Bugün...

Hiç kimse yazmamış. Gerçi ne yazacağımızı da bilmiyoruz artık. Ayakkabı numaralarına kadar biliyoruz diyerek son 150 tane terörist kaldı diye bol keseden yalan salladıkları adamlar, Türkiye'nin ve hatta dünyanın en önemli metropollerinin birinin en işlek yerinde güpegündüz saldırı gerçekleştiriyor. Ülkede gerizekalıdan bol ne var, salla zaten inanıyorlar, salla gitsin...
Bu eylemi gerçekleştiren şahıs elini kolunu sallaya sallaya İstanbul'un göbeğine geliyor ve 40 dakika boyunca bombayla otururken; öve öve bitiremedikleri istihbarat teşkilatı da her zamanki gibi uykuya dalmakla meşgul; şaşmaz, sekmez. Ve bu olaydan sonra dahi yapılan açıklama şu: ''Eski Türkiye yok artık.'' Yani ne diyeyim bilmiyorum ki. Açıklamalar ve demeçler buram buram hamaset, siyaset ve lağım kokuyor. Olan yine insanlara oluyor. Gerizekalı gibi interneti de kesmişler. Aynen süper bir güvenlik önlemi ya bravo ! Şu kriz yönetimine bakar mısınız, ilkokul çocuğu bunu yapmaz. Eski Türkiye dediğin seni donunda sallar atar bir kenara ne anlatıyorsun sen ? İstanbul'un göbeğinde patlatılan kaçıncı bomba oldu bu ?
Sınır namustur ama sen sınırları açıp milyonlarca Ortadoğulu terörist insanı ülkene buyur ediyorsun kendi namusunu hiçe sayarak. Sonra o gelen it kopuk terörist tipler senin ülkenin her yerinde bombalar patlatıyor. E ben mi aldım bu ipsiz sapsız şerefsizleri kapıları açıp ? Olayın gerçek failleri belli , belli de işte... Daha fazla ağzımı bozmak istemiyorum.
Benim temennim mart ayına doğru bu olayların artmaması. Malum seçim yaklaşıyor ve 3-5 sene önce dönemin Başbakanının açıklamaları da herkesin malumu. Benim değil bakın; ülkenin Başbakanı söyledi bu sözleri. Allah masum insanları korusun. Buna sebep olanlar zaten öbür tarafta ödeyecekler ama temennim bu dünyada da gün yüzü görmemeleri.
Altına imzamı atiyorum
 
Bugün nasıl uğursuz bir gün ya ? Bir sürü kötü haber okudum,ölümler,kazalar,dün geceden beri sanırım lodos yüzünden felaket durumdayım,baş ağrısı,mide bulantısı,bitkinlik.uyuyamama ... Kasım ayı en sevmediğim ay kesinlikle
 
Bugün Atartürk'e ihaneti bir kez daha yaşadık.

Tam olarak öyle. Atatürk'e ve onun önderliğinde kurulan laik demokratik hak ve özgürlüklerin korunduğu Türkiye Cumhuriyetinin sın 2 haftasını yaşıyoruz. Artık kimse seçimli otokrasiye razı olan bu kadar büyük bir kesim varken cumhuriyetten demokrasiden bahsetmesin. Aptal aptal cumhuriyet kutlayıp da kendinizi avutmayın. Ben şahsen zaten sistem değişikliğinin geldiği referandumdan beri hiçbir milli bayramı içten kutlayıp kendimi avutmuyorum. O tarihten beri başaşağıi ilerliyoruz demokrasi seviyesinde. Bunun getirdiği ekonomik sorunlar da cabası. Şimdi daha da kötü olacak çünkü ne yaparsak yapalım bu millet yer düşüncesi oluştu. Erdoğan da dilediği kadar devleti yönetir yine aday olur bir şekilde. Yasaya oymak isterse de gereksiz yüzde 50 kuralından kurtulayım diyip eski sistemde revizyon yapıp Başbakanlığı getirir gerekirse.

Aklı olan, gururu olan ve bunun yanında parası, iş güvencesi ya da cesareti olan bu ülkeden topuklasın. Kendi bataklıklarında çamur bağlamalarını dileyerek hayatını yaşasın. Kaplumbağa misali cumhuriyet değerlerini zihninizde taşıyın yeterlidir.
 
Ülkeyi iki kutba ayıran oklokratik bir düzen kuruldu. Oklokratik olsa da yeni nesillerden, aşağıdan gelen seçmenden nispeten umutluyum. Sebebini aşağıda açıklayacağım.

