükleri vardı.. navratilova'nın lezbiyen olduğunu duymuştuk da lezbiyenin ne olduğunu bilmiyorduk..eski günler işte.
 
Emre Yuksel' Alıntı:
snooker ; king of the sports- sport of the kings ( like horce racing:))

ben de ballboy dum wimbledonda.. bir gün yine final bitti.. kent dükü yanımdan geçti benimle konuşmadı.. büyük olaylar çıkmıştı.. 150 yıldır ilk defa kent dükü topçu çocuklardan birini pas geçmişti.. o zaman ingilizler süperdi.. üstte kravat-gömlek, altta şortla maça gelirlerdi.. agassi kel değildi.. kafelnikov uyuzun tekiydi.. ivanisevic in servislerini hakemler dahil kimse görmüyordu.. pat rafter artistti.. tribündeki fıstıkları keserdi.. boris becker hep çilliydi.. "sampras yunan asıllı agassi kafkas" demişlerdi.. ben de agassiyi sevmeye karar verdim.. sampras yunan hep derler de sonra agassi ermeni demeye başlamışlardı.. şaşırmıştık.. sabatiniye aşıktım.. esmer güzelim.. steffi graf ın topu koyduğu bir aparatı, cebi yoktu.. ballboy un verdiği ilk topu alır, hiç incelemeden servisi atardı.. a. sanchez vicario çok çığlık atardı.. navratilova'nın insan yiyen dev gözlükleri vardı.. navratilova'nın lezbiyen olduğunu duymuştuk da lezbiyenin ne olduğunu bilmiyorduk..eski günler işte.
:p :p :p
 
abi Agassi yi günahım kadar sevmem nedeni Brooke ablamıza yaptıkları.
Brooke ablamız böyle en "Allahın kurban" döneminde bu bodur saçına sakalına, tükürdüğüm adamıyla birlikte oldu o ise ablamız amansız hastalığa yakalanınca anında passing shot!
Ogünden sonra adam gözümden serbest düşüşe geçti öyle bir beddua etmişimki önce ne saç kaldı adamda sonrada gitti burnu benden beter Sttefi ye düştü ne diyeyim Brooke ablamız hastalığı yendi ve hala çok güzel büyülüyor bizi Andre lavuğu ise Allahın günü bu burunu öpüyor
121206-0819Nose.jpg

ha benim burnum bundan şekilsiz olabilir ama Brooke Shields ı satmıyorum en azından :=)
 
sen burnu bırak da pedigriye bak.. baba andre agassi, anne steffi graff.. bu orjine sahip bir çocuk kum-çim ayırmaksızın her tür kortta favori olur.. üstün kan hattı ile grand slam bile yapar..
 
Yok be olm bunların çocuğundan birşey olmaz birkere babaya çekerse servis den kaybeder anneninde file önünü alsa al sana Tomas Berdych uahuahauhau
 
Eser Atalay' Alıntı:
Yok be olm bunların çocuğundan birşey olmaz birkere babaya çekerse servis den kaybeder anneninde file önünü alsa al sana Tomas Berdych uahuahauhau

doğru.. al sana jordi cryuff.. nelson piquet jr.. patrick ewing jr.. baba değil anne önemli..bak doğan hakyemez in kızları nasıl voleybolcu oldular.. anneden vx ( voleybol xx) genleri geldi..babadan da sx ( sporcu xx) geldi.. çapramazlardan ortaya mendelin sarı bezelyesi gibi bir şey çıktı.

bizim marsel ilhan bunlardan iyidir:)
 
Marsel ilhan aslen özbek olup soyadı kamadov gibi bişeydi tam bilmiyorum neyse yani oda tam "bizden"değil :=) gerçi ingilizlerin Greg Rusedskiye yaptıkları muameleyi yapacak lüksümüz yok adama, Wimbledon a Türkiye adına katılıyorsa isterse insanoğlu değil Predator soyundan gelsin başımız üzerinde
 
Muhteşem ikili buraya da geldiğine göre bu konu uçar :) Sizi Chicago başlığına da bekliyoruz abi :)

Tenisi çok severim ben de ama izleme fırsatım hiç olmuyor 2-3 yıldır. Baya gerilerde kaldım sayılır. Şimdilerde Nadal, eskilerden ise Ivanisevic başta olmak üzere bütün solak tenisçilere sempatim vardır. Solak olsun yeter :)
 
Kerem SEÇER' Alıntı:
Muhteşem ikili buraya da geldiğine göre bu konu uçar :) Sizi Chicago başlığına da bekliyoruz abi :)

Tenisi çok severim ben de ama izleme fırsatım hiç olmuyor 2-3 yıldır. Baya gerilerde kaldım sayılır. Şimdilerde Nadal, eskilerden ise Ivanisevic başta olmak üzere bütün solak tenisçilere sempatim vardır. Solak olsun yeter :)

Adminim senin Kırmızı isminle bizim yazdığımız yerlere yazman bile bize yeter canım :=) Tenis bahane sen yaz bişeyler biz yetişiriz sana üstelik bizde işlerimizi Wimbledon a göre ayarlayan tipler değiliz pek anlamayız yani maksat polemik yaratıp halkı kışkırtıp akşam olup eve gitmek amacımız bu burda hafta arası; bak Emre gitti banada eyvallah!
 
Emre Yuksel' Alıntı:
sen burnu bırak da pedigriye bak.. baba andre agassi, anne steffi graff.. bu orjine sahip bir çocuk kum-çim ayırmaksızın her tür kortta favori olur.. üstün kan hattı ile grand slam bile yapar..

ben gördüm bunların çocuklarını
geçende yazmıştım file ve raket kadar ancak boyu var ama müthiş tenis oynuyor şimdiden
10-15 yıl içinde adını ezberlemiş oluruz
o da biz de hayatta kalırsak :p
 
Emre Yuksel' Alıntı:
snooker ; king of the sports- sport of the kings ( like horce racing:))

ben de ballboy dum wimbledonda.. bir gün yine final bitti.. kent dükü yanımdan geçti benimle konuşmadı.. büyük olaylar çıkmıştı.. 150 yıldır ilk defa kent dükü topçu çocuklardan birini pas geçmişti.. o zaman ingilizler süperdi.. üstte kravat-gömlek, altta şortla maça gelirlerdi.. agassi kel değildi.. kafelnikov uyuzun tekiydi.. ivanisevic in servislerini hakemler dahil kimse görmüyordu.. pat rafter artistti.. tribündeki fıstıkları keserdi.. boris becker hep çilliydi.. "sampras yunan asıllı agassi kafkas" demişlerdi.. ben de agassiyi sevmeye karar verdim.. sampras yunan hep derler de sonra agassi ermeni demeye başlamışlardı.. şaşırmıştık.. sabatiniye aşıktım.. esmer güzelim.. steffi graf ın topu koyduğu bir aparatı, cebi yoktu.. ballboy un verdiği ilk topu alır, hiç incelemeden servisi atardı.. a. sanchez vicario çok çığlık atardı.. navratilova'nın insan yiyen dev gözlükleri vardı.. navratilova'nın lezbiyen olduğunu duymuştuk da lezbiyenin ne olduğunu bilmiyorduk..eski günler işte.

çok güzel bir yazı olmuş
;)
 

Üst