Bu çift kutuplu düzende her iki taraf, söylemleri ve icraatları bazında girdi-çıktı modeli üzerinden değerlendirilebilecek bir sistem meydana getirdi. Bu sistemde iki ana aktör-AKP ve CHP- ve onlar arasında merkezkaç uygulayan tamamlayıcılar-MHP, İYİP vs...- mevcut. Ana aktörlerin söylemleri de kendi aralarında değiş-tokuş edilebildiğinden dolayı-milliyetçilik, Fethullahçılar, PKK vs...- bence bu düzen her iki aktör de alaşağı edilmeden sona ermez. Hatırlayanlar olacaktır, Ecevit'in Irak'ın işgaline-söylemsel olarak demokrasi götürülmesine- karşı çıkmasıyla bir grup Milli Görüş talebesi hocalarından ayrılarak bir parti kurmuştu. Doksanlı yılların koalisyonları ve krizleri sonucu seçmen istikrara ve batı eksenli neoklasik liberalizme göz kırpınca emniyet sübabı olarak %8'lik CHP de %20-25 bandına oturdu. Maalesef 20 küsür senedir bu sarmalın içinden çıkamadık. Kontrgerilla örgütlenmesi olarak kurulup kısa sürede Türkçü münevverlerin fikirlerini dışlayarak İç Anadolu sığlığına saplanan ve SSCB'nin yıkılmasıyla amaçsız kalan MHP'nin sağa sola savrulurken son durağı sağ taraf oldu. Anadolu halklarının sözcüsü olma iddiasıyla kurulan bir dizi partiyse mümkünse bağımsızlık, değilse de Anayasa'ya Türk ifadesi yanına Kürt kelimesini ekleme yolunda liberal geçinen kimse onun yanına meyletmekte... Kimse de kendine güvenemediğinden dolayı er meydanına çıkıp kendini anlatamıyor. Seçim hesabı yapıp ona buna yanlıyor ancak o hesapları da yanlış yapıyor. Muhalefet son 10 yıldır sürekli güç ve mevzi kaybeden iktidarın kendiliğinden yenilmesini bekledi. Yerel seçimde doğru adaylarla istediğini aldı ancak bu defa olmamış gibi görünüyor.

Saydığım bu sebeplerden dolayı içinde yaşadığımız yüzyıla uygun konular gündemimize hiç giremiyor. Yapay zeka, derin öğrenme, akıllı binalar, sürdürülebilir kentler yerine rant, arsa muhabbetleri dönüyor. Batı'da kuraklık yüzünden gelen göçmenleri geri kabul anlaşmasıyla bizim gibi ülkelere gönderme aksiyonları alınırken bizde gelen sığınmacılardan kuma alma tartışmaları yapılıyor. İktidarımız dış mihraklar bize karşı diyor ancak geri kabul anlaşması sayesinde Batı Ülkeleri onlara bayılıyor. Bizim muhalefet de her zamanki gibi uyuyor. Hiçbir söylemi olmayan, karşısındakinin söylemlerine de cevap vermeyen çünkü hangi söylemin neredeki seçmene hitap ettiğinin farkında olmayan, statükodan ve kendi yerinden memnun bir grup. İşte gençler en azından gündemi farklı kanallar üzerinden takip edebildikleri ve bazı şeyler talep edebildikleri için benim açımdan biraz daha ümit kaynağı. Ayrıca bir kişi de çıkıp partilerden ve parti enflasyonundan hayır gelmediğini fark ederek kişisel markalamayla düzene meydan okudu. Recep Tayyip Erdoğan'ın da başarısı iktidar otobüsünden her durakta potansiyel rakiplerini indirip yeni sadık yolcuları otobüse bindirebilmesindendir. Bugün belki zor yürüyor ancak sürekli koltuk değneği bulabiliyor. Burada gençler ne yapacak, durumu nasıl değerlendirecek göreceğiz. Biz yine buralardayız. Ne sonuç olursa olsun, vatana millete hayırlı olsun.
 
Erdogan oldugu sürece ve secimlere girdi sürece her girdigi secimi kazanir. Karsisina kimi koyarsaniz koyun.

Adama tapiyolar? Peygamberden sonra en önemli adam felan diyenler var inanilmaz bir boyutta
 
Bu arada Türkiyede, ve diger ülkelerdede secmen Kilicdaroglu gibi kisa boylu, yakisikli, karizmasi olmayan insanlara zor oy verir.

Ben bunu Avrupadada gözlemledim. Uzun boylu, yakisikli, karizmatik konusmasini iyi bilen adaylar hep daha cok oy almistir.
 

Üst